forum.cimbom.org

Fatih Mutlu wrote:
ofkeyle kalkmadan once kronolojik siralamaya bakarsan olayda pek yanlislik olmadigini gorebilirsin:

yonetim 6 kasimda kalli'ye bu listeyi veriyor. ancak kalli geri ceviriyor.

sabri'nin kadro disi kalmasi ise neredeyse subat ayini buluyor. yani olaylar (kavgaydi, kufurlesmeydi) bu arada gerceklesmis olabilir. ondan sonra da kalli sabriyi kadro disi birakmis olabilir.

bunda bir gariplik yok.

Sabri'yi yonetim kovmak istiyor (hem de sakatken, 2 ay kirik kaynamasini beklerken, cocuk topa bile ayak vuramamisken), Kalli istemiyor sonra Kalli Sabri'yi bu sefer kadro disi birakiyor, ama bu sefer yonetim Sabri'nin oynamasi icin baski yapiyor. Hic bir gariplik yok. Vay anasini...

Hasan Sas GS'i biraktim diye demec veriyor. 6 Kasim'da kovmak istedikleri Hasan'i bu sefer ikna ediyorlar kalsin diye. Adnan Sezgin'in agzindan kac kere duyduk, Hasan bir yere gidemez dediklerini. Hayret, Kalli gidiyor ama ne hikmetse Hasan sakat sakat maclara bile cikariliyor. Bir saniye 6 kasimda kovmak istememisler miydi? Hani Kalli gitti niye Hasan kadro disi degil? Hasan'a bakiyoruz, kulup ameliyatini yukleniyor, sakat adam belki de futbol hayati bitti, hala kulupte. Ama 6 kasimda yollanmasini istemisler. Hic bir gariplik yok... Vay anasini sayin seyirciler...

Mehmet Guven... ? Devre arasinda kiralik bir suru kulup istedi, yollamadilar. Ama bir ay once 6 kasimda yollanmasini istemisler. Herhalde Mehmet Maradona gibi oynamaya basladi bir ay icinde. Onda da gariplik yok.

Kaleci? (buyuk bir olasilik Orkun'dan bahsediyorlar burada). 6 Kasimda yollamasini istiyorlar ama ne hikmetse ocak'ta Isaakson'u bir kac milyona getirebilecekken getirmiyorlar. Onda da gariplik yok... Yine vay anasini sayin seyirciler.

Ha Carrusca'yi unuttuk... O butun bu senaryolarin hepsine uyuyor. Kalli yonetimden cok Carrusca'ci cunku butun sene onu kullandi cok faydalandi. Hele hele Carrusca'nin gitmesi yerine adam alinmasini gerektirecegi icin Kalli'nin Carrusca'yi yollamamak istemesi cok mantikli... Bu yonetim de zaten degil 6 kasim'da 6 haziranda yollamak istemisti Carrusca'yi...

Ofkeyle kalkmayin mantiginiz hic calismaz. Benimki fazla calismiyor iste. Yukarda goruyorsunuz...

ayrica, zaman'in bu konuda yanlis yazma imkani ve ihtimali yok. zira kalli agzindan, ustelik haberi yapan kisinin isminin de oldugu bir demec var bu haberde; ve kalli zaman gazetesinde lutfen yaziyor. hangi akil ve mantik, gazetesinde lutfen yazdirdigi bir adamin agzindan yalan beyan yazabilir? en ufak kafasi basan gazete, boyle yalan birseyi yapmaz. ve azicik akil ve mantik yurutulurse, hicbir gazetenin bunu yapmayacagi pekala gorulebilir.

Hic kimsenin aklina tarikatin spordaki en buyuk kalesinin Galatasaray'dan koparilmasinin etkilerini ve son taslarin oynanma ihtimalini gelmiyor? Ben o kadar eminim ki bu yazinin yazilacagini Hakan haftalar oncesinden biliyordu. Simdi karsi hamle gelecek bakin gorun. Hakan'dan ne demecler. Amac burada Adnan Polat'a baski uygulatip geri adim attirmak "o benim cocugum, kovmayi aklimdan bile gecirmedim, bir sene daha oynasin madem" dedirtmek olamaz mi?

Ozan Ersoy

Kalli'nin çenesi iyice düştü!

6 hafta kala kelimenin tam manasıyla ihanet edip gitmesine bile ses çıkarmayan çoğu GS'li ona teşekkür etti, emeği var dedi. Beyefendi ne yaptı? Bu kadar karaktersiz olunmaz! Sen gittin takım şampiyon oldu Kalli! Hazmet artık bunu!

Salak Sabri haklı çıktı maalesef!

Ozan Ersoy wrote: Hic kimsenin aklina tarikatin spordaki en buyuk kalesinin Galatasaray'dan koparilmasinin etkilerini ve son taslarin oynanma ihtimalini dusunmuyor? Ben o kadar eminim ki bu yazinin yazilacagini Hakan haftalar oncesinden biliyordu. Simdi karsi hamle gelecek bakin gorun. Amac burada Adnan Polat'a geri adim attirmak "o benim cocugum, kovmayi aklimdan bile gecirmedim, bir sene daha oynasin madem" dedirtmek.
Ozan Ersoy

Vay anasını, bu olay bile Hakan üzerinden açıklanmış ya bravo. 2-3 ay kadar önce Hakan ve grubu Kalli'nin başını yiyordu. Şimdi Hakan Adnan Polat'a karşı ve herşey Hakan'ın bir sene daha oynaması için. Zaman gazetesinde yazdığı için herhalde Kalli'de bu oyunun bir parçası. Makinanın çalışması böyle birşey herhalde.

Kalli'nin yazı yazdığı gazetenin kendi ağzından diye yalan haber yapması imkansiz. Bu sözler Kalli'ye ait. Belki Kalli'nin kendisi tarihleri falan karıştırmış olabilir. Olayları tam hatırlamıyor olabilir. Belkide bilerek yalan söylüyor. Olayların perde arkası bilinmeden yapılan yorumların hepsi boş. Fakat görünen Hakan takıntısının artık akıl mantık falan dinlemediği.

Ali Kaya

Ali Gursel wrote:Sana mantıklı geliyor mu bu? Bana basının (kim olursa olsun) yalan ya da çarpıtılmış haber yazması bundan çok daha mantıklı geliyor.

Ali

hocam, mantiksizlik surada: kalli gs oncesinde veya sonrasinda zaman degil de x gazetesinde yaziyor olsa; ve bu haber zaman\da cikmis olsa bu senin dedigin mantiksizliklar agir basardi ve kolayca yalan haber diyebilirdim.

ama, dusun sen bir gazetesin ve kalli'ye gazetende yazman icin ricada bulunuyorsun. sonra da gidip kalli'nin agzindan yalan yanlis, ustelik ortaligi fena halde karistiracak itham dolu bir haber yaziyorsun. bunu kimse yapmaz. kalli yalan soyluyor olabilir, bu ayri. ama kalli'nin demedigi seyi bu sekilde bu gazete haber yapmaz.

ustelik haber yayinlanali birkac gun oldu. eger burada haber uydurma olsa aninda cevap gelirdi; ya da kalli yalan soylemis olsa adnan polat aninda cevap verirdi. oyle birsey de yok ortada.

ozan yazdiklarinin cogu kalli'nin dedikleri (ya da dedigi soylenen laflarla ilgili) bir celiski olusturmuyor. habere gore, adam demis ki, bunlarin yerine adam almadan gondermem. peki yeri adam alma zamani ne zamandir? buradaki isimlerden mehmet guven haric hicbirinin yerine adam alinmadi. onun yerine (yani mevkisine) son zamanda barusso alindi. dusun, linderoth sakat; ayhan sakat; mehmet topal henuz rustunu ispat edebilmis degil; ki oynasa bile bir sakatlikta o mevkiye mehmet guvenden baska adam kalmayacak.

ayrica; devre arasi hem kaleci, hem de orta sahaya transfer yapilmaya calisildi. ustelik kalli de bizzat adam istedi. bu da haberdeki ifadeyle ortusuyor. "yerine adam almadan gondermeyin"/ carrusca ise burada cok buyuk eleman degil. muhtemelen carrusca'nin ikna olacagi bir talip cikmis olsa devre arasi onu gondermek icin saniye dusunmezlerdi.

bu arada, "eminim ki bunlarin yazilacagi hakan haftalar oncesinden biliyordu" diyerek bunu da hakan'a yikmaya calismissin ya; hakan ofken artik parmaklarinin ucundan klavyeye damlamis oradan sicrayip gozlerini kor etmis resmen.

Bu 6 Kasim tarihi pek ala 6 Aralikta olabilir. Ya Kalli saskini agzindan ofkeyle yanlis cikardi ayi (November ile Dezember birbirine yakin kelimeler) ya da gazeteci yanlis anladi (bunu telefonla filan yaptilar muhakkak) ya da gazete yanlis basti.

6 Aralik cuk dye oturuyor olaya. Cunku Araligin sonunda Polat Sabri'nin kendisini en cok uzerek sasirtan oyuncu oldugunu ve Milli macta sakatlanmasindan sonra kendini bir turlu toparlayamadigini boylece devre arasinda da bu durumda olursa kendisine gereken islemin yapilacagini ben kulagimla duydum. Onun icin ucuncu kisi ne demis onemli degil benim icin. Sonraki celiskiler tamamen Polat'in celiskisi Sabri konusunda. Yani Sabri'nin sakatligindan sonra toparlanmasi konusunda cabasini sakatligina ragmen begenmiyerek elinde bir koz olarak izlemekte ve soylemekta olan kendisi ve Kalli istedigini yaptiginda nana gibi yan cizen de kendisi. Dusenebiliyor musunuz koca kurt ya da tilkinin ne hale geldigini? Bu bir. Hasan'in durumu da belli ve Hakan'in durumu da belli Aralik ayinda. Obur at hirzisi Hasan hakkinda ne dusunurse dusunsun Polat karar verici bu iste hicbr sey onemli degil ondan baska. Ikisi de oynayamadiklari gibi takimda nasil ikilik cikardiklarini duymayan kalmadi o sira. Bu da iki.

Burada kaleci Orkun icin birbirini yiyenleri de unutmadik. Hele Avrupadaki performansi ile. Demek ki sadece burada degil Polat efendi de kaleci konusunda harekete gectigini hatta Ingilterede Isacsson ile devre arasi temasa gecilecegini sadece Turk basini degil yabanci basini bile yazdi. Bu da uc. Listede kim kaldi baska? Mehmet Guven garibanin da hali ortada.

Ha bir de unutmadan soyleyeyim. Buruk olarak Almanya'ya apar topar Aralik sonunda hastalik bahanesi ile giden bir Kalli var ortada takimini son macinda filan yalniz birakarak. Doner mi donmez mi tartismasi yaratan bir olay bu gidise bakilarak. Bu da dort. Aralarinin limoni oldugu besbelli idi o zaman. Kalli'nin Ozhan efendi ve Polat'in celiskili durumundan memnun olmadigi hatta kendisini ortaya atmaya calistiklarini ilk defa olarak gordugunu anlatan veriler bunlar. Kalli'nin yalan soyleyecegini sanmiyorum. Adam yerine yenisini almadikca bunlari salmam diye hakli olarak listeyi geri cevirmis malini bildiginden. Sabri icin yaptigi ise dogru ama bu bile adama yedirtilmis bir hakarete donusmus sonunda. Kalli konusursa hakikaten cok kotu olacak bazilari icin. Onun icin ustume gelmeyin diyor. Canaydin artik sinsiliginden midir nedir olayi kasiyanlarin basinda. Polat bu ani ayrilik konusunda hicbir sey soylememisken yarayi kasiyanin kim oldugunu biliyoruz.

Simdi kimin kimi istemedigi olayi boyle hemen hemen butun gazetelerde yazildiktan sonra yalanlama faslinda. Polat altndaki gibi suzulur siteden hicbir cevap vermezse bu olayda kimin ne dedigi ortaya cikar. Siki ise yalanlasin bakalim bu olanlari. Bundan once dise kavuga sigmayan seyleri "mecburi aciklama" diye yalanladilar. Bu olayi butun gazeteler yazmis durumda (Zaman cikarmissa bile). Susup oturursa bu GS'ya zarar gelmesin diye yorumlayacak olanlarda vardir icinizde gulunc olsalar bile.

Ali Gursel wrote:Sevgılı Murat, olayın Hakan muhabbeti olmadığı konusunda hemfikirim de, Kalli'nin bir şeylere küsüp gittiği, bunun da sebebinin Polat olduğu görüşüne pek katılamıyorum.

Iste Kalli demis ya:

"Uluslararası standartları olan hiçbir ülkede bu yapılmaz. Bir futbol takımının başkanı takımı yapmaya kalkışmaz. Umarım Galatasaray'ın yeni döneminde bu hatadan dönülür. Benim istifamın tek nedeni benden habersiz yönetimin takıma müdahale etmesi ve takımı kurmaya kalkışmasıdır."

Olayin ozu o kadar karisik degil. Tarihler de o kadar onemli degil. Onemli olan Kalli ve Polat arasinda bir kriz yasanmis olmasi ve bu krizin gelip gelip Kalli'nin istifasi ile sonuclanmis olmasi. Kalli oyle diyor.

Burada Kalli'nin takimi kotu yonetmesinin filan da onemi yok. Onemli olan futbol subesinin sorumlusunun ne yaptigini bilmemesi. Hem Kalli'nin isine karisip adami gicik etmis, hem de ayrildiginda "aaa cok sasirdim dogrusu" diye demec vermis Polat. Bu arada Canaydin ile Kalli'nin konusmamasini firsat bilip, kendi kafasindaki seyleri gerceklestirmeye calismis. Kibarca soylemek gerekirse, igrenc bir durum cikmis ortaya.

Eger butun bunlar dogru ise, buradan Polat'in yoneticilik yeteneklerinin hangi seviyede oldugu kabak gibi ortaya cikmakta. Bunu yaparken Polat GS'nin sampiyonlugunu atese atan adam oluyor. Kalli degil. Cunku bir yonetici olarak bu durumu yonetmesi, idare etmesi ve klube zarar verecek hareketlerden kacinmasi gerekirdi.

Eee iste sampiyon olduk ya demek de cozum degil. Cunku o gunun kosullarinda yani Kalli ayrildiginda bunun boyle olacagi bilinmiyordu. Bu sampiyonluk Polat'in basina talih kusu gibi konmus oldu belki de.

Kalli de az degil tabiiki. Atesin uzerine petrol dokmus ve hatta takimi sabote etme asamasina gelmis (takimi yanliz birakmalar filan). Ama sonucta, ki onemli olan burasi, bir yoneticinin gorevi butun bunlari idare etmektir. Bu endustri kaprisli adamlarla dolu. Onlari idare edemeyeceksen gidip Cengiz'in hayalinde yatan tuvaletlerde yoneticilik yapmak icin bas vuracaksin. O zaman etrafa pis koku yayinca, mazeretin olur.

Eger Kalli yalan soyluyor ise GS'nin elinde bolca imkan var Kalli'nin agzina lafi tikamak icin. Cikar kullanir o imkanlari. Kullanmiyorsa o zaman benim gozumde Kalli'nin soyledikleri dogru olur. Tartismaya gerek kalmaz. Polat'a 10 uzerinden 4 veririm, Polat da pek umursar.

Bunca laftan sonra sunlari da soylemeden edemeyecegim. Polat'in listesi dogru ama yapis sekli cirkin ve yanlis. Erkek gibi ortaya cikip Sabri konusunda bile karar kendisinden geldigi halde TD arkasinda duramayacak kadar omurgasiz biri. Ben Kalli'nin sacmalamaya basladiginda gonderilmesi gerektigini de soyledim. O bunu da Bizans etirikasi ile egrisi dogusuna gelmesi ile kendi dirayeti disinda gerceklestirdi. Ondan sonra Hakan'in basini ceken bir grubun takimi sampiynluga goturmesi ile vicik vicik yalaklanmasi icler acisi. Simdi buna ulan bu ne perhiz bu ne lahana tursu diye kici ile guluyor. Bunlar karakter kusurlari. Ben aslinda Kalli basta olsa idi samiyonluk alinamazdi varsayimina daha yakinim. Kalli'nin gidisi gec bile oldu. Kalli'nin gidisi ile oynamayanlar bile oynamaya basladi.

Polat'in yoneticilik isine baslangici fiyasko ile basladi diyebiliriz. Ama giden boyu uzun akli kisa Averel den bir farki olmasi gerekecek. Olmaz ise ayni hamam ayni tas.

Cengiz Akgun wrote:Ben aslinda Kalli basta olsa idi samiyonluk alinamazdi varsayimina daha yakinim. Kalli'nin gidisi gec bile oldu. Kalli'nin gidisi ile oynamayanlar bile oynamaya basladi.

Burasi dogru ama asil sorulmasi gereken soru su: Kalli istifa etmeden once, birisi cikip Kalli'yi gonderelim, 6 hafta kendi yagimizla kavrulur ve sampiyon oluruz dese idi, buna kac kisi evet derdi? Eminim Polat evet demezdi. Zaten o da "sasirmis" Kalli kacip gidince.

Devre arasinda gonderilseydi bahane vardi (geri gelmiyordu adam). O firsat kactiktan sonra Kalli'yi gondermek zor. Ayrica gelenekciler cingar cikartirdi bizde yari yolda at degistirilmez diye. O asamada dogru olani ayiya dayi demek ve sezon bitene kadar Kalli'yi rahat birakmak olmaliydi.

Murat Kara wrote:

Cengiz Akgun wrote:Ben aslinda Kalli basta olsa idi samiyonluk alinamazdi varsayimina daha yakinim. Kalli'nin gidisi gec bile oldu. Kalli'nin gidisi ile oynamayanlar bile oynamaya basladi.

Burasi dogru ama asil sorulmasi gereken soru su: Kalli istifa etmeden once, birisi cikip Kalli'yi gonderelim, 6 hafta kendi yagimizla kavrulur ve sampiyon oluruz dese idi, buna kac kisi evet derdi? Eminim Polat evet demezdi. Zaten o da "sasirmis" Kalli kacip gidince.
....

Polat'in bunu yapamadigini ve yapacak omurgasi olmadigini soyledim zaten. Kalli'nin Bizans etrikalarina pes diyecegini planlayacak kadar seytan mi? Burasi da pek acik degil. Olabilir de. Ama bana gore egrisi dogrusuna geldi.

Ben baskan olsaydim Kasimpasa yenilgisinde faturayi ona keserdim. Ligin sonuncusuna evinde yeniliyorsun. Bunun yener yutulur hicbir tarafi yok. Oyuncularin altini oymaya niyetli oldugunun en bariz gostergesi bu. Takimda sayginligini ve kontrolunu yitirdigin ortada ve ustelik bunu da sacma sapan demecler vererek ("her oyuncum Servet gibi olsaydi" filan gibi) bu durumu daha da pekistiriyorsun. Artk takima zarar vermeye basladin. Istifani ver ve biz bundan sonrasinin caresine bakalim demesi gerekirdi. O ise alttan oynamayi tercih etti. Gonderelim dedigi adamlarla sakli gizli toplantilar yapti ve bu da Kalli icin yeterli oldu.

Yöntemler,taktikler ne kadar "uygunsuz" görünse de ben Adnan Polat'ın gayet başarılı olduğunu düşünüyorum.Zaman ilerledikçe o koltuğun hakkını verecektir.Herşey bir kenara "mıymıntı" bir adam değil,her yerde başkan gibi duruyor.

Ayrıca bu genç yaşında Galatasaray başkanlığı gibi bir göreve gelmesinden dolayı bir takım çelişkilerin yaşanması normal.Çünkü bu "abi" muhabbeti takımda olduğu kadar Lisede ve yönetim,divan kurulunda her yerde var.Bir karar alırken kaç "abinin" süzgecinden geçecekti allah bilir.Umarım bu "abilik" müessesesi de bir an önce son bulur,tamamen profesyonelliğe aykırı bir kavram.Özellikle de futbol takımında bir sezon daha "abi" bazlı sorun veya çözüm olmazsa olumlu bir adım atmış oluruz.

Aslan gezdirme,çıldırtma,"yönetim,taraftar,futbolcu elele" tezahuratları,samiyenin tıklım tıklım dolması,bunlar son zamanlarda görmek isteyip,ruh eksikliğinden ve pazarlama özürlülüğünden dolayı uygulamaya geçirilememiş işlerdir.Şu an başkana "sürüngen" yakıştırması yapmak yerine,takıma destek olup işimize bakalım derim.Çok işimiz var.

Yine bir şampiyonluğun içine edildi..

Şampiyonlukta ciddi pay sahibi olan insanların bu klupten uzaklaşması ikinci lucescu sendromu'nu doğuracaktır! Yada şöyle söyleyelim, ruh muh kalmaz hepsi hava olur hava!

Barusso-Carrusca- Song- Orkun gönderilmeli! Diğerleri kalmalı!

Bu yaklasima ben de katiliyorum. Hakan aleyhine degerlendirme yaparken bir taraftar olarak (Hakan'i istemeyenleri kastediyorum) iki yonden bakiyoruz; bir grup yasi ve tekniginin zayiflamasi nedeniyle, futbol ici nedenlerle onun yararli olmayacagini dusunuyor. Bir grup da onun asiri politik olmasinin zararli oldugunu savunuyor.

Bu, forumlarda, taraftar ortamlarinda elbette uzun uzadiya tartisilir. tartisilmasi da saglikli. Hic degilse Besiktas gibi ihaleleri, abuk sabuk stoper transferlerini, ibra edilmeyen Genel Kurullarin Mahkemelik olmasini tartismiyoruz.

Ama burada zaaf ve hata yoneticilik acisindan var. Kulup adı bakimindan son derece tehlikeli sulara cekilmesi mumkun olan bu konulari hemen kapatmak, gundemi degistirmek, polemik yaratilacaksa da bize ekonomik girdi saglayacak polemikler yaratmak lazim.

Gonderin GS dergisinden bir adami, gitsin ne bileyim yapabiliyorsa Deco ile roportaj yapsin; bir yonetici gitsin, bastirsin parayi mesela Cruyff'la kahvalti yapsin. Bu manipulasyonlar, bizim sapsal basini 30 gun oyalar. Oysa biz basinin Hakan-Sabri-Polat gundemine teslim oluyoruz.

Keza Hakan, Carusca, Hasan Sas gibi ismi polemige cok acik oyuncularla nasil anlasilacaksa bunun hemen yapilmasi, kalacaklarsa da gideceklerse de hemen aciklanmasi lazim.

Bunun disinda sanirim Ali yazmis, asil problemimiz hoca seciminde asiri gevsek davranmamiz... Ne sistem belli, ne calisma programi, ne teknik ekip ne de takimin iskeletinin ne ve nasil olacagi. Bunun uzerine yogunlasmak lazim derhal...

Bence de eğer şampiyon olduk diye bu operasyondan vazgeçilse idi şampiyonluğun içine edilmiş olacaktı. Yönetimin illa ki hatası vardır uygulama biçiminde, ne zaman olmadı ki?

Şampiyonluk altı haftada kazanılmadı bunu unutmamak lazım. Ayrıca herşey aynen gelişebilir ama Fener kendi işini daha iyi yapıp gene şampiyon olabilirdi. O zaman da kalmalı mıydı Hakan? 11 gol atmış olması kriterse Necati'nin de ortalaması fena değil, geri mi gelsin?

Hakan'ın futbolu bu sene de geçen sene de kötüydü bence. Ondan önceki sezonlardaysa (2003-2006) dönem dönem formda ve faydalı oldu. O zaman yeter, gitsin filan diyen çok azdı. Şimdi mi takıntılı olduk yani, 15 ve 16ıncı senelerde? Yedek olup da örnek davranışlar içine gireceğine de inanmama hakkımı saklı tutuyorum...

Neyse artık bir dönem geride kaldı. Krala teşekkürler ve uğurlar ola.

Ozan Ersoy wrote: Hic kimsenin aklina tarikatin spordaki en buyuk kalesinin Galatasaray'dan koparilmasinin etkilerini ve son taslarin oynanma ihtimalini gelmiyor? Ben o kadar eminim ki bu yazinin yazilacagini Hakan haftalar oncesinden biliyordu. Simdi karsi hamle gelecek bakin gorun. Hakan'dan ne demecler. Amac burada Adnan Polat'a baski uygulatip geri adim attirmak "o benim cocugum, kovmayi aklimdan bile gecirmedim, bir sene daha oynasin madem" dedirtmek olamaz mi?
Ozan Ersoy

Evet Hakan'dan demecler geldi. Ligtv'ye cikmis konusmus. Bu karsi bir hamle. Tamamen dusuncelerim dogrultusunda bir demec. Bir anda mazlumu oynuyor yine. GS yonetimi, Terim herkes hakkini yemis bu herifin. Bir de utanmadan bir numarali Kalli'ci cikmis. Sene ortasinda yaptiklari, demecleri, oyundan cikarkan numaralari, gol attiktan sonra Kalli'yi es gecip baska oyunculara kosmasini balik hafizali kamuoyu unutuverdi. Para benim icin onemli degil demis, cocuklarimin hayati onemli ama hayat surprizlerle dolu diyerek ayni paragraf icinde celismeyi de ihmal etmemis. Ama GS sevgisi herseyden ustun. Dubai'de veya New Jersey'de bitince gorecegim senin GS sevgini tilki.

Ah Kalli ah cok buyuk bir kumpasa alet oldun. Sen de sictin batirdin. Kasimpasa'dan da asagiya saldin.

Simdi buyuk cogunluk "ah hakan vah hakan" diyor zaten butun buradaki amac da buydu.

GS'daki bu urun sokulup atilmasi zaman alacak. Baska organlara da sicrayan kanser bir ameliyatla bitmeyecek. Iyilesme, eski sagliga kavusma uzun sure alacak, sancili gececek. Aylar belki de yillar gececek hala Hakan Sukur ve surekasi konusulacak.

http://www.ajansspor.com/futbol/superli ... orumlaroku

ADNAN POLAT BASLADIGIN ISI BITIR. Ya simdi ya da hic !!!

Ozan Ersoy

Hemen yapmak istiyor ama kupanin acilis macini bekliyor. Tabii bu benim tahminim.

Adnan Polat devre arasinda Hakan'i gondermeyi kafasinda netlestirdi. Gundemin tek bir konuya odaklanacagi Avrupa Kupasi maclarini bekliyor. Kupa maclarinin havasina girildigi anda kafasindakini yapacak. Hoca aciklamasi da bunun hemen ardindan gelecek.

Turkiye'de Hakan Sukur'un hatiri sayilir bir lobisi var. Hincal'dan, Yakup Yilmaz'a, Kemal Belgin'den, Altan Tanrikulu'na kadar ayni masada oturmasi mumkun olmayan tipler bu polemigin dalagina degdirecekler.

Ama bunun gunun birinde olmasi kacinilmazdi. Bakalim Adnan Polat bu krizi idare edebilecek taktik bilgiye sahip mi? Bana bu konularda cok yetenekli gibi gelmeye basladi.


not: Bu konunun derin bir krize donusmesini beklemiyorum. Son sampiyonuz. Iyi bir hoca secimi hepsini unutturur. Yonetimin hocayi da belirlemis olmasi ihtimali yuksek. Avupa Kupasi maclari, CL kuralari derken lig takvimi gelir. O kadar kotumser olmayalim derim.