Turkiyedeki Genc Salaklara Uyari

[Cengiz Akgun]

Tam iki hafta once idi. Hafta sonlari haftanin yorgunlugunu de biner ve hafta icinde gece de gec yattigim icin Cumartesi gunleri biraz gec kalkarim. Kahvaltiyi oglen yemegine ceviririm. Yine kahvaltidir o ama oglen yemegi gecisir. O gun de bizim hanimin dogum gunu. Hala hediye alinir falan filan. Sabah telefon caldi baktim o ayakta saat 9:30 filan. Benim arkadas Dallas’tan. O biraz konustu. Sonra alseni istiyor dedi. Bizim arkadas biliyorum biraz erken oldu ama sana bir isimdustu. Gerci bugun dogum gunu imis dedi. Ben de uyku sersemi eve tama nedir istedigin dedim. Yahu bir genc Turk 19 yaslarinda intihar etmeye kalkmis ve Quence’de bir hstahanede imis. Ve benim kiz kardesime anasi ise geliyormus. Agliyormus sen kalkar NYC’de Queens’e gider misin dedi. Ulen ben sene de Manhattan’a iki uc kere gidiyorum. 2-3 saatlik yol. Peki bu senin bi akraban filandegil.Ben gitsem ne olacak. Konsolosluk’tan birilerine haber verseydin. Hem NY’ta o hastahanede de Turk doktorlar vardir dedim. Sonra onun da tanidigi oralarda yakin biri aklima geldi. Kusura bakma bu gemiden atlayanlara benim de yapacagim bir sey yok dedim. Bozuldu ve ben kafan yerine gelince bir daha ararim dedi.
Uykum zaten kacmisti. Soylenerek kalktim. Bu ilk defa olan bir sey degildi. Turk gemilerine tayfa yazilanlar bu boku yiyip gemi NYC limanina geldiginde ipi kiriyorlar. Boyle binlercesi Amerikanin karanlik yerlerinde Turkiyede yapmayacaklari isi yapmaya razi her turlu rezillikle bogusuyorlar. Kimi hhaudut oluyor kimi esrarkes kimi de ellerinde bir sanat varsa oto tamircisi, garsonluk, marangozluk, boyacilik yapiyorlar. Zaten o gun bizimkinin anasi babasi gelecek. Hem sonra gidip gormekle is bitmiyor. Herif ustume kalacak. Acikcasi gotum yemedi.

Ertesi gunu arkadasa tavsiye ettigim kisiyi aradim. Bizim ki benden ses cikmayinc onu aramis elbette. Ben gittim gordum dedi. Gemiden atlayanlardan mi dedim. Yok dedi. Bu buraya normal yollarla gelmis. Elinde donus bileti var. Pek konusmuyor ama bunun derdi galiba gonul isi. Ben pek anlayamadim. Zaten ziyaret saati bitiyordu. Konsolosluk ise el atmis ama hastahaneden salmiyorlar daha yine bi serselik yapip hap map icmesin diye ama deliler kogusuna koymuslar oraya akilli giren deli cikar dedi. Benim yanimda uc bes kurus vardi verdim bir de telefonkarti istedi. Anasi ile konusacakmis. Hastahaneden saldiklarinda konsolosluk bunu Turkiyeye postalar. Malatyali ama Istanbulda oturuyorlarmis. Malatya Universitesinde makine bolumundenmis dedi. Ben de iyi o zaman dedim.

Benim Dallastaki arkadas bana bozuk caliyor ilgilenmedin diye. Gecen gun telefon ettim. Yahu digdiginin didigi. Evet intihar filan etmis ama iste o arkadas gidip gormus dedim. Biraz kurcalayinca sersemin neler yaptigini agzindan aldim. Zaten on-line gazeteleden goruyordum. Ingilizceyi yerinde cok cabuk ogrenin filan gibi reklamlar var. Bu serserinin anasi Istanbulda saga sola ise giden babasi da herhalde bir yerde calisan evde kimbilir kac kardes varoslarda oturan biri. Elbette yokluk ve fakirlik ayip degil. Namusunla hep beraber ev gecindirmek yerine bu dangalak bu reklamlari veren cakallara yem olmus,

Guya artik ne kadari dogru 4000 bin dolar bulursa bunu Amerikaya New York’a yollayacaklar buda burada yazin dort ay hem calisacak hem de Ingilizce ogrenecek. Yalniz bunda dort bin dolar ne gezer. Simdi akilli ise kredi vermeyen ama bu gibi sacma seylere borc veren bankadan parayi borc alip seninki bu cakallarin eline sayiyor. Bu yabanci dil okullari I-20 denen vizeyi eskiden de hemen verirlerdi. Ama bu son olaylardan sona ince eleyip sIk dokurlar sanmistim. Herhalde 1500 dolara iki aylik kurs icin bu cakallar boyle siktri boktan yerlerle anlasmis olmalari lazim. Bin dolarda ucak bileti de. Cakallara en azindan bin bes yuz dolar kar. Bu serseriye de gidince New Yorkta calisirsin Ingilizceyi bedavaya getirirsin filan diyorlar. Bu da atlayip geliyor. Gersini tahmin etmek zor olmasa gerek. Kacak olarak lokantada bulasikcilik ya da benzin istasyonunda benzin basmaya saati 5-6 dolara aldigi para ile bogazini mi doyursun yatacak yer mi bulsun? Evde hizmetci ana ve kimbilir ne is yapan babaya ne yuzle donecek. Seninki uyku ilacini icmis anlayacaginiz. Halbuki bu sekilde calissa Istanbulda evin yukunu hafifletir idi.

Simdi bu culsuza hangi banka neye dayanarak borc verdi. Bir kere bunun ustune temiz bir su icecekler. Canini mi alacaklar? Hadi diyelim cakallar Bankayi rusvetle filan yemliyorlar. Onlar bu borc isini halletmistir diyelim. Ikincisi vakti ile anama babama ve kardesime vize isterken benim burada isimin gucumun evimin barkimin oldugunu belgelele tespit edip anamin babamin tapusunu banka hesabina kadar haftalarca inceleyen Amerikan konsoloslugu bunun gibilere I-20 alsa bile mali durumuna bakmadan sen kim Ingilizce kim demeden nasil saldi? Bu cakallar Amerikan konsoloslugunu da mi yemliyorlar? Ucuncusu Amerikaya her girisimde mahsus yuzu gulmeyen sanki benden ve karimdan suphelenir gibi pasaporta ve yuzume defalarca bakan cogu ispanyol ya da zenci kirmasi kraldan cok kralci eski adi ile INS olan gocmenlik ve sinir kapisi gorevlisi sorgu sual etmeden bunu nasil New York’un gobegine saliyor? Senin cebinde kac para var demiyor mu? Rahmetli anam rengim benzim sarariyor bu naletleri gordugumde derdi. Elinde kapi gibi Green Karti oldugu halde. Bunlari hala anlamis degilim.

Buralari okuyan vela deli vela akilli varsa boyle bir seyi aklina koymak uzere ise bastan soyleyeyim. Sakin boyle bir delilik yapmayin. Amerika basiniza zindan olur. Kurda kusa yem olursunuz.