Gecen gun Adriano Celentano'yu koydugumda Cengiz abi her boyaya girer demisti. Onun gibi her boyaya giren birisi daha var, cocuklugumun kahramani, Galatasaray Lisesi'nde, o hayatimin en guzel, sorumsuz, yatili hayatin firlamaliginda, o dönemin ideal sahibi insanlarin maalesef bosu bosuna birbirini vurdugu yillarda, Sali gunleri fransiz filmleri klubumuz vardi ve Jean-Paul Belmondo benim idolumdu. Peder beyin tabiri ile ustune cuval giyse kendine yakistiran turden tam bir Akdeniz firlamasi. Morricone'nin muzigini yaptigi Le Professionnel onun bas yapiti idi. Bu muzik beni o bir daha geri gelmeyecek yillara göturdu. Zamanin hizla gecmesi, onun verdigi zaman zaman karamsarlikla bu muzigi dinlerken bir tuhaf oldum. Kendimi Sultani siralarinda buldum. Ne kadar saf temiz bir dönemmis lisede yasadiklarimiz. Maalesef zamanin kisa bir kesidinde yasamanin verdigi varolus daraltisi hepimizin sorunu. Söyleyin bana, bu muzik damardan girmiyor mu?
*Bu muzigi sesi iyice acip öyle dinleyin derim.
Re: Nostalji
Posted: Tue Nov 02, 2010 1:29 pm
by Kaan Önem
Abi, yani hani yanlış anlaşılmasın da ben bu kültür, sanat, seyahat forumunun hastasıyım. Hani keşke futbol forumu hiç olmasa diyorum içimden. Hele o yolculuk, anı, konu dışı başlığı başlı başına arşivlik yazı dolu. Ben baştan itibaren bayağı bir sayfayı didik didik ederek, tek tek okumuştum. Süper. Bazı yazıları da printerdan çıkardım, saklı duruyor. Bir de şunu da söylemem lazım Cengiz Abiyle Kerem Abi'nin üsluplarının hastasıyım. Futbol yorumlarında bilhassa hicivler, kullanılan tamlamalar bitiriyor beni. Ekran karşısında kopuyorum çoğu zaman Vallahi stres falan kalmıyor. Köfteci bıyığı aklıma geldikçe zaten kendi kendime gülüyorum Neyse benim bir ricam olacak. Film listesi yapmaya başladım. Tavsiye ettiğiniz filmler ve yönetmenleri isteyecektim sizden. Ya da bence ayrı bir film başlığı açılsa nasıl olur, ne dersiniz? Son 2 günde 4 tane film izledim. İsimlerini de yazayım. Sweet november, something the lord made, la vita e bella, the boy with stripped pyjamas. Something the lord made'in müziklerini Polonyalı besteci Zbigniev Preisner yapmış.
Ben zaten Chopin ve Çağdaş polonyalı besteci jan a.p. Kaczmarek'in de ayrıca hastasıyım. Polonyada bir cevher olmalı diye düşünüyorum. Böylesi ilham ancak böyle gelir.. Şiddetle tavsiye ederim. Şu sıralar polish jazz'a da sarmış durumdayım.
Ayrıca Aralık ayında da Estrella Morente İstanbul CRR'de bir konser verecek. Enrique Morente'nin kızı. Bütün çocukluğu Flamenko ile iç içe geçmiş.. Kaçırmayı düşünmüyorum
Kaan Önem wrote:
Ben zaten Chopin ve Çağdaş polonyalı besteci jan a.p. Kaczmarek'in de ayrıca hastasıyım. Polonyada bir cevher olmalı diye düşünüyorum. Böylesi ilham ancak böyle gelir.. Şiddetle tavsiye ederim. Şu sıralar polish jazz'a da sarmış durumdayım.
Polonya ile ilgiliysen cagdas muzigin en onemli bestecilerinden
Witold Lutosławski'yi dinlemeden olmaz. Cagimizin en onemli, en baba, inanilmaz bestecilerindendir.
Bir de Polish Jazz'a merak sardiysan o cevreden cok dostum vardir ama Marcin Masecki'yi bir arastir derim. Cok yakin dostum ve "genius" bir pianisttir.
Polonya'ya cok gidip geliyorum, sanatin her alaninda buyuk atilim icerisindeler. Muzikte de oyle. Yalniz Polish Jazz isi biraz fazla buyutuluyor. Avant-garde'likta sinir tanimamaya basladilar. Ama helal olsun mekanlar da doluyor bir yandan o muzikle. Tamamen free improv bir konserinden sonra Marcin'le son konusmamizda bana: "Eren, valla kendim bile dinlemem bu deli sacmasini, halk costu ben de anlamadim diyordu"
Benim hayat arkadasim da Polonya'li, ve kendisinin de muzige bakis acisi cogu tanidigim ulke milletinden daha derin ve ozenli. Evet sanirim var o ulkede bir cevher.
Re: Nostalji
Posted: Tue Nov 02, 2010 11:41 pm
by Kenan Atak
Inanamiyorum su Isvec'te Polish Jazz, flamenko desem kac kisi bilir, ben hastasiyim ve bu forumdan iki kisi Kaan ve Eren cikiyor Polish jazz diyor. Bende evde Krzystof Komeda dahil pek cok Polish jazz var. Helal olsun gercekten bu ulkede cok degerli insanlar var. Isvec modern falan ama son derece ot. Bizim gibi manyak ulkelerden ne degerler cikiyor aslinda. Gurur duydum sadece su forumda Polish Jazz'dan bahseden iki kisi var ve daha nice degerli insanlar var. Sizlerle yuz yuze daha gelmedik ama insanlara sevgi duymak icin yuz yuze olmaga gerek yok bazi ortak degerler bile yeterli. Gunun birinde ulkeme mutlak dönecegim. Las Vegas'ta konferansta Turkiye'den piril piril arkadaslar vardi geldiler benim konusmaga destek verdiler, biri GU mezunuymus, sinema klubu isletmis bizim GU'de. Nasil bir yakinlik duydum o kadar uzakta anlatamam. Bir icten guler yuz bile yetiyor adami mutlu etmege bu soguk dunyada. Yemin ediyorum birgun dönecegim oraya ne kadar kizsam da pek cok aradigim seyi ve sicakligi ulkemin insaninda buluyorum gene. Az ama öz ama cikti mi tam cikiyor.
Re: Nostalji
Posted: Wed Nov 03, 2010 1:12 am
by Cengiz Akgun
Ama sen kizinca herkese vuruyorsun birader. Onun icin genelleme yapma. Bu insalara birikiminden dagitacaksin. Dagitmadikca vur abaliya oluyor. Caz dinlemez belki ama sana saz calar. Ekmegini paylasir. Begenirsin begenmezsin bu da onun birikimi.
Iyiyi guzeli gorduler mi kiymetini bilirler. Oyle hu diyerek "bu memlekete bir daha gidersem ne olayim" filan demeyeceksin, Kerem bey. Gokten zembille Stokholm'e ya da Avrupanin gobegine inmedin. Anan baban yetistirdi elbette ama bunun icinde okudugun okullarda sana emegi gecenler de var. Papaza kizip oruc bozma.
Re: Nostalji
Posted: Tue Nov 09, 2010 7:00 pm
by Kenan Atak
Cengiz Akgun wrote:Ama sen kizinca herkese vuruyorsun birader. Onun icin genelleme yapma.
Genelleme dogru degil elbet ama barbarlik ve vahset cok yaygin Turkiye'de. Benim gibi hic gelmek istemeyen veya kacip gitmek isteyen pek cok kisi oluyor hele söyle olaylari yasayinca. Kasimpasa taraftarinin (!) yaptigina bakin. Bir de 3 kisiye 50 kisi saldiracak kadar da korkaklar. Ama benim takildigim acimasizlik bu ulke insanina hakim olan, oynaklik, ruhun pustlasmasi. Engin Ardic gibi bir mahlukatin yazar diye gezdigi ve onu okuyan ökuz surusunun az da olmadigi yerden pek birsey beklemek dogru degil. http://www.odatv.com/n.php?n=mahalle-ba ... 0911101200 http://www.odatv.com/n.php?n=var-mi-boy ... 0811101200
Vallahi stres falan kalmıyor. Köfteci bıyığı aklıma geldikçe zaten kendi kendime gülüyorum 
Neyse benim bir ricam olacak. Film listesi yapmaya başladım. Tavsiye ettiğiniz filmler ve yönetmenleri isteyecektim sizden. Ya da bence ayrı bir film başlığı açılsa nasıl olur, ne dersiniz? Son 2 günde 4 tane film izledim. İsimlerini de yazayım. Sweet november, something the lord made, la vita e bella, the boy with stripped pyjamas. Something the lord made'in müziklerini Polonyalı besteci Zbigniev Preisner yapmış. 
