Ünal Aysal Başkanlığını açıkladı.
Posted: Tue Apr 12, 2011 11:37 pm
Bugün yaptığı basın toplantısıyla başkanlığını açıkladı.
Hayırlı olsun.
Kısa çıkarımlar:
*Oturaklı olgun başkan devrine geri dönülüyor. Alp Yalman -Canaydın ağırlığına dönülüyor.
*Sesi belgesel seslendirme sanatçısı gibi. Biraz kelime sonu yuvarlaması olmasa profesyonel seslendirici olabilir.
*Cebimden para vermem, parayı GS için yaratırım dedi.
*Arda ve diğer kararlar yeni yönetime bırakırım dedi.
*Futboldan anlamam, anlayan adamları bulacağım diyor.
*Ali Dürüst yokmuş. Kötü. Hayrettin Kozak var. Davudi seslidir kendisi. Ama Taner Aşkın verimi alınabilir ancak. Galiba Bülent Tulun sportif direktör olarak gelecek. Ben severim ama gene beyzbol sopası ve bam üçlüsü güzellemesi hatırlatılacak.
Buda Hürriyet özeti:
''Galatasaray Kulübü'nün 14 Mayıs'ta yapılacak olağanüstü genel kurulu öncesi başkanlığa aday olduğunu düzenlediği basın toplantısı ile açıklayan Ünay Aysal; "Dünya çapında başarıda süreklilik" sloganıyla yola çıktı.
Ünal Aysal, Conrad Oteli'nde düzenlediği basın toplantısında sağlam temellerin atılması gerektiğini vurgulayarak 4 temel oluşumdan bahsetti.
Ayrıca Hayri Kozak'ın, Aysal'ın yönetim kurulu listesinden seçime gireceği belirtildi.
Aysal konuşmalarına şöyle başladı:
"Galatasaray'ımız 14 Mayıs'ta tarihi bir genel kurula gidiyor. Büyük hedeflerin benimsendiği ve tüm camianın kenetlendiği hayırlı bir genel kurul olacağına yürekten inanıyorum. Gurur duyduğumuz bir dünya markası olarak bugüne kadar emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Galatasaray için en iyisi demek eşi görülmemiş başarılar demektir. Tarihimiz eşi görülmemiş başarılarla dolu kulübümüzün özellikle futboldaki başarılarını kısaca hatırlarsak; Galatasaray UEFA Kupası'nı hiç yenilgi almadan kazanan tek Türk takımıdır, süper kupayı kazanan tek Türk takımıdır. Dünya kulüpler sıralamasında en yukarıya çıkan, Avrupa kupalarında en çok puan toplayan Türk takımıdır.
Böyle bir tarihi olan bir kulüp için konulacak hedefler sıradan, alışılagelmiş olamaz."
Sağlam temellerin atılması gerektiğini vurgulayan Aysal, 4 temel öğe ile hedeflerini belirlediklerini söyledi. Ünal Aysal sıralamayı şöyle yaptı:
1-EKONOMİK BAŞARI
"Bunun için Galatasaray'ın elindeki imkanları iyi değerlendirmek yetmiyor. Büyük ve gerçekçi projeler geliştirmek gerekecek. Kulübe en kısa sürede nefes aldırılmalı."
2-İDARİ BAŞARI VE KURUMSALLAŞMA
"Şeffaf bir yönetim şart. Kurumsallaşma için kulübü Başkan'ın tekelinden kurtarmalıyız. El ele vererek ve sinerji içinde yönetilen örnek bir yapı olmalı. Güçlü ve kendisini kanıtlamış üyelerin yönetim kurulunda yer alması gerekir."
3-SOSYAL, KÜLTÜREL VE MARKA DEĞERİMİZ
Dünyanın en önemli markalarından bir tanesi olan Galatasaray herkesi mutlu edecek bir yapıya bürünmelidir. Galatasaray'ın Türkiye'nin dünyaya açılan bir penceresi olarak bilincindeyiz ve sevginin sorumluluğunu hepimiz hissetmeliyiz."
4 -SPORTİF BAŞARI
"En fazla beklenen konu bu. Tüm branşlarda başarı gerekiyor ama bugün dünyanın her yerindeki toplumlar için özellikle futboldaki başarı ilk planda. Kendimize başarı için iki kriter koymalıyız. Türkiye'de başarı yeterli değildir. Başarı konusunda en büyük hedefimiz Dünya çapında başarılar ve bunun sürekliliği."
"GALATASARAY'I YENİDEN KÜLLERİNDEN YARATACAĞIZ"
Aysal sözlerine adaylığını açıklayarak şöyle devam etti.
"Türkiye'nin en aydın, en eğitimli, en sorgulayıcı üye profilini sahip kulümüzün yönetime aday olduğumu bugün burada ilk defa sizlerle paylaşmak istedim. Galatasaray için hayırlı olsun"
Aysal, transferi gündemde olan Arda Turan ile ilgili bir soru üzerine, "Deneyimli bir yönetimimiz var iş başında. Şu andan sonra da bu deneyimdeki bir yönetimin bu tip işlemler yapacağına inanıyorum. Bu tip kararların artık yeni yönetimlere bırakılmasını düşünüyorum. Galatasaray'ı yeniden küllerinden yaratacağız. Galatasaray'ın başına gelen bir trafik kazası var. Bu sürekli değildir. Biz veya bizim yerimize gelebilecek yönetimin görevi bunu düzeltmektir. Hem kulübe, hem de Arda'ya faydalı olacak neyse o uygulanacaktır."
Futbolla ilgili tecrübesizliğinin olduğu hatırlatılması üzerine Aysal, "Benim belki futbola dönük bir tecrübesizliğim var. Bu konuda fazla iddialı olduğumu söyleyemem. Galatasaray Kulübü'nün gayrimenkulleri, şirketleri, yatırımları, alacakları, borçları var. Burayı yönetmek başlı başına bir iş. Bu tip sistemleri yöneten insanların görevi, bu işleri en iyi şekilde yönetenleri bulup getirmektir" diye konuştu.
Basında adı geçen teknik direktör ve futbolcularla ilgili de Ünal Aysal şunları söyledi:
"Takdir edersiniz ki, şu anda bize bir görev verilmedi. Bir inisiyatif kullanmak tedbirsizlik olur. Zaten görev değişikliği için biraz gecikmiş durumdayız. Biz listemizi hazırlıyoruz, gerekli çalışmayı yapıyoruz."
Aysal, Galatasaray'a başkan adayı olma sebebiyle ilgili ise, "Galatasaray'ın içinden gelen bir insanım, talebeliğimden beri Galatasaraylıyım. Galatasaray'ın bugün içinde bulunduğum durum beni geri döndürdü. Her yşey yolunda gitse ben de taraftar olarak hayatımı devam ettirirdim. Bugün Galatasaray'ın bana ihtiyacı var. Benim yerime kim gelirse ona da destek veririm" şeklinde konuştu.
"ABRAMOVİÇ TABİRLERİ BENİ RAHATSIZ ETMİYOR. AMA BU BEN DEĞİLİM."
Ünal Aysal, Chelsea kulübünün patronu Roman Abramoviç'e benzetilmesi üzerine de şu yorumu yaptı:
"Bugüne kadar hiçbir başkan adayına böyle bir açıklama yapılmadı. Abramoviç tabirleri beni rahatsız etmiyor. Çok varlıklı, başarılı bir insan. Bu benim için hakaret değil, ama bu ben değilim. Galatasaray kulübüne ait herhangi bir hisseyi satın alma gibi niyetim yok. Üstümde hiçbir hisse yok. Galatasaray'ın benim sahip olduğum paralara ihtiyacı yok. İyi yönetildiği takdirde, zaten bu paralar bünyesi içinde temin edilebilecek paralar. Beni bunun için seçeceklerse, yanlış bir karar olur. Cebimden hiç para vermeyi düşünmedim."
Ünal Aysal, yönetim kurulu listesini de önce divan kuruluna sunacağını, daha sonra basına açıklayacağını sözlerine ekledi.
Beyaz Galatasaraylı tabiriyle ilgili de bir soru üzerine de Aysal, "Beyaz Galatasaraylı ya da beyaz Türk değilim. Ben Galatasaraylı bir Türk'üm. Her heyecanı aynı şekilde paylaşıyoruz. İki Galatasaraylı var bana göre. Biri skor levhasına bakıp evine mutsuz dönen bir Galatasaraylı, diğeri de skor tabelasına bakıp, sorunları araştıran, sorunların tartışan, çözmeye çalışan Galatasaraylıdır. Bunlar 'Derin Galatasaraylı'dır" ifadesini kullandı.''
Aşağıdakiler benim yorumum ve beklentilerim, yanılacağım noktalar vardır muhakkak
Yönetim Kurulunda beklenen kişiler:
Adnan Öztürk (Riberyi alan, kalpakçıoğluna kıl olan, Mittal CEO)
Refik Arkan(Maliyeci, Canaydının hep mali danışmanı)
Ali Gürsoy (Ergun Gürsoyun oğlu)
Aka Gündüz Özdemir (Arçelik Ve bekoyu inşa eden, çok tanınan bir profesyonel eski Koç yöneticisi/CEO)
Hayri Kozak (Selahattin Beyazıtın Toys ur Us-Tükiye şirketinin eski başkanı, eski Cemiyet Başkanı galiba ?)
olasılığı olanlar:
Celal Gürcan (eski staddan sorumlu)
Ali Dürüst (küçük ihtimal hala var)
Albayrak (İnan Kıraç sever kendisini)
Ali Sabancı(Pegasusun sahibi, ikn edilmeye çalışılıyor)
Bülent Tulun (yönetimde olmaz, profesyonel olur gibime geliyor)
Murat Canaydın (Özhan Canaydının oğlu)
Hamdi Yasaman (Hukuk profesörü, eyvah ki eyvah, Helvacıyı ararsınız, Emel Sayın diyorum ayrıca)
Hayırlı olsun.
Kısa çıkarımlar:
*Oturaklı olgun başkan devrine geri dönülüyor. Alp Yalman -Canaydın ağırlığına dönülüyor.
*Sesi belgesel seslendirme sanatçısı gibi. Biraz kelime sonu yuvarlaması olmasa profesyonel seslendirici olabilir.
*Cebimden para vermem, parayı GS için yaratırım dedi.
*Arda ve diğer kararlar yeni yönetime bırakırım dedi.
*Futboldan anlamam, anlayan adamları bulacağım diyor.
*Ali Dürüst yokmuş. Kötü. Hayrettin Kozak var. Davudi seslidir kendisi. Ama Taner Aşkın verimi alınabilir ancak. Galiba Bülent Tulun sportif direktör olarak gelecek. Ben severim ama gene beyzbol sopası ve bam üçlüsü güzellemesi hatırlatılacak.
Buda Hürriyet özeti:
''Galatasaray Kulübü'nün 14 Mayıs'ta yapılacak olağanüstü genel kurulu öncesi başkanlığa aday olduğunu düzenlediği basın toplantısı ile açıklayan Ünay Aysal; "Dünya çapında başarıda süreklilik" sloganıyla yola çıktı.
Ünal Aysal, Conrad Oteli'nde düzenlediği basın toplantısında sağlam temellerin atılması gerektiğini vurgulayarak 4 temel oluşumdan bahsetti.
Ayrıca Hayri Kozak'ın, Aysal'ın yönetim kurulu listesinden seçime gireceği belirtildi.
Aysal konuşmalarına şöyle başladı:
"Galatasaray'ımız 14 Mayıs'ta tarihi bir genel kurula gidiyor. Büyük hedeflerin benimsendiği ve tüm camianın kenetlendiği hayırlı bir genel kurul olacağına yürekten inanıyorum. Gurur duyduğumuz bir dünya markası olarak bugüne kadar emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Galatasaray için en iyisi demek eşi görülmemiş başarılar demektir. Tarihimiz eşi görülmemiş başarılarla dolu kulübümüzün özellikle futboldaki başarılarını kısaca hatırlarsak; Galatasaray UEFA Kupası'nı hiç yenilgi almadan kazanan tek Türk takımıdır, süper kupayı kazanan tek Türk takımıdır. Dünya kulüpler sıralamasında en yukarıya çıkan, Avrupa kupalarında en çok puan toplayan Türk takımıdır.
Böyle bir tarihi olan bir kulüp için konulacak hedefler sıradan, alışılagelmiş olamaz."
Sağlam temellerin atılması gerektiğini vurgulayan Aysal, 4 temel öğe ile hedeflerini belirlediklerini söyledi. Ünal Aysal sıralamayı şöyle yaptı:
1-EKONOMİK BAŞARI
"Bunun için Galatasaray'ın elindeki imkanları iyi değerlendirmek yetmiyor. Büyük ve gerçekçi projeler geliştirmek gerekecek. Kulübe en kısa sürede nefes aldırılmalı."
2-İDARİ BAŞARI VE KURUMSALLAŞMA
"Şeffaf bir yönetim şart. Kurumsallaşma için kulübü Başkan'ın tekelinden kurtarmalıyız. El ele vererek ve sinerji içinde yönetilen örnek bir yapı olmalı. Güçlü ve kendisini kanıtlamış üyelerin yönetim kurulunda yer alması gerekir."
3-SOSYAL, KÜLTÜREL VE MARKA DEĞERİMİZ
Dünyanın en önemli markalarından bir tanesi olan Galatasaray herkesi mutlu edecek bir yapıya bürünmelidir. Galatasaray'ın Türkiye'nin dünyaya açılan bir penceresi olarak bilincindeyiz ve sevginin sorumluluğunu hepimiz hissetmeliyiz."
4 -SPORTİF BAŞARI
"En fazla beklenen konu bu. Tüm branşlarda başarı gerekiyor ama bugün dünyanın her yerindeki toplumlar için özellikle futboldaki başarı ilk planda. Kendimize başarı için iki kriter koymalıyız. Türkiye'de başarı yeterli değildir. Başarı konusunda en büyük hedefimiz Dünya çapında başarılar ve bunun sürekliliği."
"GALATASARAY'I YENİDEN KÜLLERİNDEN YARATACAĞIZ"
Aysal sözlerine adaylığını açıklayarak şöyle devam etti.
"Türkiye'nin en aydın, en eğitimli, en sorgulayıcı üye profilini sahip kulümüzün yönetime aday olduğumu bugün burada ilk defa sizlerle paylaşmak istedim. Galatasaray için hayırlı olsun"
Aysal, transferi gündemde olan Arda Turan ile ilgili bir soru üzerine, "Deneyimli bir yönetimimiz var iş başında. Şu andan sonra da bu deneyimdeki bir yönetimin bu tip işlemler yapacağına inanıyorum. Bu tip kararların artık yeni yönetimlere bırakılmasını düşünüyorum. Galatasaray'ı yeniden küllerinden yaratacağız. Galatasaray'ın başına gelen bir trafik kazası var. Bu sürekli değildir. Biz veya bizim yerimize gelebilecek yönetimin görevi bunu düzeltmektir. Hem kulübe, hem de Arda'ya faydalı olacak neyse o uygulanacaktır."
Futbolla ilgili tecrübesizliğinin olduğu hatırlatılması üzerine Aysal, "Benim belki futbola dönük bir tecrübesizliğim var. Bu konuda fazla iddialı olduğumu söyleyemem. Galatasaray Kulübü'nün gayrimenkulleri, şirketleri, yatırımları, alacakları, borçları var. Burayı yönetmek başlı başına bir iş. Bu tip sistemleri yöneten insanların görevi, bu işleri en iyi şekilde yönetenleri bulup getirmektir" diye konuştu.
Basında adı geçen teknik direktör ve futbolcularla ilgili de Ünal Aysal şunları söyledi:
"Takdir edersiniz ki, şu anda bize bir görev verilmedi. Bir inisiyatif kullanmak tedbirsizlik olur. Zaten görev değişikliği için biraz gecikmiş durumdayız. Biz listemizi hazırlıyoruz, gerekli çalışmayı yapıyoruz."
Aysal, Galatasaray'a başkan adayı olma sebebiyle ilgili ise, "Galatasaray'ın içinden gelen bir insanım, talebeliğimden beri Galatasaraylıyım. Galatasaray'ın bugün içinde bulunduğum durum beni geri döndürdü. Her yşey yolunda gitse ben de taraftar olarak hayatımı devam ettirirdim. Bugün Galatasaray'ın bana ihtiyacı var. Benim yerime kim gelirse ona da destek veririm" şeklinde konuştu.
"ABRAMOVİÇ TABİRLERİ BENİ RAHATSIZ ETMİYOR. AMA BU BEN DEĞİLİM."
Ünal Aysal, Chelsea kulübünün patronu Roman Abramoviç'e benzetilmesi üzerine de şu yorumu yaptı:
"Bugüne kadar hiçbir başkan adayına böyle bir açıklama yapılmadı. Abramoviç tabirleri beni rahatsız etmiyor. Çok varlıklı, başarılı bir insan. Bu benim için hakaret değil, ama bu ben değilim. Galatasaray kulübüne ait herhangi bir hisseyi satın alma gibi niyetim yok. Üstümde hiçbir hisse yok. Galatasaray'ın benim sahip olduğum paralara ihtiyacı yok. İyi yönetildiği takdirde, zaten bu paralar bünyesi içinde temin edilebilecek paralar. Beni bunun için seçeceklerse, yanlış bir karar olur. Cebimden hiç para vermeyi düşünmedim."
Ünal Aysal, yönetim kurulu listesini de önce divan kuruluna sunacağını, daha sonra basına açıklayacağını sözlerine ekledi.
Beyaz Galatasaraylı tabiriyle ilgili de bir soru üzerine de Aysal, "Beyaz Galatasaraylı ya da beyaz Türk değilim. Ben Galatasaraylı bir Türk'üm. Her heyecanı aynı şekilde paylaşıyoruz. İki Galatasaraylı var bana göre. Biri skor levhasına bakıp evine mutsuz dönen bir Galatasaraylı, diğeri de skor tabelasına bakıp, sorunları araştıran, sorunların tartışan, çözmeye çalışan Galatasaraylıdır. Bunlar 'Derin Galatasaraylı'dır" ifadesini kullandı.''
Aşağıdakiler benim yorumum ve beklentilerim, yanılacağım noktalar vardır muhakkak
Yönetim Kurulunda beklenen kişiler:
Adnan Öztürk (Riberyi alan, kalpakçıoğluna kıl olan, Mittal CEO)
Refik Arkan(Maliyeci, Canaydının hep mali danışmanı)
Ali Gürsoy (Ergun Gürsoyun oğlu)
Aka Gündüz Özdemir (Arçelik Ve bekoyu inşa eden, çok tanınan bir profesyonel eski Koç yöneticisi/CEO)
Hayri Kozak (Selahattin Beyazıtın Toys ur Us-Tükiye şirketinin eski başkanı, eski Cemiyet Başkanı galiba ?)
olasılığı olanlar:
Celal Gürcan (eski staddan sorumlu)
Ali Dürüst (küçük ihtimal hala var)
Albayrak (İnan Kıraç sever kendisini)
Ali Sabancı(Pegasusun sahibi, ikn edilmeye çalışılıyor)
Bülent Tulun (yönetimde olmaz, profesyonel olur gibime geliyor)
Murat Canaydın (Özhan Canaydının oğlu)
Hamdi Yasaman (Hukuk profesörü, eyvah ki eyvah, Helvacıyı ararsınız, Emel Sayın diyorum ayrıca)