Page 11 of 12
Posted: Sat Jun 24, 2006 2:08 pm
by Hasan Tezcan
Adamlar dedigim gibi piskin. Bence de incelesinler, tum sezon neler oldu,
gecmis sezonlar da...
'Serefsiz' kelimesini buraya yakistiramadim ve sildim...
Posted: Sat Jun 24, 2006 9:21 pm
by Ismail Gezer
Aziz Yıldırım: Soruşturma açılmalı
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Yıldırım: Türkiye'de ligin son 6 haftası incelenmelidir. Soruşturma açılması gerekir..
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, başkanlık için tek aday olduğu olağanüstü genel kurul toplantısının ilk günkü oturumunda yaptığı açıklamada, ''Darağacında olsak bile son sözümüz Fenerbahçe olacak'' dedi.
Fenerbahçe Faruk Ilgaz Tesisleri'ndeki toplantının son bölümünde kürsüye çıkan Yıldırım, bir süre ayakta alkışlanınca, konuşmasına başlamadan önce duygulu anlar yaşadı.
Tribünlerde taraftarların tezahürat yaptığı gibi, ''Güzel, güneşli günler göreceğiz. Şampiyonluk şarkıları söyleyeceğiz'' şeklinde sözler
kullanan
Yıldırım, yeni sezonda kutlayacakları 100. yılın her şeyden önemli olduğunu, bu aşamada her türlü şahsi sebebin kendisi için önemini yitirdiğini vurguladı.
Ayrılma kararına neden olan olumsuz koşulların devam ettiğini yineleyen Yıldırım, ''Koşullar değişmiş olmamasına rağmen, beni yeniden aday olmaya iten sebep, başta eski başkanlar, eski yöneticiler, divan başkanı ve üyeleri, kongre üyeleri, dernekler ve taraftarların gösterdiği sevgi. 100. yılda bir gün dahi zaman kaybetmeye tahammülümüz yok. 100. yıl her şeyden önemlidir. Her türlü şahsi sebep bu aşamada benim için önemini yitirmiştir'' diye konuştu.
''CAMİAYA BORÇLUYUM''
Fenerbahçe camiasına borçlu olduğunu belirten Yıldırım, ''Ben bu camiaya borçluyum, en azından 2 kupa söz verdik ama olmadı, ama yine
söz verdik inşallah yapacağız'' dedi.
Sevildiklerini bildiğini ancak bu kadar büyük olduğunu bilmediğini anlatan Yıldırım, karar verme sürecinde kendisine ulaşan taraftarların
ifadeleriyle ilgili olarak şunları söyledi:
''Bir bayan taraftar 'Ben 4 aylık hamileyim ve gittiğinizi doğan çocuğuma nasıl anlatırım' dedi. Biri de şunu dedi: 'Galatasaray'a 7-0
yenilelim ama siz kalın.' Özel mesajlar vardı ve çok önemliydi. Bu desteği herkesten gördüğümüz için her ne şartta olursa olsun bu görevi
yapmak ve Fenerbahçe'yi daha iyi bir duruma getirip gelecek arkadaşlara devir etmek için geri geldik.''
''LİGİN SON 6 HAFTASI İNCELENMELİDİR''
Aziz Yıldırım, İtalya'da Juventus ve diğer bazı takımlar hakkında hakemler üzerinde yapılan baskılar neticesinde, açılan soruşturmayı örnek göstererek, Türkiye'de de geride kalan sezonun son 6 haftasının devlet görevlilerince incelenmesi gerektiğini savundu.
Yaşanan olaylar sonunda İtalya'nın futbol federasyonu başkanını görevden alındığını kaydeden Yıldırım, ''Bizde Sayın Şenes Erzik veya
başka insanlar, başkan görevden alındığında 'UEFA bizi atar' diyor.
İtalya'yı atamıyor demek ki. Bunlardan bunlardan ders çıkarmamız lazım. Türkiye'de son 6 haftanın incelenmesi lazım. Bunu devletin
incelenmesi lazım. Devlet görevlilerinin bir soruşturma açması gerekmektedir. Kim hakkında? Bunu yapanlar ve yönetenler hakkında''
şeklinde konuştu.
Bir bedel ödediklerini belirten Yıldırım, ligin ilk devresinde gündeme gelen teşvik primi iddialarıyla ilgili olarak da, ''Sezon sonunda
herkes anladı ki Fenerbahçe kimseye bir şey göndermedi. Göndersek daha değişik şeyler olurdu'' dedi.
''HAZMEDEMEDİĞİMİZ OLAYLAR VAR''
İzmir'de Beşiktaş ile yaptıkları Fortis Türkiye Kupası finali ve Denizlispor ile oynadıkları şampiyonu belirleyen sezonun son lig maçıyla ilgili yönetim kurulu olarak hazmedemedikleri olaylar olduğunu kaydeden Yıldırım, ''Bu olaylar 1 yıllık bir emeğin kaybolması ve Fenerbahçelilerin üzüntüsü oldu'' dedi.
''KORKULARIMIN BEDELİNİ ÖDEDİK''
Bundan önceki kongrede bir takım korkuları olduğunu söylediğini hatırlatan Yıldırım, ''Bundan sonra korkum yok. O korkuların bedelini
ödedik'' dedi.
Olumsuz koşullar yaratılarak hedefledikleri noktalardan uzaklaştıracaklarından korktuğunu hatırlatan Yıldırım, ''Korkularım
var demiştim ve buna inanarak söylemiştim. Bundan sonra korkum yok. O korkuların bedelini ödedik. Genel kuruldan sonra 3 aylık dönemde
yaşananları hep birlikte izliyoruz'' şeklinde konuştu.Aziz Yıldırım, özel yaşamıyla ilgili kimseye veremeyeceği bir hesap olmadığını kaydetti.
''BİZ KAVGACI DEĞİLİZ''
Kendisi ve yönetici arkadaşlarının kamuoyunda kavgacı insanlar olarak gösterilmeye çalışıldığını anlatan Aziz Yıldırım, Fenerbahçe
camiası içinde de bunu dile getirenlerin olduğunu söyledi.
Kendisinin ve arkadaşlarının kavgacı olmadığını, haklı davalarını dile getirdiklerinde bu şekilde gösterildiklerini ifade eden Yıldırım
şöyle devam etti:
''Ligin 1. devresinde maçların ardından bizim isteğimiz dışındaki hatalar haftalarca, aylarca konuşuldu. İkinci devre ile beraber bu
ters olunca bu konuşmalar yapılmadı. 'Türkiye Ligi şampiyonluğu önemli değil' denildi. Ligin kalitesiz olduğu, hakem hataların lehimize
olduğu, şampiyonluğun şaibeli olacağı söylendi. Masa başı senaryolar yazıldı. Türkiye'de hiçbir kulübe nasip olmayan mali ve idari
konularda yarattığımız güçle, sahada alın teriyle elde edilen başarılar karalanıp, başarılar başka sebeple izah edilmeye çalışılıyor. Lehimize hatalar konuşulurken, aleyhimize hatalar konuşulmadı. Haklarımızı korumak içi mücadele ettik. Fenerbahçe markası çevresinde oluşturulan kavga ortamıyla raitingler sağlandı. Fenerbahçe'nin yükselişinin durdurulamayacağını anlayanlar şahsımıza karşı farklı mücadele başlattılar.''
''ETİK OLMAYAN YOLLARDAN BAŞARI ELDE ETMEYECEĞİZ''
Hedefledikleri 2 kupayı alamamanın kendilerini de çok üzdüğünü kaydeden Aziz Yıldırım, camianın liderleri olarak üzüntülerini dışarı vurmadıklarını söyledi.
Kendi yarattıkları güçle başarılı olduklarını kaydeden Yıldırım, yeni dönemde bu konulara karşı daha hassas olacaklarını anlatarak,
''Sizden isteyeceğim de buna destek ve buradan elde edilmeye çalışılacak reyting karşısında birlikte mücadele etmemiz. Bizler ilk
günden beri gücümüzle başarı elde edeceğimizi söyledik. Biz çok çalıştık ama olmadı, biz hiçbir zaman etik olmayan yollardan başarı
elde etmeyeceğiz. Bundan sonra daha büyük başarılarımız olacaktır'' diye konuştu.
Geçtiğimiz günlerde yaşadığı rahatsızlıkla ilgili olarak kongre üyelerine ayrıntılı bilgi veren Yıldırım, ''Önümüzdeki yıllarda daha iyi yaşayacağımı, rektifiye olduğumu söylediler'' dedi.
TEKNİK DİREKTÖR KONUSU
Teknik direktör konusunda 6-7 aday ile görüşme yaptıklarını, 3'ü ile prensipte anlaştıklarını diğer 3'ünün durumunun da yarın akşam
belli olacağını bildiren Yıldırım, ''Pazartesi veya salı günü seçip getiririz'' dedi.
Kontenjana göre bir yabancı oyuncu haklarının bulunduğunu hatırlatan Yıldırım, ''Gelecek teknik direktör yabancı oyuncuyu
seçecek'' dedi.
''SİZİN BANA BİR CAN BORCUNUZ VAR''
Futbolcularla yaptığı toplantıda onlara, camiaya borçları olduğunu söylediğini kaydeden Yıldırım şöyle devam etti:
''(Sizin bana bir can borcunuz var ve hepimizin de bu camiaya borcu var. Sizler paralarını aldınız, biz bir sezon onurlandık ama sonuçta bir şey veremedik ve ezik hissediyoruz siz de hissetmelisiniz) dedim. 100. yılda belki bir daha yaşayamayacağımız bir yıl yaşanacak.
Bundan dolayı bu yılın çok önemli olduğunu dün kendilerine anlatım ve onlar da anladıklarını ifade etiler. Bu yıl Coca Cola Kupası dahi olsa
bütün kupaları almamız gerektiğini anlattım. Avrupa'da da başarı istiyorum ama kolay değil. Sistem yabacı oyuncuyu ve kaliteyi
arttırmalıdır. Bakın Dünya Kupası'nda da yabacılar var ve gerekirse milli takımda da oynatırsınız.''
AYDINLAR'A YANITI
Aziz Yıldırım, Mehmet Ali Aydınlar'ın kendisine kırıldığı şeklindeki açıklamasına da şöyle cevap verdi:''Mehmet Ali Aydınlar, alınma, senin için değil o sözlerim. Kimler için söylediğim belli. Fenerbahçe üzerinden reklam yapmak isteyenler içindi o söz. Senin öyle bir şeye ihtiyacın yok.''
(AA)
Posted: Sat Jun 24, 2006 10:02 pm
by Ismail Gezer
'Aziz Yıldırımın laflarını buraya niye astınız? Boşuna yer işgal ettiniz, forumu kirlettiniz' diyen çıkmaz inşallah
Psikoloji eğitimi almış olan arkadaşlar varsa, daha profesyonel olarak incelesinler şu lafları, bakalım ne teşhis koyacaklar
Benim ilgimi çeken noktaları söylemek istiyorum, yüksek müsadenizle:
1.Denizli maçında fenere haksızlık edildiğne düşünüyorum, daha öncede belirttim. Denizli başkanı Ali İpek densizinin DNZ-FB maçından önceki yumurtaları hakkında federasyonun gıkını çıkarmaması güvenilirliğini sarsmaktadır. Bunun haricinde fenerbahçenin ağlayıp zırlamasını gerektirecek bişey yok. Zaten 'son 6 hafta' lafı tam bir hezeyan. İtalyayı örnek veriyor Aziz efendi, İtalyada son birkaç haftayı mı incelemişler? Bu sezonun tüm maçları incelenmeli deseydin ya sıkıysa!
2. Ölürken son sözünün ne olacağını ifşa etmiş Aziz efendi. Ya korkunç bir yalakalık gösterisi yaptı yada kafayı yemiş bu adam! Bu lafı eden adamın aklı başında olduğunu iddia etmek komik olur.
Posted: Sat Jun 24, 2006 11:36 pm
by Ismail Gezer
Haluk Ulusoy açıkladı: Şike tahkik komisyonu kurulacak!
Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy, bazı kulüplerin federasyona müracaatı üzerine Şike Tahkik Komisyonu kurulmasına karar verdiklerini söyledi.
Federasyonun Beylerbeyi'ndeki tesislerinde yapılan yönetim kurulu toplantısının ardından açıklama yapan Haluk Ulusoy, 1-2 kulübün müracaatı üzerine Şike Tahkik Komisyonu kurulmasına ve komisyonun 26 Haziran Pazartesi günü oluşturulmasına karar verdiklerini belirtti.
Ulusoy, ''Aziz Yıldırım, ligin son 6 haftasının incelenmesi gerektiğini açıkladı. Bu konuda ne söyleyeceksiniz?'' şeklindeki soruya verdiği yanıtta şunları söyledi:
''Bize yapılan müracaatlar var. Sadece Aziz Yıldırım'ın söylemleri değil, 1-2 kulübün bize müracaatları var. Bu müracaatlar doğrultusunda aldığımız yönetim kurulu kararıyla bu komisyonun kurulmasına karar verdik. 26 Haziran Pazartesi günü Şike Tahkik Kurulu kurulacak. Son 6-7 hafta değil, ligimizde oynayan her haftayı inceleme yetkisi var ve komisyon yapacağı çalışmalar neticesinde olumlu veya olmuş olan bir gerekçe bizim önümüze koymuş olursa, biz de gereğini yaparız. Hiç kimsenin gözünün yaşına bakmayız, hiçbir kulübün gözünün yaşına bakmayız. Şike Tahkik Kurulu kararlarına biz saygı duyarız, ona göre hareket ederiz. Alınacak kararlara da futbolun içindeki herkesin saygı duyması gerekir.''
milliyet
Posted: Sun Jun 25, 2006 7:38 pm
by Ismail Gezer
(Aziz Yıldırımın yeni adamı ) Ali Koç, Fenerbahçe'nin geçen sezon şampiyonluğu kaybetmesine çok üzüldüklerini belirterek "Kanımıza dokundu. Şampiyonluğu kaybetmemiz değil, kaybetme şeklimiz kanımıza dokundu. Bu kararı vermemin nedenlerinden biri de budur. Üzücü günlerdi, duygularımıza dokunduğu günlerdi, ama o günlerden kuvvetlenerek çıktık. Fenerbahçe'nin yaşadığı sıkıntılar aslında, ekonomik açıdan arayı ciddi anlamda açmamızdan, doğru şeyler yapmamızdan kaynaklanıyor. Başkanımızın mesajlarının bazı kesimler tarafından sempatik bulunmaması, bu işin kılıfı diye düşünüyorum. Borsa değerimize baktığımız zaman rakiplerimizin toplamıyla eşit değerde. Fenerium satışlarına, stat gelirlerine baktığımız zaman bu ara her sene açılarak devam edecek. Büyük takımlar arayı açtığı zaman, rakiplerinde başarısızlığı isteyenlerin sayısı artacaktır." şeklinde konuştu. Hürriyet
Kanına dokunmuş! Kendisi çok asil bir kan taşır! Zoraki burjuva yaratma çabalarının bir numaralı meyvesi, devlet eliyle zengin olmuş ailenin nadide numunesi! Kanına dokunacak daha çok şeyler yaşatmak dileğiyle...
Posted: Mon Jun 26, 2006 12:10 pm
by Soner Özaltındere
Bunlara insan gibi davranmak, hayvan sülalesine hakaret olur. Hayvanlar bile yanlışını anlar, bu zihniyettekiler asla.... Bunlara yüzüncü yılında daha sağlam bir tokat lazım, öyle bir sağlam tokat ki, on sene kadar toparlanamasınlar.Bir de duydum ki; Fenerbahçe Üniversitesi kuracaklarmış, kursunlar. Bizi takip etmek onların kaderi olmuş ne yazık.
Posted: Thu Jun 29, 2006 3:13 am
by Ismail Gezer
Darağacında Bile Fener!
FENERBAHÇE'NİN "Cihat-Murat, Ahmet" diye başlayan ve Galatasaraylılar tarafından bile ezber bilinen o efsane takımının Murat'ı geçenlerde öldüğünde, Fener yönetim ve camiasının sessizliğine anlam verememiştim. Halit Ağabey'in (Deringör) Cumhuriyet'teki yazısını okurken, yalnız olmadığımı anladım.
Halit Ağabey, Cumhuriyet'te enfes bir yazı kaleme almış.. Orada sıkışıp kalmasına gönlüm razı olmadı. Aynen sütunlarıma alma kararı verdim.
İşte bir Fenerbahçeli, hem de nasıl Fenerbahçeli'den bir Fener, Murat ve Aziz Yıldırım yazısı..
***********
Geçen günlerde, F.Bahçe'nin gelmiş geçmiş en iyi sağ beki olan Murat Alyüz'ün vefat ettiğini yazmıştım. Bir kez daha yineliyorum. Sessiz sedasız kendi köşesinde dünyayı terk etti. O günlerde, F.Bahçe Kulübü paraya kıyıp bir başsağlığı ilanı bile vermedi. Bizim kuşak futbolcuları olarak bu vefasızlığa çok üzüldük...
Ne var ki Sayın Başkanımız, kendi yarattığı bir kaos sonucu, yeniden bir kongre yaptırarak boş yere trilyonları harcadı... Bu nasıl bir çelişki?..
Kongreye şehir dışında olduğum için gidemedim. Ama olayları basından heyecanla izledim. Kongre, ''kendin pişir kendin ye'' kongresiydi. Benim için en ilginç yönü, Sayın Başkanımızın çarpıcı sözleriydi: "Benim darağacında bile tek sözüm Fener olur...'' diyordu.
F.Bahçe ve Türkiye spor tarihinde bunlar ilk kez kullanılan sözcükler. Popülizm de olsa duygulandırıcı anlamı var. Yani Sayın Başkanımız, Romeo'nun Juliet'e; Kerem'in de Aslı'ya olduğu şekilde aşık... Ne yalan söyleyeyim; bu sözcükler benim bile gözlerimi yaşarttı. Beni duygulandırdı. Çünkü benim F.Bahçe'de ilk defa duyduğum sözcükler bunlar.
Aşağı yukarı 67 yıldır F.Bahçeliyim. O yıllardan bu yana gelen geçen birçok anım var elbette. Bedava futbol oynadık. O zamanlar da "transfer" vardı. Cebimizde para olmadığı, ihtiyacımız olduğu halde verilen yüksek ücretleri elimizin tersiyle ittik.
F.Bahçe bizim için bir vatan, forması da bizim için bayraktır. Bırakın F.Bahçe Kulübü'nden para almayı, yüksekokulda aldığım burs ücretini verdiğim günler oldu...
Zaman zaman yüzümüze maç sırasında tekme yedik. Bir maç sonrası kulağımıza atılan taştan dolayı hastaneye düştük. Yani F.Bahçe'yle çeyrek asır acı ve tatlı anıları birlikte yaşadık. Bu yalnız benim için değil, diğer F.Bahçeli futbolcu arkadaşlarım için de geçerli...
Gerçeği söylemek gerekirse, hiçbirimiz de "Darağacında olsak son sözümüz F.Bahçe olur" diyecek kadar sevemedik!.. Böyle bir sloganı kullanmadık!.. Ama 10 yıl önce F.Bahçe'ye gelen ve de dünya çapında şöhrete ulaşan Aziz Yıldırım, kulübü bizden daha çok seviyor. "Darağacında son sözüm F.Bahçe" diyecek kadar.
Hadi canım sen de!..
Hıncal
Darağacı saçmalığına takılan benden başka birilerininde var olduğunu görmeks evindirici
Posted: Tue Jul 04, 2006 6:22 pm
by Ismail Gezer
Fener'in hocası 'Zico' oldu
Fenerbahçe Kulübü, ''Zico'' lakaplı Brezilyalı teknik direktör Arthur Antunes Coimbra ile 2 yıllık anlaşmayapıldığını açıkladı.
Sarı-lacivertli kulübün resmi televizyonu FBTV'de flaş olarak geçilen altyazıda, ''Fenerbahçe, teknik direktör Zico ile 2 yıllık anlaşma yaptı. Brezilyalı çalıştırıcı yarın saat 14.30'da İstanbul'a gelecek ve takımla çalışmalara başlayacak'' denildi.
53 yaşındaki Zico, son olarak Dünya Kupası'nda Japonya Milli Takımı'nın başında görev yapmıştı.
SABAH
Süper transfer. Çok korkuyordum alacaklar diye ve maalesef aldılar. Adam gelmiş geçmiş en iyi 5 TD arasına rahat girer çıkar. Scolari, Copella falan gelir diye ümit ediyordum ama adamlar en iyisini aldı getirdi, saygı duymak lazım!
Klüp takımı çalıştırmamış ama olsun, bundan sonra bol bol çalıştırır..
Japonyadan çiçeklerle gönderilmiş, bazı futbolseverlerin harakiri yapmasından endişe ediliyor...
Posted: Tue Jul 04, 2006 9:02 pm
by Tolga Girici
Ismail saka yapiyorsun sanirim?
Benim tahminim, Capello'yu, olmadi Scolari'yi bekleyen Fener taraftari su anda hayal kirikligi icinde olmali.
Zico hakkinda pek bilgim yok, tabi ki cok iyi bir antrenor de olabilir.
Sunu da eklemeliyim, eger Zico yerine baska milletten bir teknik direktor, mesela Low falan gelseydi Alex ve Luciano muhtemelen Brezilya'dan geri donmeyeceklerdi. Biraz onlarin gonlunu hos etmek amacli bir secim olmus bence.
Posted: Tue Jul 04, 2006 9:27 pm
by Burak Sağlam
FB eski günlerine dönüyor.Bir iki forumda rastladım FB'liler şaşırmış durumda nasıl olur hani capello hani scolari diyorlar.
Eğer AY hakem federasyonu ve tüm klupleri satın almazsa bu sene sonunda kuyruğuna teneke bağlayacaklar.Kaos dönemi geri geliyor.
Tek süpriz beklediğim takım BJK.Antrenörleri çok iyi şeyler yapacak bırakırlarsa adamı.
Aynı fikirde olmayan arkadaşlar 11 ay sonra lütfen bu yazdıklarımı hatırlatsın özür dileyeyim
Posted: Tue Jul 04, 2006 9:48 pm
by Ismail Gezer
Zicco müthiş bir teorisyen. Lucescu'nun babacanlığı, Terimin otoritesi, Daumun kurnazlığı, Şenol Güneşin türkçesi, hepsi Zicco'da!
Japon ligini yakından takip eden arkadaşlar şöyle diyor:
亦 [また]; 矢張り [やはり]; その外 [そのほか]; 上 [うえ]; 且つ又 [かつまた]; 且又 [かつまた]; ZiCCO 其れに [それに]; 剰え [あまつさえ]; 尚且つ [なおかつ]; 尚又 [なおまた]
Zicco Türkiye ligi maçlarını hiç kaçırmazmış. Denizli maçında Fenerbahçenin yanlış taktikle oynatıldığını düşünüyormuş. Hakemlere karşı saygı ve hayranlıkla karışık duygular besler onlar hakkında konuşmayı pek severmiş.
Aziz Yıldırım büyük iş başardı. Artık biz ancak şampiyonlar liginde final oynayıp fenere kupayı kaptırmayı ve TR ligi ikinciliğini hedefleyebiliriz!
HERKES HADDİNİ BİLSİN!
İlave: Kıymetli rakibimizin resmi ve ciddi sitesinde Zicco'nun Ronaldinho ve Parreiralı resimleri gösterilmektedir. Bu resimlerde Parreira ve Ronaldinho daha fazla alan kaplamalarına rağmen Zicco'nun karizması altında inim inim inlemekte oldukları dikatli gözlerden kaçmamıştır!!
Posted: Wed Jul 05, 2006 4:05 pm
by Savas Macun
Zico sadece benim icin unlu bir sahis su asamada.Kariyeri kimseden daha iyi degil, buna yerli 1.sinif hocalar dahil, yani bir Ersun Yanal veya Aykut'un bile daha fazla tecrubesi var gozumde.Tabii elbette futbol anlayisini gorecegiz.Ancak bana Capello, Scolari zaten cok zor geliyordu sasirmadim.Parreira isim olarak iyi ama FB basina gelmesi Zico'dan cok farkli degil.
Zico'nun FB'yi avrupada basariya tasiyacagina zor inaniyorum genede simdilik onyargi ile yaklasmadan beklemek lazim.Ozellikle bu dunya kupasi gosterdi ki Avrupa Futbolu defansi on planda tuttugu icin daha basarili oldu.Turkiye icinde Zico'nun basarili olmasi icin cok fazla bir sey yapmasina gerek yok, futbolun temel kurallari icinde kalip birazda kondisyon verdi mi ve de adaletli forma dagitti mi basari gelir.Ancak mesele Avrupa!!
Selamlar
Savas
Posted: Wed Jul 05, 2006 7:03 pm
by Ismail Gezer
Nereden çıktı bu Zico
Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın çok iyi bir hoca bulmak için yoğun çaba harcadığını, hatta kesenin ağzını açtığını duyuyorum. Ancak Dünya Kupası’nın devam edişi, önde gelen hocaların Türkiye adını duyunca nazlanması Başkan’ın işini zora sokuyor. Bu arada birileri de aradan çıkıp Zico’yu Fenerbahçe’ye yamamaya çalışıyor. Zico, zamanında hayranlık uyandıran büyük bir oyuncuydu. Ama hocalığında “tıkı” yok. Üstelik her büyük futbolcu büyük hoca olur diye bir kural da yok. Dilerim Aziz Yıldırım bu oltaya takılmaz.
Şansal
Aziz Yıldırım oltaya takıldı mı şimdi Şansal
Posted: Fri Jul 07, 2006 3:02 am
by Ismail Gezer
2 gündür Zico konusunu işliyor fenerli yazarlarımız. Çoğunluk yönetimin hoca seçimi konusunda gereğinden fazla eleştirildiğini iddia ediyor. Haksızlık yapılıyormuş onlara göre.. Öyle bir üslupla bu lafları ediyorlarki, sanki Zicoyu beğenmeyenler Galatasaraylı ve BJK'lılar! Alakası yok, adamı eleştirenler yine fenerliler.. Yukarda Şansaldan yaptığımız alıntı ortada. Kıymetli yazar Ebru Köksaldıda aynı şeyleri söyledi. Ama heralde fenerlilerin içini rahatlatan kişi Hıncal olmuştur, bugünki yazısıyla..
Posted: Thu Jul 13, 2006 3:20 am
by Ismail Gezer
Uzlaşmaya yanaşmadı
Manken Deniz Akkaya, hakaret davası açtığı İstanbul Ticaret Odası (İTO) eski Başkanı Mehmet Yıldırım’ın uzlaşma teklifini kabul etmedi.
Deniz Akkaya, bir röportajda söylediği, "Bir işadamı bir haftalık aşk karşılığında 300 bin dolar teklif etti" sözleri için, o zamanın İTO Başkanı Yıldırım, "O kız değerini artırmak için yanlış taktik uyguluyor. İşadamı piyasa fiyatını bilir. Kimseye değerinden fazla vermez" diye konuşmuştu. Akkaya, hem suç duyurusu yapmış, hem de Yıldırım’a 100 bin YTL’lik tazminat davası açmıştı. Sarıyer Cumhuriyet Başsavcılığı ise Yıldırım hakkında 2 yıla kadar hapis cezası istemişti. Sarıyer 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki önceki günkü duruşmada Yıldırım’ın avukatı, müvekkilinin hakaret amacı olmadığını belirtip uzlaşma önerdi. Deniz Akkaya’nın avukatı ise Yıldırım’ın cezalandırılmasını istedi.
Hürriyet
Acaba bu haberin burda ne işi var?