Page 3 of 19

Posted: Tue Nov 21, 2006 1:44 am
by Murat Kara
FT Tugay'i sutlamadan once GS'de begenirdim oynadigi oyunu. FT Emre'yi dekore ederken ve ortalikta Hagi gibi adamlar varken Tugay arada kaynayip gittiydi. Simdi duzenli olarak izleyemiyorum.

Tugay'dan iyi haberler surekli geliyor ve son iki haftada attigi gollerle goze carpiyor yine. Caliskanligi ve ciddiyetini sut cekmedeki becerisiyle birlestirince 36 yasina da gelse zevk veriyor adam.

Hakan Sukur'un Tugay'a bakip ders almasi gerekli. Tugay, fizik olarak yuksek bir randiman gerektiren, ust duzey bir ligde hala tartismasiz takiminin en iyi oyuncularindan birisi ve zorlanmadan ilk 11'de yer alabiliyor. Takiminin buyuk takim olmamasi onemli degil, istikrar onemli. Bizim Hakan ise topladigi kredilerin uzerine uzanmis boylu boyunca yatmakta. Son zamanlarda uzerine gidilmese daha da uyanmayacakti. Simdi ise cok calisiyormus, oyle diyorlar. Sezen Aksu olsa hadi bakalim, kolay gelsin derdi!

Posted: Tue Nov 21, 2006 2:39 am
by Ismail Gezer
Tugay futbolu İngilterede öğrendi. Galatasarayda top ayağına gelir, kendi etrafında döner, pas atacak adam arar sonra pasını atardı. Çok yavaştı. İskoçya'da da birşey yapmadı. Ama İngilterede kendini geliştirdi. Ortama adapte oldu. Kaldıki Galatasarayın en başarılı dönemi Tugayın gidişinden sonraki yıllara tekabül eder! Bu ülke Suat gibi birini arıyor hala..

Fiziğin güçlüyse, top tekniğin iyiyse, mücadelci bir yapın varsa takımında tutunursun. Ama bu sadece orta sahada oynayanlar için geçerli! Forvetler ve defans oyuncuların durumu kritik ve zor.

Çalışkanlık konusunda Hakana laf etmek pek doğru olmaz. Adamın en önemli özelliği ,belkide, porfesyonelce yaşaması, o da iki seksen uzanarak olmuyor..

Posted: Tue Nov 21, 2006 5:42 am
by Murat Kara
Dedigim gibi Tugay'i duzenli olarak izlemedim ve belli ki kendisini oldukca gelistirmis GS'den ayrildiktan sonra, ki bu onun sadece bu isi ne kadar ciddiye aldigini ve yasina ragmen kendisini salivermedigini gosterir.

Tugay GS'den 99 yilinda UEFA kupasinin kaldirildigi yilin ortasinda ayrildi. Bir kac ay daha kalsa o da kupanin kulpundan tutacakti. 89 yilinda GS'ye geldigi dusunulurse ve 91'den sonra takimin onemli elemanlarindan oldugu goz onune alinirsa GS'nin "en başarılı dönemi Tugayın gidişinden sonraki yıllara tekabül" etmez. aksine o basarili yillar icersinde son zamanlarda yedek de kalsa onemli bir yere sahip Tugay. Yavas oldugu dogru ama GS'nin simdi unlu olan o orta sahasi icinde onemli bir yer tutuyordu. Bugunku Saido, Inamoto, Ayhan ile filan karsilastirilamayacak kadar etkili idi. 93-94 sezonunda tum maclarda oynanamasina ragmen 10'dan fazla gol atmisti. Boyle bir oyuncudan bahsediyoruz. Elbette abartmak gerekmiyor Tugay'i ama Inamoto gibi "kendi etrafinda doner, pas atacak adam arar sonra pasini atardi" demek biraz haksizlik olur.

Hakan'a gelince o da Turk standartlarinin uzerinde oldugunu sagir sultana duyurdu. O konuda bir lafim yok. Ancak cikis/inis grafigine bakarsak Tugay ile Hakan ayri kategoride kaliyor. Birisi surekli yukselmis oteki tepeye ciktiktan sonra kendini salivermis ve surekli dusmus. Nerde o yilda 30 kusur gol atan Hakan nerede simdiki Hakan. Yaslandi diyenlere iste Tugay'a bak demek lazim. Birisi cok asagidan basladi oburu cok tepeden basladi demek dogru olmaz cunku ikisi de GS'de hemen hemen ayni yillarda basladi (Hakan 92 yilinda geldiydi sanirim). GS'de oynayabiliyorsan belli bir seviyedesin demektir zaten. Birisi cok cabuk yulseldi oburu kagni gibi yukseldi denebilir ama o da pek dogru olmaz. Tugay'in Avrupa'da kendine aninda yer edinebilmesi icin belli bir yukseklige cikmis olmasi gerekiyordu zaten. Yoksa oraya transfer olamazdi.

Hakan'in su andaki caliskanligi ise sadece bir tepki. Eger kendisine gosterilen tepkiler olmasa yine yatmaya devam ederdi. Ama bir insan isini ona buna guzel gorunmek yerine severek ve kendisi icin yaparsa ancak o zaman kendisini gelistirir ve hic bir zaman koyuvermez. Baskalari benim hakkimda sunu dusunsun diye yaparsa o durumda bir zaman gelir, herkes alkislar ve gorev tamamlanmis demektir ve ondan sonra o zat kendisini koyuverir. Hakan'in basina gelen de belli ki bu durum.

O nedenle Tugay'dan ders alsin derim. Gerci artik cok gec ya...

Posted: Tue Nov 21, 2006 5:24 pm
by Burak Sağlam
Defans efsanesi Maldini futbolu bırakıyormuş.Yaşı 38.

Şöyle geçmiş yıllara baktığımda bu kadar yere sağlam basan, disiplinli ve istikrarlı bir oyuncunun eksikliği hissedilecek hem italyada hem dünya futbolunda.

Alkışlıyorum

http://www.maraton.com.tr/news.php?news_id=18656

Posted: Tue Nov 21, 2006 7:43 pm
by Ismail Gezer
Hakan'ın formsuz dönemleri olur, beceriksizlik yaptığı çoktur ama en azılı Hakan düşmanlarının bile bu adam çalışmıyor dediğini duymadım. Ne zaman çalışmamış? Gerçekten merak ediyorum, böyle birşey varda ben mi duymadım? Hakan antremanlarda kaytarıyor, özel hayatına dikkat etmiyor, kendine bakmıyor gibi haberler çıkmıştıda tek duymayan ben miyim :D

Tugay Türkiyede kalsaydı çoktan ipini çekmişlerdi. Tugay "genc veya yasli futbolcu yoktur, iyi/kotu ve is ahlaki olan/olmayan futbolcu vardir" prensibine inanan bir futbol kulturunde oynuyor. Bizde kalsa 32'yi vurdu mu cope atilirdi.

Tugay gol attı ardından kırmızı gördü ve adını tekrar hatırladık bu sayede. Ondan önce en son ne zaman duyuldu? Ben hatırlamıyorum ama baya zaman geçmiştir. Forvet olsa her hafta haberini duyardınız: Yine gol atamadı falan filan diye.. Hakan'la aralarındaki iki fark bu: Yurtdışına adaptasyon ve daha az göze batan bir mevkide oynamak.

Güzel memleketimde herkes önlibero arıyor. Kimse Tugay'ın peşinden koşmuyor ama! Neden? Çünkü burası Türkiye, biz genç ve yetenekli futbolcu isteriz!

Posted: Tue Nov 21, 2006 8:26 pm
by Ali Gursel
Ismail Gezer wrote:Hakan'ın formsuz dönemleri olur, beceriksizlik yaptığı çoktur ama en azılı Hakan düşmanlarının bile bu adam çalışmıyor dediğini duymadım. Ne zaman çalışmamış? Gerçekten merak ediyorum, böyle birşey varda ben mi duymadım? Hakan antremanlarda kaytarıyor, özel hayatına dikkat etmiyor, kendine bakmıyor gibi haberler çıkmıştıda tek duymayan ben miyim :D

Tugay Türkiyede kalsaydı çoktan ipini çekmişlerdi. Tugay "genc veya yasli futbolcu yoktur, iyi/kotu ve is ahlaki olan/olmayan futbolcu vardir" prensibine inanan bir futbol kulturunde oynuyor. Bizde kalsa 32'yi vurdu mu cope atilirdi.

Tugay gol attı ardından kırmızı gördü ve adını tekrar hatırladık bu sayede. Ondan önce en son ne zaman duyuldu? Ben hatırlamıyorum ama baya zaman geçmiştir. Forvet olsa her hafta haberini duyardınız: Yine gol atamadı falan filan diye.. Hakan'la aralarındaki iki fark bu: Yurtdışına adaptasyon ve daha az göze batan bir mevkide oynamak.

Güzel memleketimde herkes önlibero arıyor. Kimse Tugay'ın peşinden koşmuyor ama! Neden? Çünkü burası Türkiye, biz genç ve yetenekli futbolcu isteriz!
Al benden de o kadar. Ama sanirim sevgili Murat Hakan karalamayi sevenlerden, cunku profesyonel bir oyuncunun kosup calismasina tepkisel demek ve de yoksa yatmaya devam ederdi demek falan icin adama bayagi antipati duyup objektif yaklasamiyor olmaniz lazim. Yani yatarsa yatiyor, calisiyorsa tepkisel oldugu icin.

Hakan'in bir suru kusuru var, ama kendine bakmamak, calismamak vs. hic bir zaman bunlardan biri olmadi. Arzu edenler Umit Karan'in ortalama senede kac maci sakat gecirdigine, Necati'nin formuna falan bakip karsilastirabilir tabii.

Hos son vurus yetenegi en ust duzeylerde olmamasina ve onemli birkac yilini yurt disinda gecirmesine ragmen Turk milli takimi tarihinin en cok gol atan oyuncusu olmus, Avrupa kupalarinda en cok gol atan Turk olmus, yakinda da Turkiye ligleri gol rekorunu kiracak bir oyuncudan yatardi falan gibi bahsetmenin gecerliligini de ne derece tartismak lazim ondan da emin degilim. Butun bu unvanlari kazanmis bir oyuncunun neden kimden ders almasi gerektigini de anlamis degilim.

Ha, bir-iki seney kadar cok kisa boylu oldugu icin hava toplarinda etkisizdi falan gibi laflar da duyarsak sasirmam. :D

Posted: Wed Nov 22, 2006 2:14 am
by Murat Kara
Yanitimi suraya tasidim.

Posted: Wed Nov 22, 2006 10:46 pm
by Ersin Taner
Nihat geçen yaz Sociedad'la sözleşmesi bitip bonservissiz Villareal'e transfer olduğudan beri kötü bir performans sergiliyordu. Üstüne de 1-2 sene önce yaşadığı sakatlığı antremanda yeniden yaşamış ve sol dizindeki çapraz bağları kopararak sezonu kapatmış. 7 ay sahalardan uzak kalacakmış.

Hem Nihat adına hem de milli takım adına üzüldüm, yarın doğum günüymüş çok kötü bir hediye olmuştur sanırım. Henüz 27 yaşında olmasına rağmen müzmin sakat durumuna düşebilir ve İspanya'daki kariyeri bitebilir.

Posted: Mon Nov 27, 2006 4:51 pm
by Mehmet Daskiran
Bolton - Arsenal macindan jeneriklik goller. Dun gece tesadufen Ingiltere lig maclarinin ozetlerini seyrederken dikkatimi cekti, hemen YouTube'a koymuslar. Gollerin iki tanesi tanidik bir isimden.
http://www.youtube.com/watch?v=idGACf-RIoc&NR
Bu da Bolton'un ikinci golu
http://www.youtube.com/watch?v=fp6d1q1P0QQ

Posted: Fri Dec 08, 2006 3:08 pm
by Ismail Gezer
Emre'nin Cengiz abi'ye cevabı işte burda:

http://www.milliyet.com.tr/2006/12/08/son/sonspo11.asp

:D
Cengiz Akgun wrote:Gorunu$e bakilirsa Tugay Emre'den filan cok daha iyi bir $ekilde Turkiyeyi Ingilterede temsil ediyor. Okan'i filan geri getireceklerine bu adami getirselerdi ya diyecegim bu hemen hemen her golunu 25m den atan adami gorunce ama. Amasi i$te gonlum elvermedi. $ani ve $ohreti ile orada bir iz birakarak futbolunu noktalayacak ki ne mutlu ona. Blackburn'un bir parcasi oldu ayni GS'yin oldugu gibi. Bu adami 2002'de milli takimada cagirmadilar galiba. Biliyorum UEFA kupasinin parcasi olmayi cok istedigini ama olamadigini. Cokta ele$tirildi idi GS da oynarken el freni fiolan gibi adama ad taktilardi. Ama hic yuregini karartmasin bugun o kupayi alanlar Turkiyede surunuyorlar o orada parladikca. Bir Hasan $a$'a bakin 1 mm ilerleme var mi herifin futbolunda o gunden beri. Bir Ergun'e bakin nasil kayiplara kari$ti adam. Eski karisinin ahi herhalde. Daha sayayim mi? Bo$ verin elime yazik.

Posted: Sat Dec 09, 2006 1:05 am
by Tolga Girici
[quote="Ismail Gezer"]Emre'nin Cengiz abi'ye cevabı işte burda:

http://www.milliyet.com.tr/2006/12/08/son/sonspo11.asp

:D

Oy oy oy!! Hagi'yi gorur gibi oldum bir anda.

Posted: Sat Dec 09, 2006 1:21 am
by Cengiz Akgun
Tolga Girici wrote:
Ismail Gezer wrote:Emre'nin Cengiz abi'ye cevabı işte burda:

http://www.milliyet.com.tr/2006/12/08/son/sonspo11.asp

:D

Oy oy oy!! Hagi'yi gorur gibi oldum bir anda.

Ya daha gecen gun Tugay'in attigi golleri gosteren video'yu astiginizda Ozan bey karde$im ne var ya, o golleri Ingiltere de atar Tugay, hem bakalim kac tane atmi$, Turkiye liginde atamaz hem sonra her macta atabiliyor mu demedi mi? Ben de onun gibi soyleyeyim. Ne var ya? Tugay da atmi$ boyle bir kac tane. Emre de atmi$ oyle bir tane punduna getirip i$te. Hem Ingilteredeki kaleciler kova. Emre Hagi'nin futbolculuk konusunda attigi tirnak olabilir mi acaba diyecegim. Cirkeflikte olur da oyunculuk hunerinde i$ine olan ihtimam ve saygida yani kisacasi istikrar konusunda koca bir "geciniz" diyeyim. Emre istedigi yere gidebilir Turkiyeye dondugunde hic urkmem $ahsen. Milli takimda da bir halt yedigi yok. Bugune kadar ne yapti zaten?

Posted: Sat Dec 09, 2006 8:46 am
by Cemal Savas
Gorunu$e bakilirsa Tugay Emre'den filan cok daha iyi bir $ekilde Turkiyeyi Ingilterede temsil ediyor. Okan'i filan geri getireceklerine bu adami getirselerdi ya diyecegim bu hemen hemen her golunu 25m den atan adami gorunce ama. Amasi i$te gonlum elvermedi. $ani ve $ohreti ile orada bir iz birakarak futbolunu noktalayacak ki ne mutlu ona. Blackburn'un bir parcasi oldu ayni GS'yin oldugu gibi. Bu adami 2002'de milli takimada cagirmadilar galiba. Biliyorum UEFA kupasinin parcasi olmayi cok istedigini ama olamadigini. Cokta ele$tirildi idi GS da oynarken el freni fiolan gibi adama ad taktilardi. Ama hic yuregini karartmasin bugun o kupayi alanlar Turkiyede surunuyorlar o orada parladikca. Bir Hasan $a$'a bakin 1 mm ilerleme var mi herifin futbolunda o gunden beri. Bir Ergun'e bakin nasil kayiplara kari$ti adam. Eski karisinin ahi herhalde. Daha sayayim mi? Bo$ verin elime yazik.
Katilmiyorum. Emre'yi her zaman Tugay'a tercih ederim. Tugay o takimda bizdeki Hagi gibi oynuyor. Fox-International'da bir kac kez izleme olanagim oldu. Blackburn'de herkes onun icinde ektra kosmak zorunda. Emre'yi bir kac kez izlemenizi isterdim. N'Castle, su anda sakatliklardan bunaldi adeta. Takimda tam 9 adam sakat. Yerleri kesinlikle burasi degil.
Bizden ayrilinca donmesini istedigim tek futbolcu.
Ergun, Gala'nin en iyi donemlerinde hep iyi bir yedek oldu. Onun yerinde K.Hakan oynarken oyuna sonradan katilanlardan yani.

Ya daha gecen gun Tugay'in attigi golleri gosteren video'yu astiginizda Ozan bey karde$im ne var ya, o golleri Ingiltere de atar Tugay, hem bakalim kac tane atmi$, Turkiye liginde atamaz hem sonra her macta atabiliyor mu demedi mi? Ben de onun gibi soyleyeyim. Ne var ya? Tugay da atmi$ boyle bir kac tane. Emre de atmi$ oyle bir tane punduna getirip i$te. Hem Ingilteredeki kaleciler kova. Emre Hagi'nin futbolculuk konusunda attigi tirnak olabilir mi acaba diyecegim. Cirkeflikte olur da oyunculuk hunerinde i$ine olan ihtimam ve saygida yani kisacasi istikrar konusunda koca bir "geciniz" diyeyim. Emre istedigi yere gidebilir Turkiyeye dondugunde hic urkmem $ahsen. Milli takimda da bir halt yedigi yok. Bugune kadar ne yapti zaten?
Ingilteredeki kova kalecileri bilmem ama Emre'yi Turkiye'de yedege alacak birini ben gormuyorum.

Sagligim icin spor yapmiyorum deyen Apsua Cemal :twisted:

Posted: Thu Dec 14, 2006 10:44 pm
by Mehmet Gorgen
Uzun zamandır vakit bulamadığımdan bu konuya yazı yazamadım.Ama dünkü Arjantin ligi şampiyonluk maçından bahsetmeden geçemeyeceğpim.

Arjantin açılış(Apertura) liginde bu sene son haftalara kadar boca, river ve estudiantes çekişmesi varken, river son haftalarda yarışı bıraktı.

Son hafta 19. haftaya girildiğinde Boca 3 puan Estudiantes'in önündeydi. Eğer Boca kendi evinde yapacağı 6.sıradaki Lanus maçından 1 puan alsa şampiyon olacaktı. 2.sıradaki Estudiantes ise ligde 5. sıradaki Arsenal ile karşılaştı.

Bildiğiniz üzere Estudiantes Carrusca'nın takımı.Takımı eski lazio, inter ve atletico madrid'de oynayan Simeone çalıştırıyor. Antrenörlükte 1. senesi.
Yazın Carrusca'nın yerine İnter'den Veron'u aldılar.

Son maçında Estudiantes Arsenal'i 85 ve 92. dakikada bulduğu gollerle 2-0 yendi. 85. dakikada defans oyuncusu Alayes kornerden gelen topu kafayla ağlara gönderirken 23 senedir şampiyonluğa susamış Estudiantes taraftarı kendinden geçiyordu. Boca ise kendi evinde süpriz yaparak Lanus'a üstelik Palermo'nun penaltı golüyle 1-0 önde götürdüğü maçta 2-1 yenilmişti.O maçta ise Boca taraftarı ağlıyordu.

Ligi son hafta yenilgisine rağmen Boca averajla önde bitirmesine rağmen Arjantin liginde prosedür bizimkinden farklıymış. Averajla aynı puanı alan 2 takım dün akşam tarafsız sahada yenenin şampiyon olacağı final maçına çıktılar.

Maça yine Boca Palermo'nun golüyle başladı. Veron'un pek etkili olmadaığı fakat Pavone'nin çabasıyla estudiantes bir şeyler yapmaya çalıştı. Herkes Boca şampiyon olacak derken geriden gelen Estudiantes Sosa2nın serbest atıştan attığı golle 64. dakikada beraberliği yakaldı.

Maçın 80. dakikasında ise pavone kaleci geçerek kafa ile topu ağlara gönderdiğinde 23 yıllık hasret Estudiantes için bitmişti. Şampiyonluğu çok sevindiler fakat benim aklıma bjk maçında son saniye golüyle beraberliği aldıktan sonra son maçta şampiyon olan takımımız geldi.

Estudiantes de bizim gibi geriden gelip şampiyonluğu daha çok istediği için kazandı.

Simone antrenörlük kariyerine kendisi adına çok büyük bir notla başlamış oldu.Rakibi Boca'nın antrenörü La volpe ise yazın dünya kupasında Meksika teknik direktörü olarak karşımıza çıkmıştı.


Her hafta enaz 1 arjantin ligi maçı seyreden biri olarak Boca'lı Palacio, Gago, ibarra(gerçi kendisi genç değil) riverlı gonzalo Higuain(Arda gibi 1987 doğumlu ve Real madrid 20 milyon euro'ya ocak ayında alacak deniyor) ve gallardo dışında yıldız adam göremedim. Veron ve Kily gonzalez gibi adamlar bile bana vasat geldi.
Estudiantes de defansta Alayes ve orta sahada Veron'un yanındaki Brana, forvette ise devamlı kaleyi düşünen Pavone en iyi adamlar olarak göze çarptı.

River plate'nin 1984 doğumlu kalecisi Carrizo ise gayet iyi kaleci tek eksiği mondragon gibi yan toplara çıkmıyor.Tipi bile onu andırıyor. River plate'nin bu sene ortega ile braber Newell's old boys takımından aldığı Belluschi ise orta sahanın her tarafında oynuyor.Süper bir yıldız olmasada gayet iyi futbolcu.Bazen sağ kanatta bazen ortada bazen forvet arkasında oynuyor.

Eski Arjantin milli takımı kaptanı Pasarella'nın çalıştırdığı River ise son maçta Velez deplasmanında 1-1 berabere kalırken genç yıldızı Higuain maçın en iyi adamıydı ve gayet güzel bir gol attı. Velez de ise 1 sene öncenin süper adamı Castroman kafayla golü attı.

Posted: Sun Dec 17, 2006 11:25 am
by Mehmet Gorgen
Dün Fransa liginden 2 maç seyrettim. 1.maçta marsilya deplasmanda Nancy'e 2-1 yenildi.Rivery'nin sakatlığından beri galibiyet almakta çok zorlanıyorlar. Her ne kadar Mamadou Niang gibi etkili bir golcüsü olmasına rağmen.

Dün Marsilya sahaya 3 forvetle çıktı. Niang-Pagis ve Djibril cisse.
Cisse geçen yaz ayağı kırıldıktan sonra yeni yeni oynamaya başladı. Bu maça ilk 11 çıktı.Fkat her yanlış pas atan arkadaşıyla saha içerisinde tartıma yaptı. Kendisi de bir şey yapamadı ve Hocası da daha fazla dayanamayıp 2. yarının başlarında Cisse'yi oyuncdan aldı. Cisse'nin buna moralinin çok bozulduğu yedek kulübesinde her halinden belli oluyordu.

2. seyrettiğim maçta ligin son sırasındaki Sadan kendi evinde lig2. cisi ve şampiyonlar liginde bir üst tura çıkmayı başaran Lille'yi 2-0 yendi.Bu maçta Lille2nin etkli adamları pek varlık gösteremedi. Fakat defsnata sol bek cezayirli Nadir belhadj ve so açık 21 yaşındaki maurice-belay sahanın en iyi iki adamı olarak göze çarptılar. Maurice-belay carrusca yerine alınsaydı 1-2 sene sonra oda Ribery gibi 5-10 milyon euro ederler. zaten bu gidişle bu iki oyuncuyu sene sonuna kalmadan başka takımlar alır.
Sol bekte de Belhadj o kadar iyi oynadı ki Lille'nin ve Fransa 1.liginin en iyi sağ kanat oyuncusu abdelkader keiita maç içeriisnde sağ kanatta etkili olmayaıp sol kanada geçmek zorunda kaldı. Açıkçası wederson fazla para isteyeckse solbeke Sedan'dan bel hadj alımabilir. Bu oyuncunun iyi olduğunu sadece ben zöylemiyorum. Zaten Fransa'nın etkili gazetelerinden L'equipe'in ve sport.fr sitesinin Fransa'nın en iyi oyuncuları listelerinde bu oyuncu ilk 5'te gözüküyor.Belhadj'nin tek dezavantajı bu seneye kadar hep 2.ligde oynamış olması.Şuanda Cezayir milli takımında da oynuyor.

SAĞ BEK OLARAK ŞUANDA O.LYON'UN 2 SAĞ BEKİ HARİCİNDE EN İYİ sağbek Rennes'in Hollandalı sağbeki Melchiot en iyi sağbek olarak gözüküyor. Bence fena değil.Fakat ben yine de lens'li 28 yaşındaki sağ bek Demont'u daha çok beğeniyorum. Stoper olarak da Lyon'lu Cris'i ve Müller'i saymazsak bence Lens'li hilton, colybaly ve rennes'li dganalı Mensah en iyi stoperler.
Liste aşağıdadır.
Image
Image

Image
Image
Image

Image