Page 6 of 30

Posted: Mon Aug 18, 2008 10:26 am
by Metin Kuruçay
Osman Kiciman wrote:Anaaa milliyeti hek'lemişler galiba...

Başlığa bak :shock:

http://www.milliyet.com.tr/2008/08/18/i ... er=9662240

Tek eksik Şampiyonlar Ligi Kupası...
Demek ki Kıtalararası Şampiyonlar Kupasını alacağımızı düşünmüyorlar. :wink:

Posted: Tue Aug 19, 2008 1:38 pm
by Mehmet Gurdal Cetin
Valla dogrumudur yalan midir bilmem,
HURRIYET yazmis, bayag da ciddi yazmis.Ismail daha once kisaca deginmisti.Hic meraklanmayin bu is bizde de var...

Yakinlarda mamalanmadi bunlar demekki,
AY bunlari simdi otturur gibi geliyor :D
Websitesinde cok sert bir yalanlama,
sonra divanda cok sinirli bir AY,
Mevdiven hede hede sozlerine karisan (sinirlenince daha SIK oluyor dil surcmesi) bagiris cagiris bir azarlama
Herkes ayakta FB dusmanlarina agzinin payini veren Buyuk Baskani alkisliyor

Bu Nami diger SEFA'nin basin aciklamasi;
Olay derinlestikce vahimlesiyor, herif yazinin sonunda resmen kafa tutmus AY'ye.


GFB: 'Aziz Yıldırım'ın dikkatine'
19 Ağustos 2008

Sn. Başkanım Aziz YILDIRIM’ın dikkatine

Hafta içerisinde yazılı ya da görsel basında son yaşanan sorunlara dair açıklamalar yapacağınızı basından ve size yakın kaynaklardan öğrenmiş bulunmaktayım. Açıklamanızda şahsınıza sorduğum sorularında cevabını vermenizi ve kamuoyunu bu şekilde bilgilendirmenizi rica ediyorum.

MTK maçı başlamadan Maraton E-Blok tribününde yaşananlar sonrasında şahsıma ve grubumuz üyelerine verilen cezalar üzerine resmi sitemizden (fenerbahce.org), "Stadyuma alınmama cezası, güvenlik kameralarının tespit ettiği görüntüler neticesinde İl Spor Güvenlik Kurulu tarafından verilmiştir" ifadesi kullanılmıştır. Bu ifade doğrultusunda açıklamayı okuyanlar olaylar anında orda olduğumuzu düşünmektedir, ceza alan şahsım ve grup üyelerimizin yaşananlar sırasındaki hal ve hareketlerini gösteren görüntülerin Fenerbahçe TV’den tüm kamuoyuyla paylaşmanızı rica ediyorum.

07.08.2008 tarihinde Sn. Bülent İşcen şahsımı arayarak yanında sizin olduğunuzu beyan edip E-Blok kombineli Fenerbahçe taraftarlarının bizden rahatsız olduğunu, bu konunun çözülmesi için 08.08.2008 tarihinde Sn. Ömer Temelli ile görüşmemin bizim açımızdan iyi olacağını söyleyerek aksi taktirde sıkıntı yaşayacağımızı, bizi Başbakana ve Vali’ye şikayet edeceğinizi dile getirdi. Tehdit olarak algıladığım bu konuşmanın yapılıp yapılmadığını açıklamanızı bekliyorum.

08.08.2008 tarihinde Sn. Ömer Temelli ile Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu’nda saat 15.00 itibariyle tribün sorunlarıyla ilgili görüşmemiz oldu. Yapılan görüşme anında oda içerisinde yer almamanıza rağmen Yöneticimiz Sn. Ömer Temelli, Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu Müdürü Sn. Ayhan Bak, Sn. Özcan Tuzcuoğlu ve telefonla görüşmenin bir kısmına katılan Sn. Bülent İşcen’den görüşmenin içeriği hakkında bilgi aldığınızı ve sizden habersiz böyle bir görüşme yapılamayacağını bildiğim için görüşmenin tüm detaylarını kamuoyuyla paylaşmanızı rica ediyorum. Bu konuşmada yapılan teklif tarafımdan saklıdır.

Görüşmenin olduğu günün akşamı Sn. Bülent İşcen, şahsımı arayarak gündüz yapılan teklife verdiğim olumsuz cevap üzerine yeni bir teklif sunmuş mudur? ve bu yapılan teklife ne cevap almıştır?

Bu tekliflere vermiş olduğum cevapların almış olduğumuz cezalara etkisi olmuş mudur?

Fenerium Tribünü’nden kombine almak isteyen yaşca büyük Fenerbahçe taraftarlarını bizlerin olduğu Maraton Üst E Blok Tribünü’ne yönlendirip, oradan kombine almaları ısrarında bulundunuz mu? Bu şekilde hareket etmenizin sebebi yapılacak olası şikayetlere zemin hazırlamak için olabilir mi?

Sizin eski akrabanız, bizimse arkadaşımız olan bir kişinin annesini arayarak oğlunun bizlere kombine almamız için para yolladığını söylediğinizde, bunu nereden bildiğiniz sorulduğunda telefon görüşmelerimi dinlettiğinizi söylediniz mi? Bütün dostlarımı bu şekilde benden uzaklaştırmaya çalışmanızda ki amaç nedir? Bu şekilde hareket etmeniz beni derinden üzmektedir.

Yakın çevrenizden aldığım duyumlara göre yapacağınız açıklamalarda şahsımın Sn. Sadettin Saran’la yemek yediğini söyleyeceğinizi duymuş bulunmaktayım. Futbolcumuz Sn. Semih Şentürk’ün 2004 yılında yapılan düğününden beri kendisiyle hiçbir ortamda görüşmüşlüğüm ve konuşmuşluğum yoktur.

Bu sezon itibariyle Maraton Üst Tribünü’ne geçmemizin sebebi üyelerimizden gelen yoğun istek ve baskı sonucuyla gerçekleşti. Her üye imkanları doğrultusunda ya da imkanlarını zorlayarak E Blok ağırlıklı olmak üzere mevcut olan bloklardan kombine aldılar. Siz bu gerçeği kabul edemediğiniz için maalesef bu kombinelerin size muhalif kişiler tarafından finanse edildiğini düşünüyorsunuz. Bir tane bile kombinenin herhangi bir şahıs ya da kurum tarafından ücretsiz alındığı ispatlanırsa bütün kombinelerimizi iade etmeye hazırız.

Grup olarak 2002 senesinden bu yana ürünlerimizin Fenerium tarafından üretilmesini istememize rağmen bu isteğimiz hep olumsuz karşılandı. Bu sezon başı başlattığımız lisanslı forma alımı konusundaki kampanyamız hakkında ki düşüncelerinizi de yapacağınız konuşmada duymak isteriz.

Siz milyonlarca taraftarı olan bir camianın başkanısınız. Bu cezaların haksız olduğunu sizde biliyorsunuz. Şayet bu cezalara yaptığınız açıklamada değindiğiniz gibi bir etkiniz olmadıysa mağdur olan Fenerbahçe taraftarlarının haklarını savunmak ve bu cezaların bir kez daha gözden geçirilmesini talep etmenizi rica ediyorum. Böylesine büyük bir camianın liderine yakışanda budur.

Geçmişte hatamız çok olmuştur. Hataları kabul etmek bir erdemdir. Biz bu hatalardan arınmış, günden güne kendini geliştirmeye devam eden bir grubuz. Sizin sandığınız ve tahmin ettiğiniz GFB artık geçmişte kalmıştır. Sizinde bu gerçeği görmenizi ve birleştirici olmanızı tüm ümidimle bekliyorum.
Saygılarımla,

SIMDI ZURNA ZOORT DIYOR, HURRIYET YAZARI (ISMINI YAZMAMIS GOT KORKUSUNA :D VE YORUMLAMIS PEK BIR SAHANE OLMUS)

Açıklamanın şifreleri
hurriyet.com.tr 19 Ağustos 2008


Fenerbahçe'de yönetimin dün ''Tek gerçek Fenerbahçelilik kimliğidir. Başka üst kimlik yoktur'' açıklaması kafalarda soru işaretleri oluşturdu. İsim verilmeden bir grubu ve onun liderini suçlayan ifadelerin yer aldığı sert bildiri camiada bomba etkisi yaptı..

Peki Aziz Yıldırım ve yönetimi kimi ve kimleri hedef aldı?..

Bunun şifrelerini Hurriyet.com.tr çözüyor..

Öncelikle şunu hemen belirtmekte yarar var. Bu sert bildirinin muhatabı Genç Fenerbahçeliler Grubu ve onun lideri ''Amigo Sefa'' lakaplı Nihat Özpolat..

Gelin şimdi önce kulübün yazdığı satırları hatırlatalım, sonra da şifresini çözelim:

FENERBAHÇE: Fenerbahçe üst kimliği dışında kendi üst kimliklerini oluşturma çabasında olan, bunun varlık mücadelesini sürdüren oluşumların tribünlerde yerleşme girişimleri vardır ki buna asla izin verilmeyecektir.

ŞİFRESİ: Burada muhatap direkt olarak Genç Fenerbahçeliler Grubu'dur..

FENERBAHÇE: Bunlar arasında reisliklerini ilan eden, Fenerbahçe Kulübü'nün tüzel kişiliği ve yasal organları ile kendi aralarında bir güç mücadelesi olduğu paranoyası içinde bulunanlar..

ŞİFRESİ: Burada muhatap Amigo Sefa. Çünkü Genç Fenerbahçeliler Sefa'yı yani diğer adıyla Nihat Özpolat'ı ''Reis'' diye çağırıyorlar.. Sefa Ülkücü olduğu için kendine böyle denmesini istiyor.

FENERBAHÇE: Tuttukları köşelerden tebealarına seslenirlerken, dini bile sömürü unsuru olarak kullanmaktan çekinmemektedirler..

ŞİFRESİ: Amigo Sefa bundan iki yıl önce Galatasaray'ın taraftar oluşumu ultrAslan'ın lideri Sebahattin Şirin ile birlikte hacca Mekke'ye gidip hacı olmuştu. Sefa Fotogol Gazetesi'nin yanısıra Genç Fenerbahçeliler'in internet sitesinde yazılar yazıyor. Ve Allah yolunda olduğunu belirterek gerekirse mücadele uğrunda ''Şehit'' düşebileceğini bile belirtmekten çekinmiyor.

FENERBAHÇE: Bunların kişisel ikbal ve iktidarları peşinde koşanlarla ilişki içinde oldukları Fenerbahçeliler'in malumudur.. Kısa süre sonra bu ilişki daha açık şekilde ortaya çıkacaktır.

ŞİFRESİ: Burada suçlanan bir süre önce kulüpten ihraç edilen eski alt yapı sorumlusu Tahir Kıran. Kıran'ın Aziz Yıldırım hakkındaki olumsuz düşünceleri açık açık biliniyor. Ve Kıran, Yıldırım'a karşı Genç Fenerbahçeliler'i maddi anlamda destekliyor. Onların deplasman giderlerini dahi cebinden karşılıyor. Hatta Kıran'ın Genç Fenerbahçeliler'in maraton tribünün aldığı 150 adet kombinenin parasını bile cebinden verdiği söyleniyor.

Buraya kadar neyin ne olduğunu Fenerbahçe Yönetimi'nin kimi ne şekilde suçladığını okudunuz. Ama bitmedi. Çünkü bu bildiride öyle bir yer var ki, orada ''Bu reis denilen kişinin aslında başka bir takımın taraftarı olduğu'' da yazıyor..

Bunun açıklaması da şu;

-''Belki kimse bilmez ama Amigo Sefa bundan 15 yıl öncesine kadar Beşiktaş'ın Çarşı grubunun içinde yer alan, onlarla birlikte hareket eden Beşiktaşlı biri.. Ama sonra ne oluyorsa oluyor, Sefa, yani Nihat Özpolat aniden Fenerbahçeli oluyor..''



SIMDI BURAYA DIKKAT :D

Gelelim şimdi diğer gerçeklere;

1) Kim ne derse desin Genç Fenerbahçeliler Grubu'nu da, Amigo Sefa'yı da Aziz Yıldırım besledi. Yani bu canavarı Yıldırım yarattı ve yaşattı.

2) Aziz Yıldırım'ın başkanlığının ilk senelerini hatırlayın. Çok başarısız bir başkanlık dönemi geçiren, Türkiye Kupası'nda Pendik'e elenen, 3 günde bir teknik direktör değiştiren, kulübe onlarca futbolcunun gelip gitmesine neden olan ve sadece o tarihlerde Galatasaray'ın başararılarını izlemekle yetinen Yıldırım'ın en büyük destekçisi kimdi?; Tabi ki Sefa ve onun grubu Genç Fenerbahçeliler..

3) Genç Fenerbahçeliler'e o yıllarda maç başına 1500-2000 bedava bilet verildiği zaten herkesçe biliniyordu..

4) Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu Stadı'nın tuvaletlerini bile bundan 5 yıl öncesine kadar Amigo Sefa çalıştırıyordu.

5) Takım yurt içi ve yurt dışı deplasmanlarına giderken uçakta baş köşede Sefa ve arkadaşları yer alıyordu..

6) Sefa ve arkadaşlarının (Diğer amigo Yücel) tüm vize işlemleri bizzat kulüp tarafından organize ediliyordu.

7) Basketbol takımının yurt dışı maçlarına özellikle bu gruptan 3'er kişi sırasıyla götürülüyordu. (Sefa, Yücel ve Arap).

Peki ne oldu da Aziz Yıldırım ile Genç Fenerbahçeliler'in arasına karakedi girdi.

1) Yıldırım tuvalet işini Sefa'dan aldı..

2) Bu gruba bedava bilet vermeyi kesti.

3) Takımın deplasman maçlarına Sefa ve diğer grup elemanlarını götürmemeye başladı.

4) Genç Fenerbahçeliler'i bölmek için bu grubun ileri gelenleriden İbrahim Gümüştekin'e (Rüştü'yü Dereağzı'nda dövenlerden biri) Esenler Grubu'nu kurdurttu. (Hatırlayın Esenler Grubu geçen sene hemen hemen her maçta ''Esenler yolu Aziz Yıldırım sevgisiyle dolu'' pankartını tribünlere asıyordu).

5) Genç Fenerbahçeliler'e verilmeyen bedava biletler sayısı az olsa da Esenler Grubu'na verilmeye başlandı.

6) Artık deplasmanlarda Sefa ve arkadaşlarının yerini İbrahim Gümüştekin ve arkadaşları almaya başladı..

İşte bu nedenlerden dolayı Yıldırım ile Sefa arasına karakedi girdi..

Şöyle bir hatırlayın.. Fenerbahçe'ye bir futbolcu geldiği an havaalanında yanına kadar önce Genç Fenerbahçeliler Grubu'nun amigoları gider hatta boynuna öncelikli olarak Fenerbahçe değil, GFB atkısı asılırdı. (Örnek Anelka, Ortega). Hatta hiç bir etkinliğe katılmayan Ortega bile bu grubun paneline katılmıştı.

Ama şunu da hatırlamakta yarar var. Önceki sene Bursa'da 7 kişinin bıçaklandığı Bursaspor-Fenerbahçe maçı (Ki bıçaklayanlar arasında bu grupla birlkte hareket eden ultrAslan Bodrum Şube Başkanı da vardı) ateşin en çok yükseldiği anlardan biriydi.

Bu sene Migros Tribünü'nün Genç Fenerbahçeliler almasın diye kombineye kapatılması, ardından bu grubun Maraton Tribü'nüden 150 civarında kombine kart alması (Tahir Kıran destekli) ve MTK maçında bulundukları tribünde olay çıkartmaları.

Bu son kavga olayı nedeniyle İl Güvenlik Kurulu tarafından Amigo Sefa ve bazı arkadaşlarına 1'er yıl maçlara girememe cezası verilince film koptu..

Aziz Yıldırım, yıllar önce rüzgar ekti, bugün fırtına biçiyor..

Bütün olay bu.

Posted: Tue Aug 19, 2008 2:05 pm
by Ali Gursel
Eski akraba ne demek? :D

Posted: Tue Aug 19, 2008 2:10 pm
by Ismail Gezer
Fenerbahçe üst kimliği dışında kendi üst kimliklerini oluşturma çabasında olan, bunun varlık mücadelesini sürdüren oluşumların tribünlerde yerleşme girişimleri vardır ki buna asla izin verilmeyecektir.
Bunların uyduruk cumhuriyet sevdası ciddileşmeye başlamış galiba. Üst kimlik, alt kimlik yok devenin nalı!

Anayasa çalışmaları ne durumda Aziz bey? :D

Posted: Tue Aug 19, 2008 3:03 pm
by Alpay Dedeoglu
Ali Gursel wrote:Eski akraba ne demek? :D
Muhtemelen bu arkadas Yildirim ailesinin bir bireyinden bosanmis. Akla ilk gelen , AYnin kuzini , Bodrum mudavimimi Sureyya Yalcinin(Gerci Ali Gursel Eda Taspinari tek geciyor :lol: )
eski nisanli/kocalarindan biri olabilir. Buradada Sefa caktirmadan bel altina vuruyor gibi AYnin.

Kolay cozulecek bir problem degil GFB sorunu. Bu kadar cok rant verip guclendirdikten sonra zor. Kaldiki bundan sonra her politik rakibin besleyip sana karsi kullanacak. Bugun Tahir Kiran, yarin Sadettin Saran, oburgun Hakan Bilal Kutlualp. Bu adamlarin altinda kaybedecek hicbir seyi olmayan ve muhtemelen bazi kotu aliskanliklari olan birsuru varos genci var. Sedat Pekerde zor durumda, kendini kurtarmaya calisiyor, bu isi zaman ve adam ayirabilecgini zannetmiyorum. O kadar cok kontrolsuz rantin icinde bunlarin cikmasi dogal.

Bu arada bunlari yazanda muhtemelen kombinesi iptal edilen, GFB'ye yakin, fakat AYden korkup altina imza atamayan bir muhabir. Daha once niye yazamamais bunlari FByi cok seviyorsa.
Anlasildigi kadariyla bazi kombinelerinde suresi dolmus ve yenilenmemis.
Bizde bunu ekonomideki ''Guiza effect'' (Para lazim , verdik 30milyon euroyu) ve ''Aslantepe conseqences'' (Adamlar takir takir geliyor, ya maazallah borclarini bitirip bizim yari butcemize falan kavusurlarsa) prensipleri altinda anlamlandirabiliriz.

Posted: Tue Aug 19, 2008 3:12 pm
by Mehmet Gurdal Cetin
Alpay Dedeoglu wrote:
Ali Gursel wrote:Eski akraba ne demek? :D
Muhtemelen bu arkadas Yildirim ailesinin bir bireyinden bosanmis. Akla ilk gelen , AYnin yegeni , Bodrum mudavimimi Sureyya Yalcinin
Cakma Paris Hilton degil mi o ? :D

Herkesimden adam var bunlarin icindeler
Aslinda HERYERDEYIZ diye pankart asan biz degil onlar olmaliymis ..

Gercekten Sefa'nin demirden mi yoksa pamuktan mi yapilmis oldugunu yakinda anlariz.

1 ton demir mi agirdir 1 ton pamuk mu hesabinda cikan sonuc.

Ikisininde ucuna agirlik baglayip kurbagali derenin serin sularina atarsan batiyor :D

Posted: Tue Aug 19, 2008 3:35 pm
by Ali Gursel
Alpay Dedeoglu wrote:
Ali Gursel wrote:Eski akraba ne demek? :D
Muhtemelen bu arkadas Yildirim ailesinin bir bireyinden bosanmis. Akla ilk gelen , AYnin kuzini , Bodrum mudavimimi Sureyya Yalcinin(Gerci Ali Gursel Eda Taspinari tek geciyor :lol: )
.
Ben sadece bu hanimlarda uzun mesafe kosucu olmaz diyorum, kalanini bilemem.

Ben Turkiye'den fazla uzak kalmisim, ne garip isler bunlar, biletler, UltrAslan liderleriyle icli dislilik, rantlar, dernekler, alt kimlik, ust kimlik, Fenerium urunleri, cezalar vs Ne oluyoruz yahu, oturun da iki mac seyredin.

Posted: Tue Aug 19, 2008 3:45 pm
by Ufuk Sezekkaplan
Mehmet Gurdal Cetin wrote: Cakma Paris Hilton degil mi o ? :D
Adana Hilton ! :D

Posted: Wed Aug 20, 2008 10:41 am
by Mehmet Gurdal Cetin
HURRIYET

Lincoln Skibbe'yi de kızdırdı
Ali Naci KÜÇÜK 20 Ağustos 2008

G.Saray’ın başağrısı olan Brezilyalı’nın vurdumduymaz tavrı tepki topladı. Yeni golcü transferiyle sistem değişikliğine gidecek olan Skibbe, Brezilyalı oyuncuyu kızağa çekmeye hazırlanıyor.

BÜYÜK umutlarla transfer edilmesine rağmen Galatasaray’da beklenen futbolunu sergileyemeyen Cassio Lincoln, kendisine fazlasıyla güvenen teknik direktör Michael Skibbe’yi de kızdırdı. Sambacının, takım içindeki varlığı artık dert olurken, diğer futbolcular da Lincoln’ün vurdumduymaz tavrından şikayetçi oldular.

Şampiyonlar Ligi ön elemesinde Steaua Bükreş ve Süper Kupa finalinde Kayserispor karşısında Lincoln’ün ortaya koyduğu düşük performans Skibbe’yi hayal kırıklığına uğrattı. Galatasaray’a geldiği ilk günden bu yana "Lincoln benim liderim. Ondan vazgeçmem" sözleriyle sambacıyı motive etmeye çalışan Skibbe geride kalan maçlarda futbolcusunun sergilediği oyundan tatmin olmadı.

Futbolcular da rahatsız

Michael Skibbe, yönetimin sözünü verdiği forvet transferinin gerçekleşmesi halinde sarı kırmızılı takımın oyun sistemini değiştirmeyi kafasına koydu. Süper Lig’in açılış maçında cumartesi günü Denizlispor ile karşılaşacak olan Galatasaray’da Skibbe’nin zorlu karşılaşma öncesi Lincoln ile bir araya gelerek özel bir görüşme yapması bekleniyor.

Bir buçuk yıldır Lincoln’ün silik futbolunu sürdürmesi ve her şeye rağmen el üstünde tutulması sarı kırmızılı takımdaki diğer futbolcuların da tepkisini çekmeye başladı.

Galatasaray’da en fazla parayı alan isim olmasına rağmen Lincoln’ün donuk hali takım içinde de huzursuzluğa yolaçtı. Bu konuda genç oyunculardan Arda Turan, Steaua Bükreş maçı sonrası Lincoln’ü ima edercesine, "Artık takımdaki bazı futbolcuların daha fazla sorumluluk alması gerekli" sözleri bu rahatsızlığı gözler önüne serdi.

Lincoln’ün takım içindeki yeri Harry Kewell, Hasan ve Arda’nın üst düzey form grafiği sonrası tehlikeye girmeye başladı. Sambacının, Denizlispor karşılaşmasında sergileyeceği futbol takımdaki kaderini etkileyecek.

Posted: Wed Aug 20, 2008 10:54 am
by Mehmet Gurdal Cetin
BU DA COK ILGINC BİR HABER


Fener’e garip gelmiyor!
Alex için Uruguay’ın Rentistas kulübüne ödenen 2.2 milyon Euro tartışma yarattı

FERUDUN NİĞDELİOĞLU
--------------------------------------------------------------------------------


F.Bahçe, VATAN’ın manşetindeki bilgileri kabul etti “2.2 milyon Euro Alex’in ücretinin bir bölümü” dedi. Bu durumda da akla başka soruları getirdi

VATAN’IN dünkü manşeti, spor kamuoyunda büyük yankı yarattı.. Önce dünkü haberimizi hatırlayalım, ardından F.Bahçe Kulübü’nün konuyla ilgili yaptığı açıklamayı aktaralım..

“F.BAHÇE Uruguay 2. Ligi’nde yer alan Atletico Rentistas Kulübü ile 15 Haziran 2007’de Lisans Anlaşması adı altında bir protokol imzaladı.. Bu protokole göre, Alex’in reklam ve imaj hakları karşılığında Rentistas’a toplam 2 milyon 222 bin 224 Euro (yaklaşık 4 milyon YTL) ödenecekti.. F.Bahçe, 15 Ağustos 2007 ve 2008 tarihlerinde bu paraları ödedi.. Ancak, bu paranın hangi hizmet karşılığında ve niye Rentistas’a ödendiği anlaşılamadı.. Ayrıca bu mukaveleyi kimin imzaladığı da merak konusu oldu..”


F.BAHÇE Kulübü, “Alex’e garip ödeme” başlıklı haberimiz üzerine dün mealen şu açıklamayı yaptı:

“BU ödeme garip değildir.. Aksine endüstrileşen futbolda imaj hakları futbolcular tarafından ayrıca pazarlanmaktadır.. Alex de geçen sezon imaj haklarını A.Rentistas’a devretmiştir, biz de bunu satın aldık.. Mukaveleyi kulübümüz adına başkan Aziz Yıldırım ve asbaşkan Murat Özaydınlı imzalamıştır. Bu ödeme, Alex’le anlaşmaya varılan genel ücretin bir kısmını oluşturmaktadır.”

İŞLER İYİCE KARIŞTI

YANİ F.Bahçe şunu diyor: “Biz federasyon üzerinden Alex’e yılda 2 milyon Euro, A.Rentistas’a da 1.1 milyon Euro ödüyoruz.. Bu 2 parayı da Alex alıyor..”

VATAN, gazetecilik görevi gereği ’garip’ olarak tabir ettiği durumu ortadan kaldırmak üzere, şu sorular için de F.Bahçe Kulübü’nden resmi bir yanıt bekliyor:

1. F.BAHÇE, 2004 yılında Alex’in tüm haklarını Cruzeiro takımından 5 milyon dolar bonservis ödeyerek almıştı.. O zaman böyle bir ’imaj hakkı’ ödemesi yoktu.. F.Bahçe 2007’deki bu imaj hakkı imtiyazını hangi sebeple kabul etti?

2. ALEX madem endüstrileşen futboldaki gibi imaj haklarını pazarlayacaktı, neden dünya çapında bir Türk veya İngiliz veya Amerikan şirketiyle değil de, bu işle hiç alakası olmayan Uruguay 2. Ligi’ndeki A.Rentistas Kulübü’yle anlaştı? Rentistas’ın bu alışverişten karı ne?

3. F.BAHÇE, Alex’in reklam ve imaj haklarını 2.2 milyon Euro’ya satın aldı.. Son 1 yılda Alex’in bu reklam ve imaj haklarından kaç para kazandı?

4. ATLETICO Rentistas Kulübü ile Alex’in menajeri Juan Figer arasında herhangi bir ilişki var mı?

5. F.BAHÇE kadrosunda bu şekilde anlaşma yapılan başka bir futbolcu bulunuyor mu?


VATAN YAZDI, ORG AÇIKLADI


VATAN’ın “Alex’e garip ödeme” başlığıyla dün verdiği haber üzerine F.Bahçe yönetimi ‘f.bahçe.org’-tan bir açıklama yaptı. Yönetim, Brezilyalı oyuncu için ödenen parayı doğrularken “Bu ödeme hiç de garip değildir” dedi.

Posted: Thu Aug 21, 2008 7:27 pm
by Ismail Gezer
Image

Hiiiiç sanmıyorum!

Aydın Doğan'ın gazetelerinde çıkan bu haberin kaynağı Kadir Çetinçalı...

Posted: Thu Aug 21, 2008 7:49 pm
by Ali Gursel
Ismail Gezer wrote:Image

Hiiiiç sanmıyorum!

Aydın Doğan'ın gazetelerinde çıkan bu haberin kaynağı Kadir Çetinçalı...
Her macimizdan once inadina bir tane yapiyorlar ama gunlerini sasirmislar bu sefer, mac yarin degil, Cumartesi.

Her mactan once bir futbolcumuz icin yazmazsaniz ............

diye bir pankart iyi olur.

Ali

Posted: Mon Aug 25, 2008 5:57 pm
by Mehmet Gurdal Cetin
Bak bak hafta 1
Serefsizler fazla mesai de

Haber kaynagi yok
Otel de hakemler konusurken duymuslar
"Ulan vermedik penaltiyi ayip ettik " demisler

:D

http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=153985

Bir vatandas alta yorum yazmis..

"Bu takımın 28.750 875 kişi taraftarı var bunları rencide etmeye hakemlerin hakkı yok yapamıyorsan istifa et yazık..."

Arkadas Istatistik enstitusunde cayci sanki
Bunun ek$ide yaran yorumlar bolumune girmesi lazim :D

Posted: Tue Aug 26, 2008 12:00 pm
by Emir Argun
Steaua arifesinde bir guzel Hurriyet haberi daha.. Skibbe sizden de cocuk yapar insallah...


4 kadın 4 çocuk
26 Ağustos 2008


Denizlispor maçı öncesi, Lig TV muhabirinin bir miniğe uzattığı mikrofon, Türkiye’de hayli ses getiren bir habere dönüşmüştü.


Çünkü Türkçe konuşan o küçük Skibbe’nin kızı, yanındaki bayan ise o kızın annesiydi. Aylin hanım için “Skibbe’nin hayat arkadaşı” denildi. Fanatik, Skibbe’nin özel hayatıyla ilgili tüm gerçekleri ele geçirdi.

İşte gerçekler: Michael Skibbe, 1987’de Barbel ile evlendi. İki kız çocuğu dünyaya geldi; Fina ve Joppne... Resmi olarak hâlâ evliler, ama birlikte değiller. Skibbe, Barbel sonrasında, Alman Futbol Federasyonu görevlisi Katja Beck ile birlikte yaşamaya başladı. Katja ile ayrıldıktan sonra, Leverkusen ile kamp için geldiği Antalya’da Aylin hanımla tanıştı. Michael-Aylin çiftinin bir kızı oldu: Lamis... Bu birliktelik de kısa sürdü. Michael ardından Almanya’da yaşayan Etiopyalı Lydia Magraf ile tanıştı ve Lydia’dan da ‘Lamis’ isimli bir kız çocuğu oldu. Şu an 4 kızı olan Skibbe, Barbel’dan ayrıldığı an, Lydia ile evlenecek.

Posted: Tue Aug 26, 2008 12:10 pm
by Ismail Gezer
Bu yaşta 4 çocuk? Hadi Türk olsa anlarım :D

Hiç avrupai bir durum değil...

Image

Görende Hürriyet, evliliğe çok önem veren, Türk aile değerlerini savunan bir kurum zanneder :D