forum.cimbom.org

Ummadigin taslar bas yariyor. Mahsun Kirmizigul eli yuzu duzgun bir film yapmis anladigim kadari ile. Turkiyede gosterime girmis. Lethal Weapon'la meshur olan Danny Glover'da oynuyor. Paranin kimden geldigini soylemeye gerek var mi? 20M dolara mal olmus.

http://en.wikipedia.org/wiki/Five_Minarets_in_New_York

Filmi geçen gün izleme fırsatı buldum.Filmin tek kaygısının seyirciye Amerikan vari bir
görsel tatmin sağlamak olduğu izlenimini edindim.Sanki bütün film iyi bir fragmana sahip
olması için çekilmiş gibi.Filmin görüntü yönetmenin bir yabancı olduğu filmi seyrederken
buram buram hissediliyor.Filmin gerek sanat yönetiminde olsun gerekse müzik,casting ve
kostümünde Türk ve yabancı ortaklığı göze çarpıyor ve bu konuda başarılı olduğu
söylenebilir, zaten en ufak diyalogların geçtiği sahneleri bile şehrin en manzaralı yerinde
çekmeye gayret etmişler.Fakat gayet içi boş bir film olmuş.Filmin neyi anlattığı belli
değil.Tatmin edici bir hikayesi yok.Diyaloglar inandırıcılıktan uzak.Mustafa Sandal'ın
canlandırdığı polis normalde Bad Boys'da oynaması gerekirken yanlışlıkla bu filme düşmüş
gibi.Amerikalı FBİ ajanlarının tepkileri çok Türk vari olmuş.Robert Patrick,Danny Glover
ve Gina Gerson'ın bu filme çok büyük bir katkısı olduğunu düşünmüyorum.Yerlerine başka
tanınmamış yabancı oyuncularda oynatılabilirdi.Ama yine de yönetmen bu isimlerle göz
boyamayı tercih etmiş.Filmde zorlama bir duygusallık yaratılmaya çalışılmış ve kimi yerlerde
çok yapmacık kaçmış.(Hacı'nın kızının düğün törenini cep telefonundan izlediği sahne)
Bütün bunlar bir yana,asıl önemlisi anlatım çok yüzeysel ve derin bir metni olmadığı için
seyircinin kafasında tatmin edici cevaplar bırakamıyor.

Turgut yorumun icin tesekkurler. Aslinda filmler icin ayri bir forum acsak iyi olur diye dusunuyorum. Hasan'a soyledim ama mesgul olsa gerek. Dedigin gibi fragmandan oturakli bir film gibi duruyor. Amerikan filmlerinde konudan cok gorsellik olur. O yuzden de yuzeylestirmislerdir filmi. Mahsun Kirmizigul'u turkucu olrak bildigim icin film calismalari hakkinda hicbir fikrim yoktu bir iki film yapmis galiba. Bu Bes Minarenin bir de Bitlis cesidi de varmis. Arasindaki fark nedir acaba?

Cengiz Akgun wrote:Turgut yorumun icin tesekkurler. Aslinda filmler icin ayri bir forum acsak iyi olur diye dusunuyorum. Hasan'a soyledim ama mesgul olsa gerek. Dedigin gibi fragmandan oturakli bir film gibi duruyor. Amerikan filmlerinde konudan cok gorsellik olur. O yuzden de yuzeylestirmislerdir filmi. Mahsun Kirmizigul'u turkucu olrak bildigim icin film calismalari hakkinda hicbir fikrim yoktu bir iki film yapmis galiba. Bu Bes Minarenin bir de Bitlis cesidi de varmis. Arasindaki fark nedir acaba?

Rica ederim.Mahsun Kırmızıgül'ün bu filmden önce çektiği iki filmi daha var(Beyaz Melek ve
Güneşi Gördüm).Ben malesef ikisinide seyredemedim ama iki filmde gayet olumlu eleştiriler
almıştı.(Gerçi bu yeni filminide çok beğenen oldu. O yüzden insan kendi seyretmeden filmle
ilgili eleştirilere çok da itibar etmemeli).Diğer iki film daha drama ağırlıklıydı.Yenisi gibi
aksiyon değil.

Beş Minarenin Bitlis çeşidini ben sadece türkü olarak biliyorum (Mahsun Kırmızıgül'de
zaten burdan esinlenerek filme adını vermiş).Fim versiyonu hakkında bilgim yok(Belki de tv
için çekilmiş bir dizi yada film olabilir).

Filmler için ayrı bir forum açılması gayet iyi olur.Bende sizin gibi Al Pacino'nun, Scent of a
Woman'daki performasına hayran olanlardanım

turgut uyar wrote: ..
Filmler için ayrı bir forum açılması gayet iyi olur.Bende sizin gibi Al Pacino'nun, Scent of a
Woman'daki performasına hayran olanlardanım

3 liste basi filmlerden biridir benim icin o film. Onun okulda Charlie'yi korumak icin yaptigi konusmayi neredeyse ezberledim. Gecenlerde astigim flamethrower fikri oradan gelir. Hani GS Divaneler toplantisi yapiyorlar ya Tevfik Fiket salonunda. Ayni o filmdeki mudurun yaptigi gibi o toplantilar. Onun mudur "you are out of order" dediginde "Out of order! I show you out of order. You don't know what out of order is, Mr. Trask. I'd show you, but I'm too old, I'm too tired, too fuckin' blind. If I were the man I was five years ago, I'd take a flamethrower to this place !"

Ne zaman TV'da gorsem ilk gordugumku gibi zevkle izlerim. Diger ikisi ise (Guguk Kusu- One flew over the cuckoo's nest) ve digeii de Shawschenk Redemption. Last of the Mohicans ise uzaktan dorduncu gelir.

Madem gidikladin. Ben de su tango yaptigi bolumu asayim. Hatirlamis olursun.

Bahsettiğiniz dört filmde sinema severlerin dvd arşivinde bulundurması gerekli olanlardan.

Scent of a Woman'dan asmış olduğunuz kısım, Al Pacino'nun New York sokaklarında
Ferrari kullandığı sahneyle birlikte filmin en çok akıllarda kalmış olan bölümleri oldu sanırım.
Sizin de favoriniz olan okulda yaptığı konuşma ve kardeşine yemeğe davetsiz misafir olarak
gittiği bölümlerdeki Al Pacino'nun oyuncuğu muhteşem(Filmin tamamında desek daha doğru
olur )

Filmden asmış olduğunuz bölümde orkestranın çalmış olduğu müziğin ismi Por Una Cabeza.
Böyle unutulmaz bir sahne için mükemmel bir seçim olmuş(İnsanın defalarca dinleyip,Tango
öğrenmeye başlayası geliyor)