Page 2 of 7

Posted: Thu May 31, 2007 1:40 pm
by Murat Kara
Selim Yurdakul wrote:Su anda Galatasaray'in ihtiyaci olan sey hoca, oyun kurucu, v.s degil ne yaptigini bilen bir BASKAN ve baskana her alanda destek olacak saglam kisilerden olusmus bir YONETIM KURULU'dur.

Canaydin devam ettigi surece isterse dunya capinda bir hoca gelsin hic bir ise yaramaz. Umarim yanilirim.
Yanilmazsin Selim. Bu yonetim zirvelerde dolasan bir takimla basladi ise. Gelinen yer belli. Simdi takimi o zirvelere geri cikaracak mucuzevi adami bulacak Adnan bey sonra onun uzerine tugla, tugla, kiremit, kiremit insaat cikacak, GS'yi aldiklari yere geri dundurmekle kalmayacak, daha da yukarilara cikaracak. Tek gereken sey 'beyin'. Kendilerinde olmadigini bildikleri icin olsa gerek yasina basina bakmadan gidip bulmuslar bir 'beyin'. Allah akil fikir versin. Beyin herkezde var.

Hayal dunyasinda yasayanlar icin ideal bir oyuncak, bir iki yil daha gevelemek icin firsat ama senin gibi dusunneler icin yanilgi cok uzaklarda.

Posted: Thu May 31, 2007 4:09 pm
by Murat Fahrioglu
Galatasaray yönetimi Feldkamp’ı tartışıyor ama Polat yardımcısını bile belirledi

Kadir ÇETİNÇALI / İSTANBUL,31(DHA)

GALATASARAY’da teknik direktör tartışmalarına bir halka daha eklendi. Asbaşkan Adnan Polat, yönetici arkadaşlarının büyük çoğunluğunun muhalifine rağmen göreve getirmeyi düşündüğü Karl Heinz Feldkamp’ın yardımcısını da belirledi ve Hikmet Karaman ile kesin anlaşma sağladı.
Galatasaray’da futbolun tek patronu olan Adnan Polat, Feldkamp’ta ne kadar kararlı olduğunu Alman teknik adamın yardımcılığına Hikmet Karaman’ı getirerek ortaya koydu. Almanya’ya giden Adnan Polat, Hikmet Karaman ile anlaşmasını Feldkamp’a iletecek ve iki teknik adam arasındaki yetki ve görev dağılımının sınırlarını çizerek, gelecek sezon Galatasaray’ı bu iki teknik adama teslim edecek. Feldkamp ile Hikmet Karaman’ın daha önce görüştükleri ve Feldkamp’ın Karaman’ın önerileri doğrultusunda Galatasaray adına futbolcu izlediği de öğrenildi.
Bu arada Adnan Polat’ın Hikmet Karaman ile anlaşması sarı kırmızılı yönetimdeki teknik direktör tartışmalarını daha da kızıştıracağa benziyor. Galatasaray Yönetimi’nin büyük çoğunluğu hatta Adnan Polat’a yakın isimlerin bile Feldkamp’a karşı oldukları bilinirken, aynı yöneticilerin Hikmet Karaman ismine de soğuk baktıkları biliniyor. Galatasaray Yönetimi bugün yapacağı toplantıda teknik direktör konusunu masaya bir kez daha yatırırken, Almanya’da bulunan Adnan Polat’ın bu toplantıya katılıp, katılmayacağı belli değil. Polat’ın katılmaması halinde teknik direktör konusundaki kararın kesin olarak ne zaman verileceği merak konusu.

Posted: Thu May 31, 2007 5:02 pm
by Cengiz Akgun
Hikmet Karaman Almanca bilir mi? Hincal yine atip tutmu$. Ona gelen habere gore doktorlar sahaya inersin demi$ler. Bak sene Kalli'nin doktorlari boyle saga sola haber mi ucuruyorlar. Bana gelen haber bu diyor. Yok haber inemezsin ne yapiyorsun mu olacakti.

Kendi agziyla soylemi$. Kalli'nin iki denemesini. Ucuncuye destur deniliyor. Adam gibi anla$ma yapsinlar. Yari yolda kacarsa yine $eye gelmesinler. Artik o $eyin ne oldugunu siz anlarsiniz. Canaydin abonesi oldu o $eye gelemenin. Bir kulaklarinin arkasi kaldi deldirmedigi. Onu da yaptiracak ve gidecek herhalde bu gidi$le.

Posted: Thu May 31, 2007 6:29 pm
by Ozan Ersoy
Tek basina Kalli intihar olabilir. Kim ne derse desin. Tek basina su anda piyasada bos durumda olan Turk hocalar da cok buyuk risk tasiyor. Tek basina Avrupa piyasasindan hoca getirebilir ama iyileri cok para istiyor, tazminatlari sozlesmeleri cok agir oluyor. Besiktas'in son Del Bosque ve Tigana orneklerinde yasadiklari ortada.

Kalli'nin yaninda calisacak hocanin bayragi tek basina 2-3 senede devr alabilecek biri olmasi lazim.

Ahmet Akcan - Bence degil. GS'i tek basina Akcan'a teslim etmem. Ister simdi ister 2 sene sonra.

Hikmet Karaman - Mimikleriyle Fatih Terim klonlugundan baska bir seye yaramayan Karaman'a GS'i bugun de 10 sene sonra da teslim etmem. Adnan Polat yonetim kurulunu dinlesin. GS'in zamanini ve parasini bosa harcamasin.

Abdullah Avci veya Suat Kaya (takimdan Hakan Sukur, Ergun ve Hasan Sas'in ayrilmasi sartiyla) olabilir. Avci'nin yabanci dil sorunu varsa, hemen baslasin. Piontek'le calisirken Terim iki kelime edemiyordu. Sabah aksam Ingillizce dersi aliyordu.

Abdullah Avci burun kiviriyormus Kalli'nin altinda calismaya...

Dogruysa buyuk hata ediyor. Bana teklif etseler, bunca senelik egitim, muhendislik, kariyer hepsini birakir, hemen Turkiye'ye tasinirim. Boyle firsat bir daha gelmez. Avci'nin GS gibi bir takimi yonetecek, gemiyi dar bogazlarda usta manevralarla gecirecek deneyimi yok. Bu is 15-17 yasindaki cocuklari yonetmeye benzemez. Kurtlar sofrasinda pismesi lazim. Networking lazim. Dunya futbol piyasalarinda adam tanimak lazim. Guvenilir baglantilar kurmak lazim. Kalli gibi bir adamin yaninda sadece bulunmak bile muhtesem firsat.

Ozan Ersoy

Posted: Thu May 31, 2007 8:12 pm
by Selcuk Samli
Kalli'nin yaninda,daha once td'luk yapmis biri,yardimcisi olarak gorevi kabul etmez(dusuk ihtimal) diye dusunuyorum.Feldkamp'in olmadigi zamanlarda takimi yonetecek,tecrubeli olacak,lisan bilecek,biraz zor gozukuyor.(Esasinda Ozan'in yazdiklari dogru,Kalli ile calismak bir cok td'e vizyon kazandirir.)

Esasinda iyi bir tercuman,Bulent Under ve Kalli GS'i hakikaten cok iyi yerlere getirir.Ben Bulent Under'in tek basina da GS icin cok iyi bir td olacagini dusunuyorum.(Yine de dusuk bir ihtimal,cunku Polat ve Sezgin Bulent Under'i sezon basinda gorevden almislardi)

Bir ihtimal,lisan bilen,futbol dunyasinda iyi taninan,buyuk kuluplerde oynamis,ve td'luk deneyimi olmayan(bildigim kadariyla) Frank De Boer Kalli'nin yardimcisi olarak dusunulebilir mi acaba?

Posted: Thu May 31, 2007 8:39 pm
by Tolga Girici
Cengiz Akgun wrote:Hikmet Karaman Almanca bilir mi? Hincal yine atip tutmu$. Ona gelen habere gore doktorlar sahaya inersin demi$ler. Bak sene Kalli'nin doktorlari boyle saga sola haber mi ucuruyorlar. Bana gelen haber bu diyor. Yok haber inemezsin ne yapiyorsun mu olacakti.

kenmdi agziyla soylemi$. kalli'nin iki denemesini. Ucuncuye destur deniliyor. Adam gibi anla$ma yapsinlar. Yari yolda kacarsa yine $eye gelmesinler. Artik o $eyin ne oldugunu siz anlarsiniz. Canaydin abonesi oldu o $eye gelemenin. Bir kulaklarinin arkasi kaldi deldirmedigi. Onu da yaptiracak ve gidecek herhalde bu gidi$le.
Cengiz Abi, Karaman iyi derecede almanca bilir, hatta bir ara Saftig'in yardimcisi olarak GS'daydi diye hatirliyorum, ama ben istemem. Zaten bugun resmi sitede yalanlanmis. Genc ve gelecek vaadeden birisi lazim Kalli'nin yanina.

Posted: Thu May 31, 2007 9:00 pm
by Hakan Bakircioglu
Hikmet Karaman'in iyi bir secim oldugunu ben de dusunmuyorum. Her yil takim degistiren, arada onune gelen kanalda futbol yorumculugu yapan orta yasi hafif devirmis antrenorlerden (bunlardan birkac tane var) hayir gelmez bence. Istikrar yok, belirli bir basari yok, vizyon yeteri kadar genis degil, kariyerlerindeki basarilari uc buyuklerden puan kapma ile sinirli.

Genc kusak diyebilecegimiz ve uzun vadede basari potansiyeli olanlar arasinda Rasit'in Antalya ile anlastigi soyleniyor, Ertugrul BJK'ye gidiyor, Aykut buyuk ihtimalle istemez, Oguz ve Metin Fatih Terim'in kanatlari altinda, Feyyaz ve Samet kayiplarda, Ridvan artik gazeteci oldu, Bulent Korkmaz'in daha zamana ihtiyaci var...

Geriye kalanlar arasinda, Ozan'in dedigi gibi, Abdullah Avci ve/veya Suat Kaya iyi alternatifler. Hirslilar, kaybedecek fazla birseyleri yok, upside oldukca fazla. Isin fiziksel kismini gencler yaparken, taktik, transfer gibi onemli kararlarda tecrubeli birisinin soz sahibi olmasi iyi bir fikir. Zaten Milli Takim'in su an izledigi yol da buna yakin. Bu model basarili olursa, diger buyuk takimlar da adapte edeceklerdir.

Bu arada Gerets ile birlikte Erdal Keser ile de yollar ayrildi mi?

Hakan

Posted: Thu May 31, 2007 10:44 pm
by Cengiz Akgun
Ozan Ersoy wrote:Dogruysa buyuk hata ediyor. Bana teklif etseler, bunca senelik egitim, muhendislik, kariyer hepsini birakir, hemen Turkiye'ye tasinirim. Boyle firsat bir daha gelmez. Avci'nin GS gibi bir takimi yonetecek, gemiyi dar bogazlarda usta manevralarla gecirecek deneyimi yok. Bu is 15-17 yasindaki cocuklari yonetmeye benzemez. Kurtlar sofrasinda pismesi lazim. Networking lazim. Dunya futbol piyasalarinda adam tanimak lazim. Guvenilir baglantilar kurmak lazim. Kalli gibi bir adamin yaninda sadece bulunmak bile muhtesem firsat.

Ozan Ersoy
Olmaz. Soyadin tutmuyor. Kalpakci filan olsaydi Bogazda altina kirasi odenmi$ bir de villa bile verirlerdi ve ta$inman zor olmazdi.

Posted: Sat Jun 02, 2007 7:36 am
by Mehmet Gorgen
FEDKALMP İLE KESİN OLARAK ANLAŞILMIŞ.. HAYIRLI OLSUN..


Cim-Bom Feldkamp'a emanet
G.Saray yönetimi, görevine son verdiği Eric Gerets'in yerine teknik direktör olarak Karl Heinz Feldkamp'la her konuda anlaşmaya vardı.


Karl Heinz Feldkamp, 14 yıl aradan sonra Florya'ya dönüyor.

Pazar günü İstanbul'a gelecek olan Alman teknik adam, pazartesi günü de Florya Tesisleri'nde basın mensuplarının karşısına çıkacak.

Sarı-Kırmızılı takımda ikinci Feldkamp dönemi, resmen başlıyor. 1992-93 sezonunda Galatasaray'a 4 kupa birden kazandıran Alman teknik adam önceki gün Futbol AŞ Genel Müdürü Adnan Sezgin'le Almanya'da yapılan görüşmede her konuda anlaşmaya vardı. İkinci Başkan Adnan Polat'ın da Feldkamp'a karşı çıkan bazı Sarı-Kırmızılı yöneticileri ikna etmesinin ardından Feldkamp'la anlaşmaya varıldı. Alman teknik adamın yardımcılarının da belirlendiği öğrenildi. Ancak bu konuda Feldkamp'ın henüz bir açıklama yapmak istemediği bildirildi.

Adnan Sezgin, Feldkamp'la büyük ölçüde anlaştıklarını söyledi. Alman teknik adamla uzun süredir görüştüklerini ifade eden Sezgin, "Çok küçük pürüzler kaldı. Ancak onlar sorun olmaz. Feldkamp en kısa zamanda İstanbul'a gelip görevine başlayacak." diye konuştu. Feldkamp ise G.Saray gibi bir takımda yeniden çalışmanın kendisini mutlu edeceğini belirterek, "Pazar günü İstanbul'a geleceğim. Ertesi gün de yönetimle toplanacağız. Salı günü de basın toplantısı yapacağım. Yeniden Galatasaray'da görev yapacağım için çok mutluyum." açıklamasını yaptı.

Posted: Sat Jun 02, 2007 1:49 pm
by Murat Kara
73 yil yasamak dahi insanin gozunu acamiyor bazen demek ki. Feldkamp'in ya paraya cok ihtiyaci var ya da 15 yil oncesinin romantik anilari cok agir basmis.

Yakinda nasil bir duvara tosladigini anlar ve bir yeri rahatsizlanip cekiliverir aradan, ne halleri varsa gorsunler diye.

Insanin icinden gelmese de bu yonetimin gecmis performansina bakarak boyle kotumser cikarim yapma zorunlulugu doguyor. Bakalim ne olacak. Tigana'dan filan daha iyidir en azindan.

Posted: Sat Jun 02, 2007 4:52 pm
by Ismail Gezer
Bizim başkan kaç yaşında yahu?

Bakalım ilk hangisi rahatsızlanacak?

Temenni etmem elbette ama 2*2=4...

Posted: Sat Jun 02, 2007 5:15 pm
by Ismail Gezer
Kalli'ye saygıda kusur etmesin o zaman :D

Posted: Sat Jun 02, 2007 8:02 pm
by Ali Gursel
Ben bu ikili rejimleri son derece riskli buluyorum, hele böyle ciddi sıhhat sorunları olan insanlarla falan.

73 son derece ileri bir yaş bu konuda bir sorum olsun: bu yaşta bir takımın başına gelip (yeni gelen diyorum aman) ciddi bir başarısı olan herhangi bir hocayı futbol tarihinde bilen var mı? Daha doğrusu 73 yaşında herhangi bir kurumun başına getirilen insan var mı sonra başarılı olan, hani şirket falan da dahil olsun buna (bu şahsın iki kere sıhhat yüzünden iş bıraktığını da ekleyelim).

Hayır biz ilklerin takımıyız falan da, bazı ilkleri de başkalarına bıraksak sanki.

Ali

Not: Hikmet Karaman'ı bu takımın başına getiren yönetici bir daha o klübün kapısından sokulmaz umarım ama bu yönetimden bekler miyim, kesinlikle beklerim.

Posted: Sat Jun 02, 2007 9:04 pm
by Oltunc Özgür
Brezilya nın başına Pareira ve Zagallo yu koyup ne kadar emekli dostu varsa hepsini takıma doldurmuşlardı sonra malum Fransa mağlubiyeti (ne garip ki 1998 de yine aynı zagallo Fransa ya finalde kaybetmişti). Feldkamplı dönemde GS nın tanımı buldozerdi genç oyuncular 2 alman panzer ve akıllı bir taktik ile rahat şampiyon olmuştuk... Aynı rüzgarı yakalamk için genç bir kadro ve yine yere sağlam basan Stumpf Falco Götz gibi bir ikili lazım hatta 3-10 paraya gelen Gütchow gibi bir fırsatçı da fena olmazdı, tabi bu dediğimiz 10-15 sene öncesi, Şimdi yaşlanmış bir hoca yıpranmış yönetim ve finansal sorunlarla bence bu mucize zor gözüküyor...

Posted: Sun Jun 03, 2007 1:40 pm
by Sinan Edil
O zamanki şansımız genç takımdan gelen Bülent, Tugay, Okan gibi isimlerin Falco ve Stumpf gibi iki süper profesyonel ile birlikte oynamaları ve de Hakan Şükür'ün Galatasaray'a gelmesiydi. Beşiktaş'ın namağlup ünvanına son vermemiz, Tanjulu Fener'i Kadıköy'de 4-1 yenmemiz, Okochalı Eintracht'ı İstanbul'da 1-0 yenip elememiz (Uğur'un volesini unutamam hala), Roma'yı 3-2 yenmemize rağmen elenmemiz ve son hafta Ankaragücüne 8 çekmemiz o senenin güzel anları idi. Bir sonraki sene de aynı kadro ile Manchester'i elemiştik. Amerikaya gitmeden ki Istanbul'daki son yılım olduğu için bizim biraderle bayağı maça gitmiştik, Galatasaray o günlerde şıkır şıkır oynardı. Sanırım FT dönemi dışında böyle futbol görülmemişti.

Feldkampf'ı gözümden düşüren bir kaç yıl sonra Beşiktaş'ı çalıştırmaya gelmesi oldu. Ben teknik direktörlerin 3 büyüklerden iki veya üç takımı çalıştırmasına karşıyım. Tek takımı çalıştırmaları gerek. Daum, Mustafa Denizli ve Feldkampf aklıma gelenler son yıllarda. Umarım tekrar başarılı olur. Ama başarı biraz da yardımcısına bakacak. Abdullah Avcı gelmeyeceğine göre Ahmet Akçan ne yapabilir görebileceğiz.