Page 1 of 1
Akbabalar isbasinda
Posted: Thu Dec 02, 2010 9:54 pm
by Efe Tuncel
Galatasaray Kulübü'nde 3 dönem başkanlık yapan ve kulüpte halen devam eden bir çok projenin mimarı olan Özhan Canaydın, vefatının ardından geçen yaklaşık 8 aylık bir sürenin ardından anıldı.
Galatasaray Kulübü Divan Kurulu üyelerinden Yılmaz Toköz tarafından Caddebostan'da bulunan Büyük Kulüp'te gerçekleştirilen Özhan Canaydın'ı anma organizasyonuna, sarı-kırmızılı camianın önde gelen bir çok ismi katıldı. Yaklaşık 80 kişinin katıldığı etkinlikte, Galatasaray Kulübü Eski Başkanı Faruk Süren, eski yöneticiler Ali Dürüst, Cengiz Özyalçın, Semih Haznedaroğlu, Abdürrahim Albayrak, Ahmet Dedehayır, Mehmet Bilen, Özhan Canaydın'ın oğlu Murat Canaydın, sarı-kırmızılı yönetimden yakın zamanda istifa eden Cemal Özgörkey, Galatasaray takımının eski futbolcusu ve teknik direktör Bülent Korkmaz ile bir dönem Galatasaray Kulübü'nün bir bölüm hissesini elinde bulunduran, Özhan Canaydın'ın da yakın dostlarından iş adamı Ünal Aysal dikkati çeken isimler oldu.
SÜREN: "POLAT, OLAĞANÜSTÜ GENEL KURUL KARARI ALMALI"
Toplantıyı organize eden Tokoz ilk olarak eski başkanlardan Faruk Süren'i davet etti. İlk sözü alan Süren, Polat yönetiminin eleştiriye tahammülleri olmadığını belirterek şöyle konuştu:
"Sayın Başkan Adnan Polat kendisini çok eleştirdiğimden şikayetçi ve heryerde kameraya konuştuğumu söylüyormuş. Evet kendisini eleştiriyorum, 3 dönem GS başkanlığı yapmış bir kişi olarak bu benim hakkım. Zamanında bizi çok daha ağır eleştirdiler. Biz o eleştirilere katlandık. Biz durduk yerde konuşmuyoruz, durduk yerde eleştirmiyoruz. Yönetim Kurulu'nda bir huzursuzluk olduğu ortada. Yönetimin 2 önemli ismi istifa etti. İkinci Başkan yönetimin içinde ayrı toplantılar düzenledi. Yönetim içinde huzursuzluk olduğu bizzat yöneticilerin kendileri söyledi. Sonra çıkıp dışarıya birlik ve beraberlik resmi vermekle bütünlük sağlanmaz. Benim önerim Sayın Polat'a olağanüstü genel kurulu alması. Gerekirse kendisi de aday olsun. Yönetim Kurulu'nu değiştirsin. Çünkü bu yönetim kurulu ile işler yürümeyecek. 6 defa antrenör değiştirdi şimdi gerekirse Hagi'yi de kovarım diyor. Bu yanlış. Hagi'yi değil oradaki yapıyı değiştirmeli.
"YÖNETİM KURULU SADECE STADI AÇARAK KENDİSİNİ BAŞARILI GÖSTEREMEZ"
"Stadın bitimi yönetimin başarısı değil. 13 yıllık bir süreç. Mustafa Sarıgül bu projeyi başlattı, rahmetli Özhan Başkan hayata geçirdi. Yönetim Kurulu sadece stadı açarak kendisini başarılı gösteremez."
ALİ DÜRÜST: "YÖNETİM KENDİ İÇİNDE PARÇALANMIŞ DURUMDA"
"POLAT'A KONGRE TAVSİYE EDİYORUM"
Toplantıya katılanlar arasında bulunan eski yöneticilerden Ali Dürüst de Galatasaray'ın içinde bulunduğu durumun fazlasıyla üzüntü verici olduğunu ancak hiç bugüne kadar yönetimleri eleştirmediğini belirterek şunları söjyledi:
"Ben hiç zaman yönetimleri olur olmaz yerlerde konuşup eleştirmedim. Futbol takımının durumu tabii ki hepimizi üzüyor. ancak asıl sorun bu değil. Yönetim kendi içinde parçalanmış durumda. Asıl sıkıntı bu. Bizi konuşmaya iten de yönetimin kendi içindeki bölünmüşlüğü benim de sayın başkana tavsiyem seçim kararı alması ve ekibini yenilemesi yönünde olacaktır. Ancak benim şu aşamada seçim ile ilgili aday olup olmamayı konuşmam sözkonusu olmaz. Seçim kararını başkan ve yönetim kurulu verebilir."
SEMİH HAZNEDAROĞLU: "POLAT ÖNCE SEZGİN'İ DEĞİŞTİRMELİ"
Başkan Adnan Polat ile geçtiğimiz yıllarda aynı yönetimde görev yapan eski divan başkanlarından Semih Haznedaroğlu da Polat Yönetimi'nin bir çok icraatını övdü ancak futbol şubesi ve Adnan Sezgin hakkında ağır eleştirilerde bulunarak, şunları söyledi:
"Bütün Galatasraylılar üzgün. sokaktaki herkes mutsuz. Ama ben durumu umutsuz görmüyorum. Çünkü beni umutlandıran artık devasa bir stadımız var. Bundan sonra kulübümüzün gelirleri artacak. Şirket birleşmesi ile de önemli bir tasarruf sağlanmış oldu. Amatör branşlarda da iyiye gidiş var. Ancak beni asıl şaşırtan futboldaki gelişmeler. Dün Başkan Polat'ın açıklamalarını dinledim ve hayal kırıklığına uğradım. Çünkü 5 yıl önce biz aynı yönetim kurulundaydık. Bize Adnan Sezgin'in mukavelesini önümüze koydu. Dedi ki; Adnan Sezgin bu işi Türkiye'de en iyi bilen adam. Göreceksiniz bak bize ne futbolcular bulacak, ne paralar kazandıracak. 5 yıldır halimiz ortada. Adnan Sezgin'in 1 tane futbolcu bulduğunu görmedim. milyonlarca Euro sokağa atıldı. En son Elano'nun transferi 7.9 milyon euroya alındı, 2.9'a satıldı. En az 5 milyon euro zarar var ama gelecekteki alacaklarını ödemeyeceğiz diyerek bu işten karlı çıktık diyorlar. Bu nasıl hesaptır ? Dün televizyonda Polat'ı dinleyince 5 yıl önce söyledikleri aklıma geldi ve hala Adnan Sezgin ile devam ediyor olunca benim de umudum kalmadı. Artık futbol şubesinde başka türlü bir reform yapılmalı" açıklamasında bulundu.
CENGİZ ÖZYALÇIN: "STADI AÇAN DEĞİL YAPAN ÖNEMLİ"
Adnan Polat Yönetimi'ne en ağır eleştirilenden birini de Canaydın Yönetimi'nde birlikte çalıştığı Yönetici arkadaşı eski sporcular derneği başkanı Cengiz Özyalçın yaptı.
"TEM otobanını kim yaptı ? Rahmetli Özal yaptı, nur içinde yatsın...kim açtı ? hiçbirimiz hatırlamaz...Bu stadı da tırnaklarıyla kazıya kazıya belki canı pahasına rahmetli Özhan Canaydın yaptı. açmakla hiç bir şey olamazsın. Sürüne sürüne de yürüye yürüye de açsan bu iş olmaz. Yönetim Kurulu'nun kendi içindeki kargaşası hepimizi üzüyor. Bu karışıklıkla muvaffak olmaları zor. Futbolda yaşananlar artık sabrımızı taşırdı.Hagi'yi kovmaktan bahsediyor. daha dün getirdin, neyi başaracak ? Şu anda 10.cuyuz, 7. olursa mı başarılı olacak, 12. olursa mı başarısız olacak ? Adnan kardeşimize olağanüstü genel kurulu kararı almasını tavsiye ediyorum"
CEMAL ÖZGÖRKEY: "POLAT'A GENEL KURUL KARARI ALMASI YÖNÜNDEKİ ÖNERİMİ BİR KEZ DAHA TEKRARLIYORUM"
Toplantıyı organize eden Yılmaz Toköz son olarak Polat Yönetimi'nden istifa eden Cemal Özgörkey'i kürsüye davet etti. Özgörköy çok kısa bir konuşma yaparak; Polat'ın açıklamalarını hayretle ve şaşkınlıkla dinlediğini, buna üzüldüğünü vurgulayıp, "Polat'a genel kurul kararı alması yönündeki önerimi bir kez daha tekrarlıyorum" diye konuştu.
Öte yandan, daha çok muhalif isimlerin katıldığı anma toplanmasına, mevcut kulüp yönetim kurulunun ve divan kurulu başkanı İrfan Aktar'ın davet edilmedikleri belirtildi. Anma organizasyonunda, Özhan Canaydın'ın görüntülerinden oluşan bir sinevizyon gösterisi davetlilere izlettirilirken, davetlilerden söz alanlar, Özhan Canaydın'la ilgili konuşmalar yaptı.
Re: Akbabalar isbasinda
Posted: Thu Dec 02, 2010 10:08 pm
by Efe Tuncel
Oncelikle Polat'in ve yonetiminin kesinlikle gitmesini istedigimi belirteyim. Bu haberde canimi sikan kisim; Kulubun bu duruma gelmesinde Polat'tan daha sorumlu olanlar simdi cikmis akil veriyorlar.
Niyetleri belli; tekrar takimin ustune cokmek.
Ozhan Canaydin kulubu tarihinin en kotu noktasina suruklerken bu beyler tam destek veriyorlardi. Simdi de cikmis cok buyuk Galatasaray'li diye adina anma duzenliyorlar.
Ali Durust kulup madden kotu durumda iken kacacak delik ariyordu.
Ahmet Dedehayir'in nasil biri oldugu malum.
Semih bilmemneoglu Mehmet Helvaci'nin kopyasi(!)
Cemal Ozgorkey pembe, bej, mor formalari cikartan ve benim kesinlikle kar ettigini dusunmedigim GsStore'un dune kadar basindaki isim.
Murat Ozyalcin adini ilk kez duyuyorum! Canaydin'a abi abi diye yalakaliktan yonetime girmis ve sonra da abisine biat etmekten baska bir sey yapmamis biri olsa gerek.
Bunlarin olusturacagi yonetimde mosyo Kiran ile liseli Celal Gurcan olmazsa olmaz yoneticiler olurlar.
Re: Akbabalar isbasinda
Posted: Fri Dec 03, 2010 6:19 pm
by Alpay Dedeoglu
Başlık hoş değil.
Cengiz Özyalçın, GSli sporcular derneği başkanı. Eski Klüp Genel Sekreter (O da ne demekse?),
aklı sıra bana disiplin cezasını resmen tebliğ edip, mahkemeye verilince
geri çekmeye yetiştirememiş, tüzük ne kanun ne bilmez eski genel sekreter. Kalpakçıoğlunun kankalarından galiba. Sekreterken önüne konanı imzalardı. Sözüm ona eski sporculardan
oyu var diye, hep yönetici olarak çalıştı , hep maaşını aldı GSden. Hiçbir zaman ne işe yaradığını anlamadım, profesyonel kulisçi.
Görüntüdür, boy pos bıyık yerinde, o kadar..
Polat ve Cansun varken, Canaydın dip yaptı demek ayarı kaçmış tribün ağzıdır ve yanlıştır. Rakamlar ve başarılar ortada. Canaydının ağırlığı vardı.Çok büyük yanlışlıklarına rağmen mali toparlanma ve stad onun eseridir. Bana Özhan Canaydını savundurdunuz ya sonunda..
Semih Haznedaroğlunun ne tip, ne yaş, ne meslek olarak Mehmet Helvacı ile alakası yok.
Cemal Özgörkeyden evvel Kalpakçıoğluna bağlıydı storle'lar. Anlaşılan onu başarılı buluyordunuz, Özgörkey gelince kötü oldu. Özgörkey Maslaktaki atçılık şubesini yeniden inşaa edip , mezbelelikten kurtarıp şu anki hale getirmiştir. Maslakta hazine değerindeki araznin bu şekilde kim vurduya gitmsini önlemiştir. Gidin, gezin. Ayrıca bu sonuçlardan sonra hemen istifa etti. Tanımam, etmem ama o yönetimde somut birşeyler yapan adamlardan biridir.Nitekim işler kötü gidince istifasını vermiştir.
Kıran ve Gürcanı bende takdir etmem.
Ali Dürüst ne yazık ki mizac olarakta daha efendi, itaatkar, alçak gönüllü ve barışcı bir insan olduğu için o itiş kakışa giremedi. O kaygan zeminde , arkasında güçlü destek yokken girmedi, harcarlar diye girmek istemedi. Borçtan kaçacağını zannetmiyorum. Ona o yüzden bende çok kızdım zamanında o cesareti gösteremedi diye.Eski GSli voleybolcudur, Floryanın yapımında ve kuruluşunda çok emeği geçmiştir, Fatih Terimi idare edebilen ender yöneticilerdendir. Yaşınız tutmaz belki bilmezsiniz , eski rahmetli yöneticimiz Ekrem Dürüstün kardeşidir. Bana göre çok düzgün adam, ama bu kaygan zemin için çok fazla düzgün kalıyor. Korkarım başkan olursa yerler onu.
Peki siz kimi önerirsiniz?İşte Mal bu .. Sebo başkan, Yılmaz yardımcısı, Mehmet staddan sorumlu yönetici, hatta Coşkunda Antalyadan gelsin bayanlar branşlarınıda da ona bağlayalım isterseniz.
Yada kendi Azizimizi veya tüpçümüzümü yaratalım? Yok işte Şener gibi bir adam..
Re: Akbabalar isbasinda
Posted: Fri Dec 03, 2010 7:24 pm
by Mert Tokman
Alpay Dedeoglu wrote:Peki siz kimi önerirsiniz?
Tuzuk degisikliginden tam anlami ile yararlanilmiyor.
GS'a secimle gelen yonetim kurulu bir board of directors seklinde hareket etmeli --- klubun genel olarak gidecegi yonu ve hedeflerini belirler - ona gorede kurulmus sirketlerin basina profesyonel ekipler getirip bu hedeflere varmalari icin onlara gorev verir ve profesyonellerin yaptiklari isleri monitor edip degerlendirirler.
Sirketlerin baslarina gercek anlamda full time calisan profesyonel yoneticiler gectikten sonra - klubun baskani Durust olmus veya Aysan olmus, yanina da Ozyalcin'i veya Uygur'u almis cok fark etmez. Secilen yonetim gorev verdikleri profesyonellerden, profesyonellerde becerdikleri islerden sorumlu tutulur.
Sen profesyonel diye GS camiasina uc kagitci Sezgin'i,
klup uyelerinin baska bir baltaya sap olamamis simarik cocuklarini yutturmaya kalkarsan tuzuk degisse ne olur degismese ne olur.
Re: Akbabalar isbasinda
Posted: Fri Dec 03, 2010 7:41 pm
by Efe Tuncel
Alpay Dedeoglu wrote:Başlık hoş değil.
Cengiz Özyalçın, GSli sporcular derneği başkanı. Eski Klüp Genel Sekreter (O da ne demekse?),
aklı sıra bana disiplin cezasını resmen tebliğ edip, mahkemeye verilince
geri çekmeye yetiştirememiş, tüzük ne kanun ne bilmez eski genel sekreter. Kalpakçıoğlunun kankalarından galiba. Sekreterken önüne konanı imzalardı. Sözüm ona eski sporculardan
oyu var diye, hep yönetici olarak çalıştı , hep maaşını aldı GSden. Hiçbir zaman ne işe yaradığını anlamadım, profesyonel kulisçi.
Görüntüdür, boy pos bıyık yerinde, o kadar..
Polat ve Cansun varken, Canaydın dip yaptı demek ayarı kaçmış tribün ağzıdır ve yanlıştır. Rakamlar ve başarılar ortada. Canaydının ağırlığı vardı.Çok büyük yanlışlıklarına rağmen mali toparlanma ve stad onun eseridir. Bana Özhan Canaydını savundurdunuz ya sonunda..
Semih Haznedaroğlunun ne tip, ne yaş, ne meslek olarak Mehmet Helvacı ile alakası yok.
Cemal Özgörkeyden evvel Kalpakçıoğluna bağlıydı storle'lar. Anlaşılan onu başarılı buluyordunuz, Özgörkey gelince kötü oldu. Özgörkey Maslaktaki atçılık şubesini yeniden inşaa edip , mezbelelikten kurtarıp şu anki hale getirmiştir. Maslakta hazine değerindeki araznin bu şekilde kim vurduya gitmsini önlemiştir. Gidin, gezin. Ayrıca bu sonuçlardan sonra hemen istifa etti. Tanımam, etmem ama o yönetimde somut birşeyler yapan adamlardan biridir.Nitekim işler kötü gidince istifasını vermiştir.
Kıran ve Gürcanı bende takdir etmem.
Ali Dürüst ne yazık ki mizac olarakta daha efendi, itaatkar, alçak gönüllü ve barışcı bir insan olduğu için o itiş kakışa giremedi. O kaygan zeminde , arkasında güçlü destek yokken girmedi, harcarlar diye girmek istemedi. Borçtan kaçacağını zannetmiyorum. Ona o yüzden bende çok kızdım zamanında o cesareti gösteremedi diye.Eski GSli voleybolcudur, Floryanın yapımında ve kuruluşunda çok emeği geçmiştir, Fatih Terimi idare edebilen ender yöneticilerdendir. Yaşınız tutmaz belki bilmezsiniz , eski rahmetli yöneticimiz Ekrem Dürüstün kardeşidir. Bana göre çok düzgün adam, ama bu kaygan zemin için çok fazla düzgün kalıyor. Korkarım başkan olursa yerler onu.
Peki siz kimi önerirsiniz?İşte Mal bu .. Sebo başkan, Yılmaz yardımcısı, Mehmet staddan sorumlu yönetici, hatta Coşkunda Antalyadan gelsin bayanlar branşlarınıda da ona bağlayalım isterseniz.
Yada kendi Azizimizi veya tüpçümüzümü yaratalım? Yok işte Şener gibi bir adam..
Tribun agzi? Yasadigim yeri yazsaymisim keske
Cansun donemi ile Canaydin doneminin artilarini ve eksilerini degerlendirmek bence mumkun olmamali. Cansun donemi dediginiz donem alti ustu 1 yil (O kadar bile olmayabilir). Kendisi, ortaya kimse cikmayinca Galatasaray'i kongreye kadar goturecek emanetci bir yonetim kurmustu.
Polat ve yonetimi bu hizla giderse 6 yillik Canaydin donemini aratacak, bu ciddi bir ihtimal olarak gozukuyor. Ancak su an icin skandallarda ve rezaletlerde Canaydin donemi Polat doneminin cok ustunde. Canaydin doneminde Ribery konusundan kaybettigimiz para Elano'ya, Serdar Ozkan'a, Gokhan Zan'a vererek kaybettigimiz paradan coktu. Kaybettigimiz itibari ise konusmak dahi istemiyorum; beyzbol sopalari elimi opecek geri donecek demecleri aklima geldikce icim sikiliyor.
Ozgorkey iyi niyetli bir insan olabilir. Kulube cok bagis yapmis biri de olabilir (Tesislere ismi verildigine gore boyle oldu diye tahmin ediyorum). Ancak bunlar onun basarisiz yoneticiliginin ustunu ortmemeli. Ayrica Ozgorkey'in tek alternatifi Kalpakcioglu mu? O zaman pazarlama a.s.yi toptan kapatalim.
Re: Akbabalar isbasinda
Posted: Fri Dec 03, 2010 11:45 pm
by Salih Bora
Mahkeme Kadı'ya mülk değildir. O koltuklar da Polat-Sezgin ikilisinin babasının malı değil.
Ayrılmaz İkili, özel hayatlarında ayrılırlar mı onu bilmem. Lakin Galatasaray'daki koltuklarından ayrılmalılar. Hem de vakit kaybetmeksizin.
Bu bağlamda "Gelen gideni aratır" atasözünü yaşayıp yaşamayacağımız gündeme gelir.
2002'de Özhan Canaydın'ın seçildiği kongre sonrasında camia olarak bayram ediyorduk... Rahmetli, bizi vaatleriyle göklere uçuruyordu. Göklerden inişimiz kısa sürdü.
Birkaç yıl sonra, bu sefer "Canaydın'dan kötüsü olmaz" derken başımıza Polat-Sezgin ikilisi geldi. Ekonomik yönden değil fakat sportif yönden zavallı durumlara düştük.
Şimdi soru şu olmalı: Polat'tan kötüsü olur mu?
Yerine kimin nasıl geleceğine göre değişir.
Galatasaray'ı çeşitli klikler ve tahakküm odakları yönetmemelidir. Bu benim değişmez düşüncem.
Son kongre öncesinde benim gözlerim bağlıydı, kulüpteki Lise kliği Polat'a karşı darbe yapacak sanıyordum. Böyle olmadı. Hatta neredeyse Liseliler Polat yönünde teveccüh gösterdi.
Arkasına klikleri değil camia'yı alan bir insan pekala başkan adayı olabilir. Ali Dürüst de olabilir bu, Faruk Süren de.
Doğrusunu isterseniz Süren gibi "durumdan vazife çıkaranları" tekrar kulübün başında görmek istemem.
Ali Dürüst ile ilgili düşüncelerim ise nötr... Yanlış hatırlamıyorsam Canaydın'ın ilk döneminde de yönetime girmişti, fakat yönetim içinde yetki krizi yaşamış ve görevi bırakmıştı.
O dönem, futbol şubesinin anahtarının Fatih Terim'e teslim edildiği bir dönemdi. Vaktiyle Süren'e "Kulübün anahtarını Terim'e teslim ettiniz" diye çıkışan Özhan başkan, gelir gelmez ilk icraat o sözkonusu anahtarı Fatih Hoca'ya vermişti. Ali Dürüst ve Burak Elmas gibi isimler Canaydın tarafından etkisizleştirilmişti. Konu mankeninden farksız hale gelmişlerdi.
Zaten ikisi de yönetimden el etek çektiler, bir daha da ortalıkta görünmediler.
Ali Dürüst, Burak Elmas, Abdurrahim Albayrak... Galatasaray bu isimlerden yararlanabilir. Yararlanmalıdır da. Fakat nasıl bir futbol şubesi şekli altında, nasıl bir idare tarzı içinde yer alacaktır bu isimler?
Futbolu olduğu gibi Hagi'ye mi teslim edeceğiz mesela?
Dürüst gibi kimselerin Hagi'ye ilişkin bakış açılarını öğrenmek isteriz.
Şu anda kulübün gündeminde olağanüstü kongre yok. Zaten bugünkü yönetim, "Aslantepe'de siftah yaptıran yönetim" olma payesini kimseye bahşetmez. Bu onuru kimseye yedirmez. Sezon sonunda kongre belki...