forum.cimbom.org

Eger taraftar ,son dakikada bir süpriz olmaz ise Özhan canaydın'ı göndercek.(çok küçük bir ihtimal,bu olayı yatıştırmak için çok büyük transfer yapma hatasına girebilirler )

Ben kendi adıma bu adamların komplesine DEFOLUN diyorum.

Bunlara bir koyun sürüsü emanet edilmez. Koca bir kulübü teslim edince böyle maskara oluruz.

Daha önce de bu forumda defalarca söylendiği üzere aramızdan 11 kişi çıkarsak bu adamlardan daha iyi kulübü yöneteceğimize inanıyorum. Enazından yapamayacağımız şeylerin altına imza atmayız da böyle madara olmayız.

3 senedir GS tarihin yüzkarası bir başkan ve yönetiminden tarihteki en kötü günleri bize yaşattıkları için istifa etmelerinin artıık zamanı geldi de geçiyor.

Ragıp ve Altan gibi bedava oyuncuları bende yönetici olsam alırdım.Bu mu iş bitiricilik.Hiç ihtiyaca göre transfer yapabildiniz mi?
İnsanın sinir katsayılarını daha fazla yükseltmeden gitmelerini bekliyorum.

Yaptıkları en iyi şey yapmadıklarıdır.

Bu yönetimin daha kötüsü olamaz.Burası en dip nokta.

GO HOME MR.CANAYDIN.

Olay netlesiyor. Haydi bakalim burdan yakin. Sayisiz yenilen kaziga bir yenisi eklenmis. Benden söylemesi bu sene kombine falan almayin. Cunku siz aldikca bunlar oraya kazik cakacak, istifa edecekleri de yok. Artik kiraladiklari 200-300 kisiye top oynarlar. Bir klup bu kadar batirilamaz. Benim ussteki tahiminin bir benzeri cikti. Diouf kacin kurrasi bunlari suda göturur susuz getirir. Ribery'nin avukati bile kiciyla guluyor hayatimin en basit dosyasi diye.
---------------------------------------------------------------------------

Ribery'i Türkiye'ye getiren Adnan Öztürk, dün Ribery'nin Marsilya'ya imza atmasının hemen ardından , görevinden istifa etmiş olmasına rağmen, Fransa'ya gitti ve Ribery'nin menajeriyle görüştü.

Sonuç: Ribery geri dönmeyecek ve Galatasaray bu transferden 10 milyon Euro alamayacak.


Marsilya Ribery'nin Galatasaray'a gelmesinin hemen ardından Galatasaray'a transfer teklifinde bulundu. Klübümüz bu transferden tam 10 milyon dolar alacaktı fakat yönetim bu öneriyi reddetti. Bunun üzerine Marsilya, Ribery ve futbolcunun menajeri Galatasaray'a bir oyun oynadılar.

Marsilya yönetimi Galatasaray'ın içinde bulunduğu maddi çıkmazı hesap ederek Ribery'nin menajerine Galatasaray'dan para istenmemesini söyledi. Böylece Galatasaray yönetimi para istemeyen oyuncusuna para vermeyi unuttu. 13 haziranda tam 3 ay dolduğunda da Ribery sözleşmesini tek taraflı fesh etti. Fifa'nın yeni kurallarına göre Galatasaray bu durumda sadece 1.750.000 $ gibi cüzzi bir tazminat alacak ve bu tazminatı alması da yaklaşık 3 yıl sürecek.

Galatasaray yönetimi de bu olayın farkında fakat taraftarların tepkisini düşünerek kamuyunu meşgul etme amacında. O nedenle hiçbir geçerliliği olmayan bir belgeyi ön plana sunuyorlar.

Adnan Öztürk'e göre Marsilya'nın 10 milyon dolarlık ve Palermo'nun 12 milyon dolarlık teklifini reddeden Galatasaray bu transferden sadece 1.750 miyon Amerikan Dolar'ı kazanacak.

Kerem Tezic wrote:Olay netlesiyor. Haydi bakalim burdan yakin. Sayisiz yenilen kaziga bir yenisi eklenmis.
....
---------------------------------------------------------------------------
....
Marsilya yönetimi Galatasaray'ın içinde bulunduğu maddi çıkmazı hesap ederek Ribery'nin menajerine Galatasaray'dan para istenmemesini söyledi. Böylece Galatasaray yönetimi para istemeyen oyuncusuna para vermeyi unuttu. 13 haziranda tam 3 ay dolduğunda da Ribery sözleşmesini tek taraflı fesh etti. Fifa'nın yeni kurallarına göre Galatasaray bu durumda sadece 1.750.000 $ gibi cüzzi bir tazminat alacak ve bu tazminatı alması da yaklaşık 3 yıl sürecek.

Sevgili Kerem,

Olay netlesiyor demissin ama, sanki bana cok da dunkine gore yeni eklenen birsey olmamis gibi geldi bu Halil Ozer'vari ifadeyle yazilmis alintidan (nerden bu arada?).

Iki tarafta kendi borusunu otturup duruyor isin dogrusu. Gercekten bu isin hakiminin/bilirkisisinin karsisina cikana kadar da korkarim bu kesmekes/belirsizlik surecek (ama bu sureci hizlandirmak icin, yonetimin elinden gelen herseyi ama herseyi yapmasi lazim). Gormustur herhalde herkes ama (inanmistir diyemiyorum maalesef), resmi sitede de YK uyemizin "Galatasaray Spor Kulübü açısından bu konuda herhangi bir sorun sözkonusu olamaz" ifadesinin yer aldigi bir basin toplantisi da var.

Bizimkiler en azindan 30 Mart tarihli belgeyi gosterebiliyorlar, ve, bizde kalan/gecikmis odemesi yoktur diyebiliyorlar. Karsi taraf, hic bir sekilde maasi odenmemistir primler disinda diyor. Gerceginde bu isin, bu kadar buyuk farklilik olmasina pek ihtimal veresim gelmiyor isin dogrusu. Ve bu Seyrantepe'nin, ruzgar panolarinin filan "X tarihinde kesin hallolalacagi" kadar yutulabilir bir bos vaat/yalan da olmayacak bu sefer, ve en azindan yenilenme yoluna gidilecek/ayak kaydirici bir yalan olmus olur diye pollyanna'cilik oynamaya devam edecegiz artik (Gerci, yenileyecek olanlarin kim oldugu da ayri bir karabasan konusu ama?!?!)

Ergun Gursoy gibi "dayi" amcalarimiz varken yonetimde, aslinda, olay bu noktaya gelmeden, millet (yeni menejeri, avukati, vs) Ribery'nin aklini filan celmeden, "bak ayagini denk al, bir yere gidemezsin" uyarisinin filan yapilmamis olmasinda, hatasi buyuk yonetimin ama, ote yandan, coldeki sanssiz deve sansina sahip olduklarindan, belki hatanin daha buyugu onlara ait olani degildir diye de ummaya devam ediyorum bir yandan. Hep beraber: Mosyo Dupont Sen Bizim Herseyimizsin!!

Rezil olan itibar, takimin en etkili oyuncusunun kaybedilmesi gibi konulara giresim bile gelmiyor isin dogrusu. Su isten hatiri sayilir bir para kurtarirsak opup basima koyacagim. Ne hale dusmus beklentilerim, anlayin artik...

Yalniz, PVH ile anlasilamamasinin pesi sira, tepki azaltmak icin, o gunlerde yazildigina gore fahis sartlarda De Boer'u transferimiz hesabi, tutup da, yine bir ucuk kacik is yapmazlar umarim bu arada.

Hoscakalin,

Meslegim avukatlik diye belirterek baslayayim.

Hic kimse hukuki bir catisma oncesinde elindeki belgeleri karsi tarafa basin yolu ile aciklamaz. Gosterilen gibi bir belge ya cikartir, ya cikartmaz, hakiliyiz, mahkemeyi bekliyoruz dersiniz.

Yani avukat gozu ile soyleyeyim, bugun cikip makbuzlari falan gosterseler ben ehliyetlerinden daha cok suphe ederdim.

Ha, bizimkilerin isi ellerine yuzlerine bulastirdiklarindan suphem yok, ama cikip basina butun belgelerini gostermeleri cidden garip olurdu.

Ali

Ribery'nin gidisinin hukuk tarafi cok tartisiliyor ama hepimizin bildigi gibi mesele aslinda hem isletme beceriksizligi (neyi becerdiler ki) hem de teknik sorun; en iyi oyuncumuzu kaybettik, tahminim Gerets dahil herkesin morali bozuldu ve GS'nin marka degerine buyuk darbe daha indi. 2 yil icinde harcananlara bir bakin, Lucescu takimi sampiyon yapti, postalandi, 30 kusur oyuncu geldi gitti, FT ve Hagi harcandi, simdi de Ribery gitti. Kulubun resmi sitesindeki (kontrati feshetmesini gerektirecek bir gecikme olmamistir) mealindeki aciklamadan acikca anlasilacagi gibi, aslinda bal gibi gecikme olmuştur.

Kesin olan, Ribery'ye yapilan bir gec odeme yani temerrut sozkonusudur. Ama bu gecikme, odemenin Ribery tarafindan kabul edilmesi, yazili ibra alinmasi ve bir de karsi ihtarname ile adamlar tarafindan bizim temerrude dusurulmememiz nedenleriyle kontrati feshetmeye yeterli degil demeye getiriyorlar (cumle dusuk oldu galiba). Ben Marsilya'nin avukatinin ukalaligina pek onem vermiyorum, "hayatimin en kolay dosyasi" lafi hukuki bir laf degil daha cok artistik bir soylem.

Burada konu herkes tarafindan ciddi olarak yorumlandi bana gore, varilan sonuc ta bizim yonetimin gerizekaliliginin bir kez daha vurgulanmasi oldu. Bana gore de Canaydin, baskan degil kıckan olamayacak kapasitede bir kisi. Ergun Gursoy da 1987 yilinda, Malatya'da kalmis, kendini gelistirememis, yoneticiligi idmana gidip, tabureye ters oturup tespih cekmek zanneden bir zavalli.

Benim kendimce somut bir onerim var, evet yorumlarimizi ve analizlerimizi yazalim tamam ama bu konuya net, anlasilir ve somut bir tepki vermezsek bu yuzsuz, haysiyetsiz herifler meseleyi kullendireceklerdir.

GS'nin gercek sahibinin elitler ve zuppeler degil, halk oldugunu, yani taraftar oldugunu ortaya cikaralim.

Onerim, eli telefona degen herkesin 141'i tuslayarak Fono Telgraf servisini aramasi, Ozhan Canaydin'a hitaben 2 kelimelik bir telgraf gondermesidir : LUTFEN GIT. Bu islemin maliyeti 2 dakika ve en fazla 1 YTL'dir. Istenirse telgraflar belli bir yere ve ayni saatte ulastirilabilir ve bu aramizda organize edilebilirse basin da bilgilendirilerek toplu bir telgraf bombardmani yapilabilir. Ona gerek yok diyen varsa, o zaman bireysel olarak bir cabadir, deneyelim.

İkincisi, bir buyuk gazeteye herkesin gorebilecegi buyuklukte bir ilan verilerek, taraftar sifatiyla, yonetim istifaya davet edilebilir. Bunun metni de bu tepkiye ortak olmak isteyen arkadaslarimiz tarafindan hazirlanabilir ve maliyeti bolusulur. Acik soyleyeyim, hic kimse katilmazsa, ben taraftar adina degil ama kendi isim soyadim ile, hic degilse mutevazi bir ilani Hurriyet'te vs. yayinlatmaya kararliyim.

Vicdanimin, bir tepki vermeden rahat etmeyecegini dusunuyorum.

Ufuk Sezekkaplan

Bencede bu olay mahkemelik olmadan kim dogru soyluyor kim yalan soyluyor belli olmayacak. Yukaridada aciklik getirmis sagolsun bu isin teknigini bilenler, adam elindeki kozu niye mahkemeden once cikarsin ortaya.
Bizimkilerin ellerinde idda ettikleri belgeler var yada yok bu da mahkemede belli olacak, yani ak koyun kara koyun hesabi.
Olayin baska bir boyutuda medya, kulub taraftari olan olmayan bir seyler yazip ortaligi karistiriyor. Ben derim ki kulubun sayfasinda okumadigimiz surece ve kendi kullaklarimzla o kisinin agzindan duymadigiz surece hic birine (olumlu olsun olumsuz olsun) inanip yorum yapmayalim yada cumleleri tek tek ineleyip acik yakalamaya calismanin anlami yok. Medyada bu konuda kuluplerin aciklamalarindan daha karisik haberler cikariyor. Bir gun bir sey diger gun baska bir sey diyorlar, satis yapacaklar ya.
Kulub adamin parasini vermis yada vermemis o onemli degil. Yonetimin bu adami her sekilde takimda tutabilmesi oyuncuyla iyi bir diyalogda olmasi gerekir. Hele dedikleri gibi parasi odenipde ona ragmen adam gittiyse buna ozurun kabahatinden buyuk denir. Oyuncu parasini bile almis olsa sen yonetim olarak oyuncunla diyaloglarini iyi tutacaksin adamla ilgileneceksin ki oyuncu kulubunun kendine deger verdigini bilsin, bir problemi sorunu olunca once gelip kulubuyle konussun. Daha onceki yonetimlerde hic mi para sorunu yoktu Uefayi aldigimiz zamanlar Hagi Popescu Taffarel paralarini tikir tikir aliyorlarmiydi ? Hic de degil kac kere bu futbolclar paralarini alamadiklari icin yakindilar ama gittiler mi baska kulube? Demek ki yonetim isteyince parasini tikir tikir odemese bile becerebiliyordu bu isi. Aaaa beceri mi dedim bu yonetimle beceri kelimesini birlikte kullanmamak lazim bunu kac yildir bize ispatliyip ispatlayip duruyorlar allah razi olsun onlara
Ozetle yonetimin dedikleri dogru yada yanlis bekleyip gormekten baska caremiz yok. Bu olay sadece yonetimin kulub yonetimi olarak yoneticilik zamanlarinda neler yaptigini son derece acik bir sekilde gosterdi herhalde kagittan ucak yapip cay iciyorlar cunku ne transferde varlar ne borclarin kapanmasinda ne stad projesinde ne de kulub basarisinda. Hepsinde bir bahane bir problem yaratan karsi taraf var yok evraklari eksikti tapuyu alamadik yok parayi begenmedi transfer edemedik yok teknik direktor cok kotuydu SAMPIYON OLAMADIK.


Hepimize bol sabir umarim kalpler saglamdir bakalim daha neler gorecegiz bu yonetimle umarim daha uzun olmaz bana yetti artik.

Olay mahkemede kazanilir olayi degil ki? Bir tanidigim vardi mahkemeye du$ecegine car$i kenefinin kuburuna du$ daha iyi derdi. Bu ne kadar Turkiye icin gecerli ise Amerika icin de gecerli oldugunu gordum. Mahkemeden cikan kararla kazansaniz bile epey $eyler kaybediyorsunuz. Mahkemede ise asil kazanan avukatlar (kaybeden tarafinki bile olsa). Ayni bu olayda oldugu gibi GS ucuz yolla kaptigi bir oyuncuyu yok pahasina kaybetti. Sonuc budur. Bunda suclu kim derseniz apa acik ortada. Ne Riberi, ne METZ, ne OM, ne de manager bilmem kim. Kimse kendini kandirmasin lutfen $oyle idi boyle idi ya da $u olur bu olur diye. Adamin maa$ini vermezsen elleri armut toplamiyor elbette geregini yapacak. Spor icin futbol oynamiyor. Bu laf aslinda cok yerinde ve guzel. Emre gibi birinden boyle guzel bir yaki$tirma beklemezdim dogrusu. Her $eyi iki uc kelimeyle ozetliyor.

Yoneticilik TV'de cagrildigi sohbetlerde "bana lutfen ba$kan deyiniz adimla hitap etmeyiniz. Her halde bu kadarcik saygiyi hak ettim" diyebilecek kadar salakla$mi$ bir insanin elinde ise GS'da, dun Som carpti bugun de OM. Bakalim yarin kimler carpacak. Ama eminin olun carpak icin siradalar bunlarin bu gaflet ve delalaet icinde oldugunu gorup ya bu kadari da olmaz bile diyenler. Haysiyet ve $erefli bir insansa (oyle derlerdi ama bugune kadar bu konuda zerre kadar futur ettigi yok yedigi naneler konusunda) arkasina bakmadan gitmesi lazim. Ama malasef o hala i$In alayinda bana ba$kan deyiniz diye. Bundan daha agir bir $ekilde konu$ulunur mu bilmem.

Gerisi ise GS kongresini te$kil eden surusune bereket mon$er takimina kalmi$tir elbette. Gerci yine buna benzer bir sarsagi bulup cikaracaklardir iclerinden "aha sira bunda" diye.

Özhan Canaydın evine kapanmış dünya ile bağlantıyı kesmiş.

Yüzsüzlükte sınır tanımayan bu yönetimden onurlu birilerin çıkıp derhal istifa etmelerini bekliyorum.

Açıkçası tepkilerin artmadığı sürece yüzsüzlüklerinin süreceğinden kuşkum yok.

Tepki vermek lazım.Yeni gelecek adamların da aynı hataları yapmadan önce 1 defa daha düşünmelerini sağlamak için tepki vermek lazım.

LÜTFEN D-E-F-O-L-U-N...

Ufuk Bey,

Yonetime hepimiz kizginiz ama genede boyle hakaret dolu kelimeleri
kullanmadan da bu tepkimizi ifade edersek daha iyi olur.
Oyle yada boyle taraftarı oldugumuz klubun secilmis insanları ve
mevkileri. Biz bu kelimeleri kullanirsak baskalari neler der.

Tepki gösterme sekil onerinizi ise cok yararli bulmuyorum.
Sadece gazeteler ve iletisim sirketlerine para kazandirir.
Ulasilmasi gereken mercii Kongre uyeleridir.

(Ama tabii saygi duyuyorum
ama katilmiyorum.)

Ufuk Sezekkaplan wrote:

Burada konu herkes tarafindan ciddi olarak yorumlandi bana gore, varilan sonuc ta bizim yonetimin gerizekaliliginin bir kez daha vurgulanmasi oldu. Bana gore de Canaydin, baskan degil kıckan olamayacak kapasitede bir kisi. Ergun Gursoy da 1987 yilinda, Malatya'da kalmis, kendini gelistirememis, yoneticiligi idmana gidip, tabureye ters oturup tespih cekmek zanneden bir zavalli.

Benim kendimce somut bir onerim var, evet yorumlarimizi ve analizlerimizi yazalim tamam ama bu konuya net, anlasilir ve somut bir tepki vermezsek bu yuzsuz, haysiyetsiz herifler meseleyi kullendireceklerdir.

GS'nin gercek sahibinin elitler ve zuppeler degil, halk oldugunu, yani taraftar oldugunu ortaya cikaralim.

Onerim, eli telefona degen herkesin 141'i tuslayarak Fono Telgraf servisini aramasi, Ozhan Canaydin'a hitaben 2 kelimelik bir telgraf gondermesidir : LUTFEN GIT. Bu islemin maliyeti 2 dakika ve en fazla 1 YTL'dir. Istenirse telgraflar belli bir yere ve ayni saatte ulastirilabilir ve bu aramizda organize edilebilirse basin da bilgilendirilerek toplu bir telgraf bombardmani yapilabilir. Ona gerek yok diyen varsa, o zaman bireysel olarak bir cabadir, deneyelim.

İkincisi, bir buyuk gazeteye herkesin gorebilecegi buyuklukte bir ilan verilerek, taraftar sifatiyla, yonetim istifaya davet edilebilir. Bunun metni de bu tepkiye ortak olmak isteyen arkadaslarimiz tarafindan hazirlanabilir ve maliyeti bolusulur. Acik soyleyeyim, hic kimse katilmazsa, ben taraftar adina degil ama kendi isim soyadim ile, hic degilse mutevazi bir ilani Hurriyet'te vs. yayinlatmaya kararliyim.

Vicdanimin, bir tepki vermeden rahat etmeyecegini dusunuyorum.

Ufuk Sezekkaplan

Baskanimiz bir seyler demis galiba...

Mehmet Gorgen wrote:

Tepki vermek lazım.Yeni gelecek adamların da aynı hataları yapmadan önce 1 defa daha düşünmelerini sağlamak için tepki vermek lazım.

LÜTFEN D-E-F-O-L-U-N...

Tepki versen ne olur Mehmet oy hakkin daha yok, yanlis anlama lafim sana degil mevcur uyelik yapisina. Bak ben sana söyleyeyim ne olur: Yönetim Mart'a kadar devam eder cunku degil 1000, 100 oy bile cikmaz olaganustu kongre icin. Mart'ta yeni bir Ali-Cengiz oyunu ile tekrar secilmeleri de beni sasirtmaz. Bu surecte ne mi olur? Muhtemelen su tur durumlar
- Bu senenin tek sampiyonu sutopu takimi imkansizliktan mayosuz veya kendi özel mayolari ile havuza girerler ve kume duserler.
- Binicilik subesi at yerine essek ile musabakalara cikar essek de bulunmazsa Olimpiyat stadina yakin bir araziden/cimenlikten/tarladan toplanan bilimum buyukbas hayvan ile musabakalara katilirlar.
- Basket ve voleybol takimlari corapsiz-ayakkabisiz sahaya cikar. Muhtemelen bir tanesi kume duser.
-Diouf'tan uyanan diger klup baskanlari Mondi ve Song'u ucak biletini de Galatasaray'a ödetip bedelsiz alirlar Galatasaray'i carpa carpa essekten beter carpmisa cevirirler. Cunku bu devirde GS'dan para ile oyuncu almak icin Deli Ibrahim olmak lazim.

Liste böyle uzar gider.

Kerem Tezic wrote: ..
Tepki versen ne olur Mehmet oy hakkin daha yok, yanlis anlama lafim sana degil mevcur uyelik yapisina. Bak ben sana söyleyeyim ne olur: Yönetim Mart'a kadar devam eder cunku degil 1000, 100 oy bile cikmaz olaganustu kongre icin. Mart'ta yeni bir Ali-Cengiz oyunu ile tekrar secilmeleri de beni sasirtmaz. Bu surecte ne mi olur? Muhtemelen su tur durumlar
-....

Ali Gursel ile Benim oyunum tutacak ise hic beklemeyelim 2015. Yalniiz sizin gibi liseli arkada$larimiz biz uyelik icin ba$ vurdigiimizda "35'e bakla siz ne hakla" diyeceksiniz Kerem arakda$. Kac senedir Alpay'i kafa kola almaya cali$iyorum ama orali degil. He he diyor ya da benim elimde olsa ke4ke diyor

Klubu halka acalim tarti$masi kabak tadinda ama cozum hic degil. Olsa BJK ve FB ihya olurdu. Yalniz $u klup yonetimini artik GS'li divan zulmunden kurtarip ozellestirilmesi konusuna kafa a$indirmak lazim. GS klubu dernek olabilir. Dernek GS malini mulkunu sorumlu olarak idare eder. Buna kimsenin itirazi olmaz. Ama klup yonetimi ozelle$tirilip bu i$ maa$la cali$an i$e alinip ve i$ine son verilecek ki$iler tarafindan olmasi lazim. Divan heyeti saz takimi belki board olarak bu yonetimi yapacak $irketi ba$ina gecicek ki$iyi i$e alma konusunda karar versin verecekse. GS gelecegi icin kararlarida kongre alir ama klubun yonetimi tam salahiiyet ile nasil profesyonel TD ve oyuncular alinip veriliyorsa profesyonel 'management" $irketi ile yapilmali. Bu atla deve degil.

Sanirim dernekler kanunu da buna engel degil. Illa yonetim denince secim adi altinda hulle ile be$ alti tane daha dun burnunun sumugunu cekemeyenler babasi anasi dadisi yuzunden bilmem ne agabeyin etrafinda toplanmasi zorunda degil. Hele hele Altayli gibi adamlara filan muhtac hic olmamali. Nasil katakulliye getirip dernek adi altinda klubun gelirini $irketle$tirip hissesini sattilarsa, ayni $ekilde yonetim adi altinda bir $irket kurulur ve ba$ina deneyimli bir manager para ile getirilip bu i$lerden tam anlami ile sorumlu olur. Boyle Ozhan agabey Cansun baba Gursay dayi gibi adamlarda i$lerinin ba$ina donerler ne halt edip ekmek parasi kaziniyorlarsa. Cunku yiyecekleri halt degil bu i$ boyle dedigim gibi etraflarina toparladiklari uc dort hagi cavcav ile. Ustelik klup transfer konusunda akillari ermez ama kiclari sakiz cigner vaziyetteler. Yazik gunah bunca subyanin parasini har vurup harman savurmaya. Evet subyan diyorum cunku bu arsizlar tepe mepe diye arsa kapatip, klubun gelirini vergiden kacirmak ya da vergi borcunu af ettirmek ile Turkiyede bu i$le yakindan uzaktan hicbir ili$kisi olmayanlari duzerek biriktirdiklerini transfer parasi diye elin Fransizini Brezilyalisini sacarak zengin etmekle me$gulller. Nerde gorulmu$tur bu sapiklik?

Dis kaynaklardan olayin yankilarini geceyim dedim meraklisina. Basliklardaki kirmizi kisimlar, link olarak duzenlendi, orjinaline ordan gidebilirsiniz.

sportinglife.com - (05/06/17) wrote:MARSEILLE CONFIDENT OVER RIBERY
Marseille president Pape Diouf remains confident a solution will be reached in their dispute with Galatasaray regarding the transfer of midfielder Franck Ribery.

The midfielder agreed a four-year deal with the Mediterranean club on Wednesday after reportedly putting an end to his contract in Turkey.

Ribery, a France under-21 international, was alleged not to have been paid by Galatasary for three months, and reportedly sent a letter to FIFA via his lawyers to be given permission to leave.

But Galatasaray completely deny having received or agreed anything with the player.

They also admitted they feel humiliated by the move and have already taken steps to appeal against it.

Diouf however is not worried and insists the problems will soon be over.

"We feel very at ease with what happened," Diouf said at a press conference.

"The Galatasaray managers can say what they want, we have acted in conformity with the ethics and the rules.

"It's now the international bodies that will decide, but I am convinced that the Turkish federation will, at first, refuse to deliver a release letter to Franck.

"But if FIFA consider that our arguments were right, they might decide to agree on a temporary release until the case is definitely sorted."

Ribery, meanwhile, is also confident he will soon be given the go-ahead to play with Marseille.

"I am not worried, everything in now in our lawyers' hands," he added in L'Equipe.

"I signed a four-year contract with OM and I feel very serene about it. I have a clear conscience.

"All I know is that I will definitely not go back there (Galatasaray)."

About his unpaid three months, he added: "Since I arrived in Turkey I did not receive any salary, I just got a little part of the bonuses that were due to me.

"When I got back to France I just tried to find a solution with my agent.

"We took the services of a lawyer, Patricia Moyersoen, who defends our interests in this case."

Ribery also reveals that Monaco were also interested in signing him.

"My contacts with Marseille are new, I had not planned to leave Galatasaray like that," he said.

"If I'd known how things were there I would not have gone. When I realised that my priority was to come back to France.

"I had contacts with two big but very different clubs. Monaco, who had the advantage of playing in the Champions League, and Marseille.

"I discussed with (Monaco coach) Didier Deschamps on the phone but I preferred Marseille because I really love the atmosphere at the Velodrome."

Reuters - UK wrote:Galatasaray challenges Ribery move to Marseille
Thu Jun 16, 2005 1:46 PM BST

ISTANBUL, June 16 (Reuters) - Galatasaray will seek compensation from Olympique Marseille for Franck Ribery if the French midfielder's transfer goes ahead, the Turkish club said on Thursday.

"Our ultimate aim is to get Ribery back and for him to play again," Galatasaray board member Mehmet Helvaci told a news conference.

"If Ribery says he does not want to play for Galatasaray, Olympique Marseille, Ribery's lawyer and the person who calls himself his manager will pay the price for this," he said.

Marseille announced on Wednesday Ribery, 22, had joined them in a move reuniting him with the Ligue 1 club's new coach Jean Fernandez, under whom he played at Metz in 2004 before moving to Turkey.

Helvaci rejected reports there had been any delay in payments made to the player and said Galatasaray were entitled to at least 10 million euros ($12.12 million) in compensation if Ribery left for another club.

(Bu haber Eurosport.com'a da gecilmis aynen)

sportinglife.com - (05/06/16) wrote:ROW BREWS OVER RIBERY MOVE

Turkish giants Galatasaray have sent a letter of complaint to FIFA regarding the transfer of Franck Ribery to Marseille.

The midfielder agreed a four-year deal with the Mediterranean club on Wednesday after reportedly putting an end to his contract in Turkey.

Ribery, a France under-21 international, was alleged not to have been paid by Galatasary for three months, reportedly writing to FIFA to be given permission to leave.

"I was informed that we could take Franck without spending a penny as he had broken his contract with Galatasaray," explained Marseille president Pape Diouf in L'Equipe.

"The club had not paid his salary for three months. Franck, as well as his lawyer Patricia Moyersoen confirmed to us that they sent a letter to the Turkish club (to break the contract) and to FIFA.

"Franck was free to continue doing his job and sign with another club."

But Galatasary completely deny the claims of Diouf, admitting they feel humiliated by the move and have already taken steps to appeal against it.

"This is a huge surprise for us considering the player is still contracted with us for three years," said manager Bulent Tulun.

"This is a serious mistake both the player and Marseille have made.

"Our conscience is clear, we have all the bank statements in our hands, as well as the player's signature which proves we have paid him what he was owed.

"We feel humiliated and have already sent a letter to Marseille, to the French federation and FIFA."

For Ribery, 22, who joined Galatasaray at the start of the year from Metz, the situation is all clear.

"I am very happy to have signed here," he told www.olympiquedemarseille.com.

"They are a great club with a lot of ambitions.

"I am very confident, I am successful and I want to be a success with Marseille."

Hoscakalin,

Ozgur Huseyinoglu wrote:Dis kaynaklardan olayin yankilarini geceyim dedim meraklisina. Basliklardaki kirmizi kisimlar, link olarak duzenlendi, orjinaline ordan gidebilirsiniz.

"All I know is that I will definitely not go back there (Galatasaray)."

"If I'd known how things were there I would not have gone. When I realised that my priority was to come back to France.

Bu adam di mi bizim (taraftar ve de yonetim olarak) bagrimiza basip onumuzdeki 10 yil boyunca NEFER ilan ettigimiz kisi. GS dergisinde boy boy resimlerinin altinda buyuk puntolarla anlatmisti taraftarin sevgisi karsisindaki saskinligini, onlara layik olmaya calistigni. Uzerinden 2 ay gecmesin 1001 hileye basvurup bunlari yap. Zaten Hagi durumdan iskillenmis milli mac donusu yaygarayi koparmisti ama gelin gorunki yonetim tarafindan bastirilan bu suphe bugun takimin basinda olmayan Hagi'yi bile uzmustur..

Tamam yonetim suclu, istifa etsinler falan fisman onlara karis(a)miyorum ama bu adamin yaptigi da affedilmez. Bence klubun yapmasi gereken bu konudaki en saglam avukatlarini ayarlayip Marsilya'dan alabildigi kadar (> 10 M Avro) para almasi ve de otesini dusunmemesi. Hatta olursa baska bi klube pazarlansin -sayet daha fazla para getirecekse- ama bi sekilde satilsin/para kazanilsin...

Ribery'yi hala seveniniz olabilir, benim icin kati suretle bitmistir.
Ha bu arada bi kac onceki yorumda tepki vermek/ tepki verememek konusu gecmis...
Allah askina GS'de taraftar tepkisi ne kadar muhimdir ki bi yonetim icin. Daha bundan 2 ay once yazdi Mehmet Demirkol GS artik lisenin takimi olmadigini anlamali diye.. Kurulusundan 100 yil kadar sonra... Ben bi GS liseli olmayarak, babadan gorme GS'li olmus biri olarak butun bu liseli/lisesiz muhabetlerinden bikmis ve de kendimi takimdan bi sekilde sogutulmus olarak goruyorum.. Futbola olan sevgim hala bu forum gibi forumlari, 442 gibi dergileri takip etmeye vesile oluyor. Ama taraftari oldugum klubun bi parcasi olarak goremiyorum. Ve de sirf bu yuzden BJK Carsi muhabbetini kiskaniyorum.. Belki de sadece Yalovaspor sevgisi asilamaliymis rahmetli babam... Herneyse... Yazdiklarimin arkasinda art niyet art aramayiniz... Bi pozisyon olur, Necati verkacla cezasina girer, kaleye vurmak yerine yaninda daha musait pozisyondaki Kabzeyi gorur, Kabze rahat bi vurusla golunu yapar, ben yine keyiflenirim.. Yonetimmis, liseymis... umrum olmaz...

Ergün Simsek wrote:

Ozgur Huseyinoglu wrote:Dis kaynaklardan olayin yankilarini geceyim dedim meraklisina. Basliklardaki kirmizi kisimlar, link olarak duzenlendi, orjinaline ordan gidebilirsiniz.

"All I know is that I will definitely not go back there (Galatasaray)."

"If I'd known how things were there I would not have gone. When I realised that my priority was to come back to France.

Bu adam di mi bizim (taraftar ve de yonetim olarak) bagrimiza basip onumuzdeki 10 yil boyunca NEFER ilan ettigimiz kisi. GS dergisinde boy boy resimlerinin altinda buyuk puntolarla anlatmisti taraftarin sevgisi karsisindaki saskinligini, onlara layik olmaya calistigni. Uzerinden 2 ay gecmesin 1001 hileye basvurup bunlari yap. ...

Bu Riberi'nin kabahati mi yoksa Riberi siz e$ek olduktan sonra ben haydi haydi uzerinize binerim demesi mi. Nerde gorulmu$ boyle daha yeni ayak bastigi bir ulkede kulturu dili ve yiyecek ve icecegi frakli bir toplama gelipte sizin neferiniz alayim diyen. Burada varsa eger sacmalayan basinin ariciligi ile bu laflara kanan kusura bakmayin ama $a$kinlar utansin. Dedim ya yukarda her yuzune guleni karde$ ilan edersen cok tekme yersin. Her $eyin bir dozu var. Ben acikca soyleyeyim Riberi'yi asla kinamiyorum. Ben de parami vermekte zorlanacagi her halinden belli bir klupte acaba bugun mu alirim yoksa bir ay sonra mi uc ay sonra mi diye bekleme yerine neden bu agiz kokusunu cekecegim yahu derdime ne diye giderdim. Once kendisine ceki duzen vermeli GS klubu ve ikiye bir kandirilmaktan bikan GS taraftari Riberi'ye duzenbaz demeden once.