Page 5 of 19
Posted: Mon Jan 29, 2007 5:30 pm
by Mehmet Marsan
Ali Gursel wrote:Takimdan birinin gitmesini istemek icin yerine kimin gelecegini bilmek lazim.
Bizim yonetimle benim gorusum kimse gitmesin, yani
gozleri ama ve bir bacagi kopuk bir yabancimiz mi var, kalsin lutfen,
cunku giderse yerine ama ve iki bacagi olmayani alirlar.
Sacma transferleri daha da sacmalari ile duzeltmeye calistiklari
icin sonuc sacma sapan oluyor hep.
Bu iki oyuncuya gelince: Marek konusunda forumun hafizasi
yerinde, ben hala bedava verseler istemem, iki gol atti diye sirma sacli
badem gozlu olmus. Ama tabii yerine Carrusca'yi alirsan
insan Marek'i de ozler.
Saidou Conceicao'nun yerine geldi. Ben Conce'yi tercih ederdim,
ama Saidou olanlar arasinda iyiydi. Tabii her zamanki gibi kalite
dusurerek Inamoto'yu buldular.
Yonetimden tek arzum artik hic bir icraatte bulunmadan,
mumkunse tesislerde cayci bile degistirmeden, Cihan sag bek
falan devam etsinler. Oyuncu, mal, mulk, tesis, hicbir sey
almasinlar, hicbir sey satmasinlar. Bugune kadar yapilanlar icin
tesekkurler, lutfen baska icraat olmasin artik, dinlensinler biraz.
Para olmayinca, adin futbol piyasasinda kotuye cikmissa kimlerin gelecegini gayet iyi biliyoruz. Durup dururken kucagimiza bir Ribery dustu onun kiymetinide Canaydin anlayamadi.
Heinze ve Carrusca ayni degerde, kalitede oyuncular. Biri gidip oburu gelse fark etmez. Ama her gidis gelis klube paraya patliyor. Sol tarafa daha iyisini yetistirene kadar (transfer etmemiz zor) Carrusca ile idare etmek gerekir.
Posted: Mon Jan 29, 2007 10:18 pm
by Ozan Ersoy
Benim aklima gelen en guzel ornek Jardel'dir. Butun forumlarda, basinda (basta Hincal) hatta hocalar arasinda (terim'in Jardel futbolcu degil golcu lafi) Turkiye'ye gelmis gecmis en verimli santrafor carmiha gerildi. Herkes "Hakan gibi golcu isteruk" dedi. Adam gitti, Lizbon'da yine Avrupa gol krali oldu, takimi sampiyon yapti. Lizbon'un uzun zamandan beri ilk sampiyonlugu idi, o zamandan beri de sampiyonlugu yok bildigim kadariyla.
Yani kamuoyu bazen basarili olan oyuncu hakkinda bile, gozunun onundeki istatistiklere bile bakmadan yanlis hukum veriyor.
Heinz, Carrusca konulari degisik. Heinz gelirken ben istemistim cunku Avrupa kupasinda oynadigi oyunu biliyordum. Nedved'den one ciktigi maclar olmustu. Ama giderken gitsin dedim. Bu onu kotu oyuncu yapmaz. Bir kac neden yuzunden basarili olamadi GS'da.
Bana gore birinci sebebi Gerets'in onu yanlis yerde oynatmasi ve orada israr etmeseydi. Ikinci sebep ulkeye ve takima uyum saglayamayisi olabilir.
Mehmet abi %90 gitsin dedi diyor ki hakli ama bizim (ozellikle Mert Tokman) burada defalarca bu adam sol acik degil, dogru pozisyonu sol ic veya forvet arkasi yazdigimizi da eklemesi lazim. Heinz sol kanatta bir orta yapamadi, bir adam gecemedi, bir asist yapamadi ama Gerets israrla onu orda oynatti. Simdi Gerets mi yanlis yapti burada yoksa Heinz mi kotu oyuncu?
Fransa'da Heinz costu diyorlar. Ben izlemedim ama burada her seyine bahse girerim ki sol acik oynamiyordur. Bu kadar cok gol attigina gore mutlaka forvete yakin ya da orta sahada gobekte oynuyordur. Ikincisi benim bildigim Fransa'daki hocasi Cek ve onu cok iyi taniyan bir hoca. Ayrinti degil bu cok buyuk bir arti.
Carrusca'da da ayni olay var. Bence kotu topcu degil. Teknigi iyi, kafasi yukarda, adam kacirabiliyor, ara pasi atabiliyor, sut cekebiliyor, gol pozisyonuna giriyor. Ama asla sol acik falan degil, 20 sene oynasin bir halt olmaz orada. Sol ic oynasa, gobekte oynasa cok daha basarili olabilir. Ilic'in yerinde cok rahat oynar. Ankara macinda bile yarim saatte, pozisyona girdi, soktu. Ama hep icerden yaptigi ataklarla, sol kanattan degil.
Carrusca dilini konusan bir ulkeye gitse, orada hocasi dogru yerde oynatsa belki de GS'a verdiginin on katini verecek. O zaman da "ah elimizdeki gencecik cevheri kacirdik" denecek. Peki burada kim suclu olacak? Gitmesini isteyen, GS'a yakismadigini dusunen taraftar mi, onu getiren satan yonetici mi, oynatamayip verim alamayan hoca mi?
Ozan Ersoy
Posted: Mon Jan 29, 2007 11:35 pm
by Mehmet Gorgen
Ozan Ersoy wrote:
Fransa'da Heinz costu diyorlar. Ben izlemedim ama burada her seyine bahse girerim ki sol acik oynamiyordur. Bu kadar cok gol attigina gore mutlaka forvete yakin ya da orta sahada gobekte oynuyordur. Ikincisi benim bildigim Fransa'daki hocasi Cek ve onu cok iyi taniyan bir hoca. Ayrinti degil bu cok buyuk bir arti.
Ozan Ersoy
Heinz bazı maçlarda sol açık oynadı. ama dünkü maçta resmen ikili forvetten biriydi. Tamamen Gomis ile forvet oynadı. Ki bazı maçlarda da forvet oynadı.Forvet arkası falan da oynamıyor. Direkt Karan, necati nasıl oynuyorsa öyle forvet oynadı.
Posted: Mon Jan 29, 2007 11:39 pm
by Ali Gursel
Ozancigim,
Sanirim ikimiz de, Gerets veya bir baskasi olsun, eger elimizde aksine veri yoksa bir hocanin kendini sabote eden bir deli degil, basarili olmaya calisan rasyonel bir insan oldugu varsayimi ile ise baslariz (mesela Luce Jardel'den sol acik yapmaya calismadi).
Dediklerin dogru olsun, o zaman hemen aklima su sorular geliyor: Gerets neden bu adamlari sol acik oynatiyor? Bunun iki cevabi olabilir (dedigim gibi Gerets'in deli olmadigini varsayalim): ya elinde sol acik yoktur, oyun planinda sol acik lazimdir, bana bunu aldilar diye bunlardan sol acik yapmaya calisiyordur, ya da bu adamlarin dogal pozisyonlarinda oynayan ve kesemeyecekleri kadar iyi bir oyuncu vardir, yonetim de aldik mensur yabanciyi, oynat diye baski yapiyordur.
Eger bu iki durumdan birisi dogru ise, bu adamlari hocaya sormadan, kim, neden aliyor? Eger hoca bu adamlari sol ic diye isteyip sonra delirip zorla sol acik yapmaya calisiyorsa o zaman adamlari tut hocayi yolla derler yonetime.
Yani soylediklerini okuyorum ama hala anlamadigim bir seyler var, bu adamlari kim neden getirdi GS'a?
Ben bir oneride bulunayim: sakin yonetim Ribery rezaletini ve transferdeki genel rezaletini ortmek icin hocaya falan sormadan aldik mi aldik usulu yabanci transfer ediyor olmasin?
Bir diger konu da su: Marek bir macta iki gol atmis diye abartmayalim derim tekrar. Hadi GS'da kabahat Gerets'de olsun, ya da getirende, Ozan bu adam GS'dan onceki uc senesinde ne yapmis? Gittikce dusen bir performans, iyice yedege dustugu siradan bir Bundesliga takimi. Orada da mi yanlis mevkide oynatilmis?
Ama dedim ya, baska kimseyi almasinlar. Her adami her yerde oynatip basarili olan Luce'yi yollayan yonetim bu, Marek, Carrusca gibi Turkiye'de bulunacak adamlari yabanci diye getirip duruyorlar. Elinde Arda var, Carrusca'yi almisin, sag bek Cihan, cidden Gerets'de mi kabahat?
Ali
Posted: Tue Jan 30, 2007 1:29 am
by Ozan Ersoy
Mehmet Gorgen wrote:
Heinz bazı maçlarda sol açık oynadı. ama dünkü maçta resmen ikili forvetten biriydi. Tamamen Gomis ile forvet oynadı. Ki bazı maçlarda da forvet oynadı.Forvet arkası falan da oynamıyor. Direkt Karan, necati nasıl oynuyorsa öyle forvet oynadı.
Demek ki hocasi potansiyelini gormus, daha dogru yerde oynatmaya baslamis. Hic bir mac izlememe gerek yok, adim gibi biliyorum sol acikta bu kadar basarili olamayacagini.
Ali'cigim, Heinz ve Inamato transferlerini Gerets yaptirdi. Ikisini de isteyen Gerets. Ama Gerets bunlari illa da istiyorum diye getirtmedi. Sol acik istedi, on libero istedi, istediklerinin hic biri olmadi (pires, gravesen, maniche) madem oyle bunlar olsun bari dedi. Hala adam bonservisi 10 milyon euro olan, Dunya kupasinin yildizlarindan Maniche'i falan sayikliyor.
Saidou'yu kimse yollamadi, kendisi lig bitmeden Nantes ile anlasti. Daha Mart Nisan ayinda. Yabanci kontenjani bosaldi diye de ses cikarmadilar, zaten adam imzalamis anlasmayi ses cikarsalar ne olacak. Zaten Saidou lafinda yonetime laf soyleyemezsin, bir baska hocanin Hagi yuzune bakmayip kiralik gonderdigi adami yonetim geri getirdiydi.
Carrusca tamamen yonetimin transferidir. Onda da Ribery transferinin etkisi oldugunu dusunuyorum soyle ki. Ribery'de "bu adam cok genc ama Fransa'nin yeni Zidane'i olacak, cok iyi, fiyati da ucuz" dendi menecerler tarafindan. Gercekten de oyle cikti. Biliyorsunuz Ribery Hagi arada oynatiyor, oyundan falan aliyordu. Ribery'nin kacmasi, transfer hatasi degil, baska bir beceriksizliktir. Tamamen ayri bir olay. Transfer konusuyorsak baska konulari karistirmayalim. Carrusca'da da ayni laflar dondu, gittiler getirdiler. Ama her zaman papaz pilav yemiyor iste. Bu cocugun Ribery gibi hizi, gucu, adam gecme yetenegi yok. Acik falan oynayamaz. Iyi bir hocayla yerini bulup uzerine dusulurse adam olabilir.
Papazin
cogu zaman pilav yemesi icin "scouting" denen olayin yerlesmesi gerekiyor GS'da. Bunun icin de girisim yapildi, ekip kuruldu.
Turkiye'den bulabileceginiz adama bu kadar para verilir mi diyorsunuz ama Carrsuca'ya 1 milyon Heinz'e 2 milyon bonservis verildi. O paraya Turkiye'den Cihan'i Orhan Aki alabiliyorsunuz. Bakiniz Hakan Balta, Caner, Mehmet Topuz, Gokhan Unal, Wederson icin istenen paralar. O paralara kac tane Carrusca getirilir diyeyim de biraz ironi olsun. Yabanci transfer tamamen bir risk, en azindan cok para verilmeden risk aliniyor.
Yonetimin transfer konusunda cok bariz hatasini gormuyorum ben bu aralar. Cogunluk hocanin istedigi oyuncular getirildi. Arda yonetim istegi ile geri dondu. Hocaya kalsa o da hala Vesteldeydi. Ribery olayi dedigim gibi transfer hatasi degildi. Scouting ekibi kuruldu. Verim alinabilecek mi zaman gosterecek. GS tarihinin en iyi yabanci defans uclulerinden birini (Mondi-Tomas-Song) bu yonetim getirdi. GS'in hala ligde mucadele edebilmesi bu adamlar sayesinde. Almanya'daki Turk oyunculara yonelmeleri dogru yon. Insallah Hamit veya Yildiray'dan birini getirebilirler. Son 5-6 senede yapilan hatalara gore epey iyilesme var. Egriye egri dogruya dogru.
Ozan Ersoy
Posted: Tue Jan 30, 2007 2:39 am
by Ali Gursel
Ozancigim,
Bu yonetim gorev basina geldiginde Mondi GS'in kalecisi idi, aman ha. Yaptiklari tek duzgun, yaratici yabanci transfer Song'dur (Tomas cidden FB Servet-Luciano aski yasadigi icin FB'den yollanip, Turkiye'de kalmak isteyip kendi takim ararken GS'a gelmis bir adamdir, tesekkur edilecek yer Aziz Yildirimdir). Eh, yani Terim donemi ile baslayip kac yabanci getiren (ben diyeyim 20, sen de 30) adamlar bir tane de duzgun transfer yapmis olsun artik.
Adam kacirmayi transferden nasil ayri konusuruz Ozan, ben simdi yarin Ronaldinho'yu, Diarra'yi, Kolo Toure'yi alsam, haftaya ucu de kacsa ben iyi transfer yapiyorum diyebilir miyim? Derim, belki literal anlamda dogru da olur ama biraz Maradona'yi bu sene alip iyi transfer yaptim demeye benzer, adam sende oynamayacak olduktan sonra, almissin kac para?
Hagi Saidou'yu baska oyuncu istedigi icin oynatmiyordu, hepimiz de gorduk, cok kostu, cok toparladi, cok faydali oldu, ama iki metre yanindaki adama pas atmak, isabetli sut orta falan hak getire idi. Ha, sen kadronu Saidou'yu dahi mumla arar hale getirirsin, millet Saidou sayiklar tabii. Ama Ozan, o kadar yoneticiligi sen ben de yapariz yahu, Conce--Saidou--Inamoto diye gidiyor GS, bak seneye Inamoto gitsin, sana senet veririm, Inamoto'dan da kalitesiz bir yabanci alirlar oraya. Bir mevkide de getirdikleri gidenden iyi olsun da disimizi kiralim yahu.
Sen de ayni seyi soyluyorsun, Gerets sol acik, on libero ister yonetim de bunlari alirsa Gerets ne yapsin, o mevkilerde oynatacak tabii.
Yerli oyuncular arasinda cok pahali olanlar var haklisin, ama ben yine de sirf yabanci olsun diye yabanci almaktansa (ki bizim yonatimin bunu yaptigina eminim, baska mantikli izahi yok o son gun transferlerinin) Mehmet Guven'i, Ferhat'i, Cafercan'i oynatirsin, daha iyi degil mi? Yerli alir gibi yabanci alabilmen icin zurnanin zirt dedigi yer senin de degindigin scouting. Turkiye'de "value" bulman cok daha kolay, bu adamlar gozunun onundeler, istedigin hafta gider izler alirsin, ayrica Turkiye'nin en buyuk kluplerinden birisin, adam sana gelmeye can atar. Disarida yeterince scouting yapamiyorsun, bir suru insan izleyerek aliyor ve de alinan adam GS'a bayilmayi birak, gelmek istemiyor. O zaman paran icin en iyi degeri Turkiye'de bulacagin bariz degil mi?
Birak su Marek, Carrusca, Inamoto gibi transferleri (ama bak diyorum, transfer edildigi gunlere bak, kimlerden bahsedilirken alindiklarina bak, hep dogru adam alinamadigi icin ama bakin yabanci aldik biz de transferleri, sonra da yildiz subjektif birseydir gibi felsefi soylemler) Song, Tomas, Mondi uc yabancin olsun. Ha, arada bu adamlara vermedigin paradan toparlayip bir Pires, Gravesen alirsan ne ala, ama alamayinca ise yaramayacak adam getirme demek istiyorum.
Mecbur muyuz biz kadroda 6 yabanci bulundurmaya?
Bak simdi GS'i zengin edecek yonetim diye haberler gazetelerde, nasil olacak acaba diyorum, Riva'yi satarakmis. Hic kendi malini starak zengin olan kimseyi duydun mu? Sen bu yonetime guveniyor musun GS'in gayrimenkullerini en iyi sartlarda elden cikarmak konusunda, ya da herhangi onemli bir proje konusunda?
Ali
Posted: Tue Jan 30, 2007 3:59 am
by Mehmet Marsan
Mac ozetlerinde Heinze'nin gollerini gordum.
Atigi iki golde ayni sekilde gelisti ve sut ayni noktadan atildi. Henize adam gecip top falan surmedi. Bombos durdugu yere iki top atildi bir adim atmadan guzel iki sut atti.
St Etienne 3-0 onde goturdugu maci 3-3 berabere bitirdi.
Posted: Tue Jan 30, 2007 3:29 pm
by Eren Aykın
Medyanın (özellikle de A. Doğan medyasının) etkisinin çok fazla olduğuna inandığım için ve medyanın da tarafsız olmadığına inandığım için olaya bir de medya açısından bakmamız gerektiğini düşünüyorum.
Ben de Heinz'in gönderilmesine karşı çıkan azınlıktanım.
Adamcağız daha ilk bir iki maçına çıktıktan hemen sonra Fanatik'te "Sahada gözükmedi, vasatı aşamadı" diye başlıklar attılar, hemen sonra da "Taraftar istemiyor" diye yorumlar yazdılar. Aynı şu anda Carrusca'ya yaptıkları gibi:
Günleri sayılı
30.01.2007 - Fanatik
Devre arasında gitmemek için direten Carrusca ve Gerets’in ısrarıyla takımda kalan İnamoto’nun biletinin şimdiden kesildiği, sezon sonunda yerlerine 2 flaş transfer yapılacağı öğrenildi.
Neredeyse iki günde bir (Ve neredeyse geldiği günden beri) "Yine vasatı aşamadı, gönderilecekler listesine eklendi, kızağa çekileceği öğrenildi" haberleri yapılıyor. Öte yandan mesela Edu'yla Deivid'le ilgili en ufak bir olumsuz yorum yok.
"Gerets'in inadı yüzünden kalan İnamoto" ymuş. Bu adamı Adnan Polat getirmedi mi? bir de "Para ödemeden getirdik" diye övünmedi mi? Ama yok o "Saat sekiz bilmem kaç" diyerek bizi şampiyon yapmış adam.
Bir de yayımlamayı en çok sevdikleri haber türlerinden biri de:
"Ribery'e servet, GS'den adeta kaçarak ayrılan Ribery'e hede takımının 25mil $ teklif ettiği öğrenildi" türünden haberler.
Heinz döktürdü
Galatasaray’ın takımdan gönderebilmek için büyük çaba sarfettiği Marek Heinz’in Fransa 1. Ligi’ndeki müthiş çıkışı sürüyor.
30.01.2007 - Fanatik
St. Etienne’de forma giyen Çek futbolcu, takımının Lens karşısında 3-0 geriye düştüğü maçta 2 gol atıp, 1 de asist yaparak, deplasmanda 1 puan kazanmasını sağladı. Heinz’ın performansı, Fransız basınında büyük yankı uyandırdı. St. Etienne’in Heinz’ı transfer ederek büyük iş yaptığı belirtildi. St. Etienne taraftarları da, tecrübeli futbolcuya maçın ardından sevgi gösterisinde bulundu.
Buradayken her fırsatta çamur attıkları adamı şimdi "Döktürdü" diye haber yapmışlar (Acaba gerçekten Fransız basınında "St. Etienne büyük iş başardı" diye haberler çıktı mı ve taraftarlar Heinz'ı özel olarak çağırıp ona özel tezahurat yaptı mı? Keşke Fransızca bilsem de kontrol edebilsem. Hangi takımın 3-0 öne geçtiğini öğrenmekten bile aciz adamların Fransız basınını takip ettiğini sanmıyorum). En ufak bir analiz yok. Neden burada "silindi" de orada döktürdü" en ufak bir değerlendirme yok, GS'den gitti ya (hem de zararına) at başlığı "Döktürdü" diye oh ne güzel habercilik!
Posted: Tue Jan 30, 2007 6:00 pm
by Ozan Ersoy
Ali Gursel wrote:Ozancigim,
Ali'cigim... Bu konulari daha once de cok konustuk, Alex 5 milyon eder mi basliginda veya Kerem'le yaptigimiz tartismalarda. Dusuncelerimi yeniden siralamami isterseniz kisaca.
1) Bir tane olsun cok iyi olsun mantigina artik katilmiyorum. Ben de cok istedim. Rivaldo yu istedim, Pires'i istedim, gecen sene Ze Roberto'yu istedim. Ama simdi farkli dusunuyorum cunku bu adamlarin fiyatlari cok ucmus durumda. Ze Roberto 3 milyon Euro fix para , 3 senelik de kontrat istedi. Olmaz Ali'cigim. Buradan atip tutmak kolay. Sen oyuncularina en fazla bir, bir bucuk verirken o da yarisi mac basi, yarisi pesin, elin 31 yasindaki adamina 3 milyon euro para veremezsin. Verirsen, isler biraz kotu giderse, yarin o takim oynamaz, isyan eder. "Ben aliyorum 300 bin dolar, herif aliyor 3 milyon euro, bana ne, ben mi kurtaracagim bu takimi, o oynasin" derler. Ki diyorlar da.
Bu futbolcu milleti profesyonel falan degil. Onlari yonetmek de hic kolay degil.
2) Adam kacirma olayi transferden ayri bir olay. O sozlesmenin sartlarini yerine getirmemek. Yani para akisini yonetememek. Yoneticilik hatasidir, transfer eden adamin hatasi degildir. Ben dogrudur demedim. Buyuk hatadir, cok zarar gormustur GS. Ama Faruk Suren'in Emre'yi bedavaya Inter'e kaptirmasindan farki cok yoktur. Birisi recruiting, birisi retaining.
3) Yine Canaydin'in yaptigi buyuk transfer hatalarinin buyuk cogunlugu Terim zamaninda Terim yuzunden gelmistir. Lukunku, Almaguer vs Yine Suren-Cansun devrelerinde buyuk hatalar yapilmistir ayni nedenlerden. Canaydin yonetimlerinin Hagi ve Gerets donemlerinde gecmise oranla buyuk bir iyilesme var. Bunu gorememek bana gore art niyetlilik.
4) Inamato, Heinz isimlerini hep Gerets yonetime getirdi.
5) Inamato yerine Mehmet Guven oynayamaz miydi diye ben de diyorum. Ilk gunden beri Mehmet'le oynasaydik, bugun Inamato'dan cok daha iyi bir oyuncu sahada olacakti. Bunun suclusu bana gore %100 Gerets'dir. Ona kalsa Arda bile bu sene takimda olamayacakti. Ferhat'in icine sicti. Aydin'i serseme cevirdi. Kabze'yi 89. dakikada oyuna soktu. Sag bek yok, Ugur'u kiralik yollatti. Kupa macinda Okan Buruk'u oynatma, Oguz'u sol acik oynatma sersemligini bile yapti.
Zaten bu gencleri harcamasi + Avrupa'da rezil olmasi yuzunden sene sonunda gidiyor.
6) Scouting cok onemli. Tamam onemli diyoruz da, sabirsisiz. Bu yonde ilk defa bir atilim yapildi. Bakalim ne olacak?.. Bekleyin gorun. Anlasilmak istenmeyen bu isin uzun zaman alabilecegi. Yarin hemen bu adamlarin 10 tane Ribery bulmasini bekliyor herkes ama nerden bulacaklar, bulsalar Real, Milan, Chelsea, Lyon, ManU onlardan once 10 milyon Euro verecekler mi bu 17 yasindaki cocuklara o da bilinmiyor.
7) Riva konusunda taraftarin hic bir soz hakki yok. Arsayi alip kulube hibe eden siz degilsiniz, satan da siz olmayacaksiniz. O yuzden ben dusunmuyorum. Araba, japona kime satarlarsa satsinlar...
Ozan Ersoy
Posted: Tue Jan 30, 2007 6:48 pm
by Ali Gursel
Ozan Ersoy wrote:Ali Gursel wrote:Ozancigim,
Ali'cigim... Bu konulari daha once de cok konustuk, Alex 5 milyon eder mi basliginda veya Kerem'le yaptigimiz tartismalarda. Dusuncelerimi yeniden siralamami isterseniz kisaca.
1) Bir tane olsun cok iyi olsun mantigina artik katilmiyorum. Ben de cok istedim. Rivaldo yu istedim, Pires'i istedim, gecen sene Ze Roberto'yu istedim. Ama simdi farkli dusunuyorum cunku bu adamlarin fiyatlari cok ucmus durumda. Ze Roberto 3 milyon Euro fix para , 3 senelik de kontrat istedi. Olmaz Ali'cigim. Buradan atip tutmak kolay. Sen oyuncularina en fazla bir, bir bucuk verirken o da yarisi mac basi, yarisi pesin, elin 31 yasindaki adamina 3 milyon euro para veremezsin. Verirsen, isler biraz kotu giderse, yarin o takim oynamaz, isyan eder. "Ben aliyorum 300 bin dolar, herif aliyor 3 milyon euro, bana ne, ben mi kurtaracagim bu takimi, o oynasin" derler. Ki diyorlar da.
Bu futbolcu milleti profesyonel falan degil. Onlari yonetmek de hic kolay degil.
2) Adam kacirma olayi transferden ayri bir olay. O sozlesmenin sartlarini yerine getirmemek. Yani para akisini yonetememek. Yoneticilik hatasidir, transfer eden adamin hatasi degildir. Ben dogrudur demedim. Buyuk hatadir, cok zarar gormustur GS. Ama Faruk Suren'in Emre'yi bedavaya Inter'e kaptirmasindan farki cok yoktur. Birisi recruiting, birisi retaining.
3) Yine Canaydin'in yaptigi buyuk transfer hatalarinin buyuk cogunlugu Terim zamaninda Terim yuzunden gelmistir. Lukunku, Almaguer vs Yine Suren-Cansun devrelerinde buyuk hatalar yapilmistir ayni nedenlerden. Canaydin yonetimlerinin Hagi ve Gerets donemlerinde gecmise oranla buyuk bir iyilesme var. Bunu gorememek bana gore art niyetlilik.
4) Inamato, Heinz isimlerini hep Gerets yonetime getirdi.
5) Inamato yerine Mehmet Guven oynayamaz miydi diye ben de diyorum. Ilk gunden beri Mehmet'le oynasaydik, bugun Inamato'dan cok daha iyi bir oyuncu sahada olacakti. Bunun suclusu bana gore %100 Gerets'dir. Ona kalsa Arda bile bu sene takimda olamayacakti. Ferhat'in icine sicti. Aydin'i serseme cevirdi. Kabze'yi 89. dakikada oyuna soktu. Sag bek yok, Ugur'u kiralik yollatti. Kupa macinda Okan Buruk'u oynatma, Oguz'u sol acik oynatma sersemligini bile yapti.
Zaten bu gencleri harcamasi + Avrupa'da rezil olmasi yuzunden sene sonunda gidiyor.
6) Scouting cok onemli. Tamam onemli diyoruz da, sabirsisiz. Bu yonde ilk defa bir atilim yapildi. Bakalim ne olacak?.. Bekleyin gorun. Anlasilmak istenmeyen bu isin uzun zaman alabilecegi. Yarin hemen bu adamlarin 10 tane Ribery bulmasini bekliyor herkes ama nerden bulacaklar, bulsalar Real, Milan, Chelsea, Lyon, ManU onlardan once 10 milyon Euro verecekler mi bu 17 yasindaki cocuklara o da bilinmiyor.
7) Riva konusunda taraftarin hic bir soz hakki yok. Arsayi alip kulube hibe eden siz degilsiniz, satan da siz olmayacaksiniz. O yuzden ben dusunmuyorum. Araba, japona kime satarlarsa satsinlar...
Ozan Ersoy
Ozan, haklisin, cok yazdik ettik bu konulari ama ne yapalim, baska mevzu yok:
1) Bir tane olsun iyi olsun mantigina katilma, anlarim. Ben de zaten uygun bir firsat olursa alsinlar, yoksa kalalim uc yabancida demistim. Ama ne olursa olsun bu mantiga katilmiyorsun diye birer milyon Eurolari sacma sapan transferlere car cur etmekten yana oldugunu da sanmiyorum.
3) Transfer hatalarini Terim'e yuklemek konusunda hep ayni yere geliyoruz, Ozancigim, duzgun kurumlarda ustlerin altlarinin kararlari hakkinda sorumluluk almasi diye bir kavram vardir. Terim'i getirip, tek yetkili yapip (etrafinda yapma diyenler de varken) arkasindan is sacmalayinca kabahat Terim'de ben ne yapayim diyemez bir baskan. Yani yarin Irak'ta komutan olan adam sacmalarsa Bush cikip ben ne yapayim kabahat generalde diyemez, o adami oraya getirip yetkiyi veren hesap vermek zorundadir. Cogunluk (ben de dahil) Terim'i istemis de olsa bu degismez. Ben baskan olup Terim'i getirseydim de benim kellem giderdi. Yoneticiler cogunlugun arzulariyla is yapip, basarisiz olunca geriye cekilemez Ozan, yoksa ben ne yapayim oyle yoneticiyi?
5) Ben ayni sekilde devam edeyim: farzedelim 5) konusunda tum dediklerin dogru, Gerets herseyi sacmalamis bir adam (tabii bu arada geldigi sene baxi mevkileri son derece yetersiz bir takimla sampiyon olma durumu var, ama bence de onemli degil, ben Avrupa'ya bakarim), Ozancigim, Gerets'i kim getirdi oraya?
Yani tum dediklerin dogru olsun, Terim kotu, Hagi kotu, Gerets kotu, e kardesim bir noktada kimse cikip bu bizim yonetim hoca secmeyi bilmiyor galiba demeyecek mi?
Ayrica Terim kotu derken ayni Terim'le baska yonetimlerin ne yaptigi ortada, bu baskanin yolladigi Luce ile daha baska yonetimlerin ne yaptigi da ortada.
Ozan, Wall Street lafidir, don't argue with the tape (eskiden hisse senedi fiyatlarinin yazdigi serit yani tape) diye. Tape ortada, bir suru basarilar kazanan, Avrupa'da cekinilen GS'dan Tromsoluk, bes macta bir puanlik GS'a gelmisiz, bunu ne kadar Canaydin haric herkese yukleyebilirsin, adam bes senedir klup baskani iken? Hersey hocalarin sucu, bu adam ne bostan korkulugu mu?
Son olarak, Riva konusunda, hibe eden ben degilim, ama Canaydin da degil. Ama inan derdim Canaydin falan degil, endiseleniyorum sadece, gecmis icraatleri cok kotu, bundan da korkuyorum ne yapacaklar, dogru mu yapacaklar diye, umarim her yaptiklarini takip eden akli basinda uc-bes GSli vardir, yoksa Sahip Som, Ribery davasi, Aslantepe diye gider bu is. Klubumuz politikacilarin oyuncagi oldu Haluk Ulusoy - Sahin kavgalarinda stad yapilacak diye. Biz de izliyoruz.
Ali
Posted: Tue Jan 30, 2007 7:25 pm
by Alpay Dedeoglu
Ozancim,
Gene bir suru konudan bahsetmissin.Bende transfer politikasi
agirlikli 1-2 kelam etmek isterim.
1-)Riva satildi gibi ve borclar sifirlanacak.Iste bu nokta cok onemli.
Iste donum noktasi burada. Cokta buyuk bir sans.
kendi altyapini dogru monte edersen, üstüne monte edecegin sahane yabancilari alacak hem paran, hem itibarin var.
1-2 tanede gercekten iyi Turk ,Almancilar veya Umit Millilerden falan.
En azindan Turkiyede ilk 3 e girip dusuk
eksiye dusmeden uzun sure gidebilirsin. (Sİmdi birde borsadaki yapi degisti
yani artik temettu falan yok, hissesi olanlar aynen zarara ortak.)
Ve bu gencaltyapi ile 10 yilda boyle gidersin.
40bin kisilik stadi arkana aldinmi yurursun gidersin.
Ama bu dernek yapisi ile o profesyonel yoneticilerle bu is olur mu?
Hayir olmaz. Borclari sifirlanmis bir GS'yi ellerini ovusturupta bekleyen akbabalar dolu. Maksat para hareketi yaratilip , rant ciksin mantigi ile
manasiz islere girmelerinden korkuyorum.
FB bu yil sampiyon olursa iyice dagitip borcu 150 milyonlara falan vuracak.Her bransin kutlamalari, primleri, falan...
BJKninkide iyi degil. Yalniz bir fark Tigana iyi bir jenerasyon birakirken,
Zico enkaz birakacak. FB'nin en buyuk kaybi Kohldur. Hele sezon toplaminda 40 macin ustune ciksinlar, bak nasil kopacak patir patir adeleler.
2-)Donelim GS'ye. Bir kere belli olduki, Turkiyede ilk 3'e gireceksen
kale ve tandemlerden en az 2'si kariyerli yabanci olacak.ıtalyada, Ispanyada veya Fransada oynamis kariyerli)
Tamam bizde var zaten ve bunlar iyi para aliyor. Yani gitseler bile
gayet rahat yerlerine uluslararasi kariyerli adam bulunur. O kadronun ucreti iyi.
Geriye kaliyor 3 yabanci. En onemlisi offensive orta saha .
Ilic'i tutacaksin, yada ondan 1-2 gomlek iyi birini aldiginda yollayacaksin.
Etti 4. Galatasarayin forveti pozisyonu zengini fakat skor fakiri.
Bu onemli bir sorun. Parayi bastirip bunuda halledeceksin. Etti 5.
Simdi 1 tane genc yabanci kumari oynarsin. Bence bu kumar ya on libero(Fransa liginden dinamik bir Afrikali) icin, yada asi tutarsa katma degeri goreceli olarak daha cok yukselecek fizigi yerinde bir forvet. Bek icin yazik, aciklar ve orta saha icin zaten bir dolu teknik genc var, golcu veya tandem icin genc yabanci oyuncu cok riskli. Bir iki Almanci, birde Mehmet Topuz, falan ayari Turk, belki Emre . Koy gencleri adam eden Hollandali, Fransiz veya Alman teknik adami. Ver yanina teknik direktorluge uygun Tugay ve Suati
ki 2-3 yil sonra devralabilsinler. Dondur alt yapiyida Birlesmis Milletlere dunyanin her yerinden gelenlerle.
Ne kadar sampiyon oluruz bilmem ama , hic olmazsa mali acidan eksiye gitmeyiz ve guven duydugumuz sistemi oturmus bir klubumuz ve futbol takimimiz olur,onu garanti ederim.Iste sablon.
Posted: Tue Jan 30, 2007 8:04 pm
by Ismail Gezer
Klupler Birliği Vakfı başkanına saygısızlık etmeyelim, lütfen!
Kendisini yeniden cumhurbaşkanlığına aday gösetriyorum..
Posted: Tue Jan 30, 2007 9:19 pm
by Mehmet Gorgen
Alpay tandem de kaliteli yabancı oyuncu derken aklıma bu hafta sonunda seyrettiğim bir oyuncu geldi. Atletico madrid sahasında racing santanderle mücadele ederken sahadaki en iyi oyuncu racing santander defansında tandemde oynayan 1986 doğumlu arjantinli
Ezquiel marcelo Garay'dı.Bence ufak takımdayken alınabilecek oyuncu Şubat'ta alınmadıysa sene sonunda barcelona, real madrid'e gidebilecek bir oyuncu.
A.madrid maçında çok beğendiğim oyuncu 1.89 boyuyla tüm hava toplarını aldı top tekniği de iyi. Her defansa gelen top kendisine geldi.Sanırım doğru yerde durmasını biliyor.
Bu sene ligde 16 maçta oynarken 4 gol ve 2 asistiyle de takımının en golcü ikinci ismi.Hem defans oyuncusu hemde gol atmasını biliyor.Bu özellik bizim defans elemanları Tomas ve Song da malesef yok gibi. Eskiden gol atabilen defans oyuncusu olarak Falco Götz'ü eh biraz da popescu'yu hatırlıyorum.
Bu sene ehrhafta acrupa liglerinde haftanın karmalarını goal.com ve eurosprt.com2dan takip ediyorum.
arjantinli garay 16 maç oynamasına rağmen ispanya gibi bir ülkede 4 hafta haftanın karmasına seçilebilmeyi başarmış.
Arjantinde geçen sene sadece yarım sezon oynamış, 2006 ocak ayından itibaren de racing santander de mücadele ediyor. Arjantinde oynadığı toplam 15 maçta bu oyuncuyu keşfedip ispanya'ya transfer eden santander yöneticilerini de tebrik etmek lazım.
ismini duymadıysanız ileride duyarsınız.
Posted: Tue Jan 30, 2007 9:58 pm
by Ali Gursel
Ismail Gezer wrote:Klupler Birliği Vakfı başkanına saygısızlık etmeyelim, lütfen!
Kendisini yeniden cumhurbaşkanlığına aday gösetriyorum..
Ismail korkarim basimiza 301. maddenin "Galatasarayliliga hakaret" bolumunden birseyler gelecek. Sayin Canaydin GS'in basina geldiginde klubun maddi durumu ne kadar kotuydu bunu hicbir zaman net bilemeyecegiz sanirim (GS o duruma gelirken sayin Canaydin'in yonetime son derece yakin, butun olan bitenden haberdar oldugunu, yonetime gelirken de 10 senede 7 sampiyonluk ve uc Avrupa kupasi sozu verdigini bilmekle beraber) ama bu gecen bes senede klubun kendi kaynaklariyla maddi durumunu duzeltemeyip gayrimenkul satmak durumuna geldigi ortada.
Hayirlisi olsun, eger gercekten baska cikis yolu yoksa iflastan iyidir tabii ama tum temennim bu satisin ve bununla ilgili tum islemlerin (hukuki, finansal vs.) is bilen kisiler tarafindan yapilip takip edilmesi, GS'in haklarinin korunmasi. GS'in bir kazigi daha kaldiracak gucu oldugunu sanmiyorum.
Yine temennim GS'a politik oyunlarla soz verilen, yapilip yapilmayacagi belli olmayan stad hayalleri kovalamak yerine, GS'in Ali Sami Yen'in yerine kendine yakisir bir stad yapmasidir. Onun bu yonetimle olacagini hic sanmam, ama umarim yanilmis olurum.
Keske daha iyimser olabilsem.
Ali
Posted: Tue Jan 30, 2007 10:16 pm
by Ozgur Huseyinoglu
Ali Gursel wrote:... Ozancigim, duzgun kurumlarda ustlerin altlarinin kararlari hakkinda sorumluluk almasi diye bir kavram vardir. Terim'i getirip, tek yetkili yapip (etrafinda yapma diyenler de varken) arkasindan is sacmalayinca kabahat Terim'de ben ne yapayim diyemez bir baskan.
...
5) Ben ayni sekilde devam edeyim: farzedelim 5) konusunda tum dediklerin dogru, Gerets herseyi sacmalamis bir adam (tabii bu arada geldigi sene baxi mevkileri son derece yetersiz bir takimla sampiyon olma durumu var, ama bence de onemli degil, ben Avrupa'ya bakarim), Ozancigim, Gerets'i kim getirdi oraya?
Ali Hocam,
Kusura bakmazsan, sana bir "sabit fikirlilik" testi yapmak durumunda hissettim kendimi. Boyle, ucundan kulagindan herseyi 1. derecede yonetim sorumluluguna baglarken, 01-02(*), 05-06 lig, ve 04-05 kupa sampiyonluklarinda(**)
bu yonetimin payi/katkisi nedir?
Ayrica Terim kotu derken ayni Terim'le baska yonetimlerin ne yaptigi ortada, bu baskanin yolladigi Luce ile daha baska yonetimlerin ne yaptigi da ortada.
Bu argumanlara %100 katilamiyorum. Terim, --benim gozlemim-- egosu nedeniyle, "ustunde" yetkilerini sinirlayan bir baskan oldugu zaman surekli kavga halinde oldu. Fiorentina'da Milan'da hep yonetimlerle sorun yasadi. Dolayisiyla o Terim'in basarili oldugu Suren doneminde yapilan, aslinda su an senin bu yonetimi elestirdigin "herseyin kontrolunu Terim'e birakmak" yontemi idi. Yani, orda Terim'in yonetilisi degil, kendisi degismisti, karsilastirma adil olmaz diye dusunuyorum.
Luce ise basli basina ayri bir olay. Bu yonetimle kotu calistigi, verimsiz oldugu fikri sende de yok herhalde. Haaa, gonderildi mi, gonderildi. O donemki, "Imparator (Gonullerdeki TD) geri donuyor" furyasi sagolsun...
_________________
Özgür
(*)
gerci sezonun sadece sonu Canaydin yonetimindeydi ama
(**)
dedigin gibi, benim icin de Avrupa basarisidir GS icin 1 numarali hedef, o acidan cok onemli degil ama, "basari" diye gosterilebilecek bunlar var elde