Page 2 of 9

Posted: Mon Jan 26, 2009 7:25 pm
by Ozgur A. Boztepe
Murat Gokcigdem wrote:Turkiyede maclarda saha icinde oyuncularin goruntulerini 12 degisik kamera ile izlenebildigi, hakemlerin telsizle gorusebildigi, saha kenarinda ise gozlemcilerin rapor tuttuklari yaziliyor.

Peki nasil oluyorda ilk yarida ki Bilica'nin Umit Karan'a attigi tekme ile Diallo'nin Hakan Baltaya sert haraketi gundemde degil?
O tekmelerde var goruntulerde Murat Bey. Diallonun top gittikten sonra Hakan'in bilegini vurusu, billicanin donerek karanin dizinin ustune vurusu.

Boyle cok gordum hasir alti edilen pozisyon. Macin 90 dakikasi disindaki durumlar cok farkli olsaydi eger, o pozisyonlar hakkindada cok konusulurdu.

Yani demek istiedigim, sizinde bildiginiz gibi, turkiyede lobi dengeleri var.

O dengeler o mac ertesi hangi tarafa agir basiyorsa, kollektif media yorumlari o tarafa kayiyor.

Biz 150 locamizi doldurdugumuz zaman, o tekmelere piero hazirlanip, tekme ne kadar hizla atilmis onu seyredecegiz . :)

Erman toroglu birden bire, "yildiz oyuncular korunmali" diyecek.

Posted: Mon Jan 26, 2009 7:37 pm
by Ismail Gezer
Yahu Bülent Uygunun çok çekirdekli kompüterindeki programlarla yaptığı analizleri unutmuş yok saha yok hakem yok bilmem diyorsunuz. Sizi kınıyorum :D

Posted: Mon Jan 26, 2009 7:43 pm
by Ozgur A. Boztepe
Galatasaray'i besiktas macindan itibaren ve sonra takip ediyorum. Hazirlik kampini ordaki maclari. Oyuncularin birbirleri, mac icersinde skibbe ve media ile olan dialoglarini.

Umit karanin Burak hoca ile olan kavgasindan sonra yasananlari.

Sivas macinin oncesini sonrasi.

Tespitim sudurki, Galatasaray Futbol takimi inanilmaz sakin. Ve cok kendine guvenli. Sanki 10 mactir hic gol yemiyormus gibi. Sanki her maci kazanicaklarini biliyormus gibi. Ne kadar iyi olduklarini biliyorlar gibi.

Galatasaray futbol takim'ini ben uzun zamandir hic bu kadar huzurlu gormemistim. Umit'in rehabilitasyonu, Lincoln'un rehabilitasyonu ve bir cok gosterge beni bu dusuncelere itiyor.

Galatasaray'a cok kuvvetli insalar geldi bu sezon. Alpay abi daha iyi bilir nenden.

Bunlarin bazilari yeni futbolcular, "kewell gibi, Baros gibi, piyasa degeri 10 milyon euro olan (transfermarket.de) Meira gibi, Italyan milli kaleci De sanctis gibi. Bunun disinda eskidende bilinen camiaanin icinde hala olan, ama yonetime uzak olan insanlar, yonetimde olmasalar bile yonetim kanadina geri kazandirildi.

Yani takimin icine ve disina cok onemli takviyeler yapildi. Bu oyuncularin elinden tutup "bu camiadaki insanlar sudur, sunlar aramiza yeni katilmistir" diye gostersen zaten, oyuncular camaanin kuvvetini anlarlar.

Floryada anremanda kosuyorsun, saginda arda, solunda kewell onunda Baros. Seni izleyenler yukarda anlattigim insanlar...

Buna birde as turk oyucularin Avrupa sampiyonasi deneyimi ve yonetimin dogru hareketleri eklenince oyuncular ust performanslarini sergiliye bilicekleri bir ortam buldular.

Umit'i Ardayi hatta sabriyi dinlerken, bir Pirlo, bir raul rahatligi ve olgunlugu var , kaybedilen bir mactan sonra.

Bunu ben 5000 mil oteden goruyorsam, icerde demekki ne kadar guzel bir hava var.

Posted: Mon Jan 26, 2009 10:57 pm
by Ismail Gezer
Cola Turka İdman Raporu: 26 Ocak 2009 Pazartesi

Galatasaray Profesyonel Futbol A Takımı, Sivasspor karşılaşması hazırlık çalışmalarını bu akşam saat 18.00’de basın ve taraftara kapalı olarak yapılan antrenmanla tamamlayarak Florya Metin Oktay Tesisleri’nde kampa girdi.

Teknik ekibimiz Michael Skibbe, Cevat Güler, Burak Dilmen ve Nezih Ali Boloğlu yönetiminde Jupp Derwall Antrenman Sahası'nda yapılan çalışma koordinasyon ve ısınma egzersizleriyle başladı.

Antrenmanın ana bölümünde Sivasspor karşılaşmasının taktik çalışması yapıldı.

Antrenman soğuma çalışmalarıyla tamamlandı ve oyuncular akşam yemeği için merkez binamıza geçtiler.

Ayhan Akman, Arda Turan, Barış Özbek, Emre Aşık, Servet Çetin ve Shabani Nonda antrenmanın tamamına takımla birlikte katıldılar.

Tobias Linderoth özel çalışmasının ardından takım antrenmanına katıldı.

Tedavisine Metin Oktay Tesisleri sağlık merkezinde devam edilen Cassio Lincoln takımdan ayrı çalıştı.

Hasan Şaş ve ayak bileğine almış olduğu darbeden dolayı ağrısı bulunan Semih Kaya tedavilerinin ardından fizyoterapistler eşliğinde salonda çalıştılar.

Harry Kewell ve Murat Akça’nın Metin Oktay Tesisleri sağlık merkezinde, Uğur Uçar ve Serkan Çalık’ın ise Almanya’da ameliyat sonrası rehabilitasyon çalışmaları devam ediyor.

Posted: Mon Jan 26, 2009 11:08 pm
by Ismail Gezer
-----------De Sanctis-----------
Sabri---Servet--EGüngör---Balta
Barış---Topal--Ayhan---Arda
--------Baroş---Yaser-------

Posted: Tue Jan 27, 2009 12:15 am
by Can Ergun
Takımın esas dizilişi 4-2-3-1 olsa da, özellikle bunun gibi kadro sıkıntısı (Lincoln,Kewell) çektiğimiz maçlarda 4-4-2 gibi 3 bloklu,2 forvetli sistemleri denemek gerekir.Bu olaylardan sonra Sivas maçı bunun için uygun mu bilmiyorum ama,takımı oyunu 30m içinde oynayabilen,çift forvetli,Sivas'a 5 atacak bir şekilde görmek istiyorum.Bu maçla ilgili bir gaz var içimde,allah futbolculara yardım etsin...

Posted: Tue Jan 27, 2009 8:34 am
by Murat Kara
Ugur Sahin wrote:"Sertlikle sindirdiler" derine inmiyor da "zengin takım hazırlansaydı" Sivas 4 Eylül Stadı'ndaki buzu kırıp toprağa değiyor mu?
Derine inmeye gerek yok diyorum ben de zaten. Bunlar olayin cilvesi.

GS Umit atildi diye kaybetti maci. Baska bir nedenle degil.

O dakikaya kadar GS Sivas'dan daha iyi bir takim oldugunu gostermisti zaten. Umit atilana kadar macta ustundu GS ve kotu saha filan pek bir faktor olmuyordu.

Posted: Tue Jan 27, 2009 9:01 am
by Murat Kara
Ali Gursel wrote:Turkiye'nin standartlari, adamlarin neye mahkum oldugu (bu arada adamlar o mahkumiyetten gayet memnun gozukuyorlar, ona da gelecegim) falan GS'in sorunu degildir, olamaz da.
Bu mantik "ekmek bulamiyorlarsa kek yesinler" mantigina gider.

Birisi bir seye mahkumsa, otomatik olarak o durumdan mutsuz oldugu anlami cikmaz ki.

GS, Avrupa'daki statlarla boy olcusemeyecek durumda olan kici kirik Ali Sami Yeni Avrup'daki buyuk takimlar icin 'Cehenneme' cevirdiginde, o 'sorunu' pozitif hale getirmeyi basarmisti.

Hadi daha trajik bir ornek vereim. Canakkale muharebeleri sirasinda her taraf camur degil de asfalt olsaydi, muharebeyi kazanan taraf farkli olabilirdi. O zaman, (tarafsiz olarak bakabilidigimizi farzedersek) bu durumu avantaj olarak kullanan Turklere veryansin mi edecektik?

Analizin derinligi kadar baslangic noktasi da onemli. Tipki yolculuk ederken arabinin hizi kadar gittigi yonun de onemli olmasi gibi.

Diger yandan senin boyle maclara as oyunculari cirkartmak yerine genc oyunculara yer vermenin daha mantikli olacagini ve Skibbe'nin o nedenle firsat kacirdigini soylemene prensipte katiliyorum. Ancak Skibbe'nin basinda kac yumurta pistigini bilmedigimiz icin saglikli bir yorum yapabilmek de zor.

Posted: Tue Jan 27, 2009 6:13 pm
by Ozan Ersoy
Serif Halimler wrote:saha zemini cokklukla dile getirmis biri oldugum icin, yarin ASY'de mutlaka galip gelmemizi bekliyorum, 1-0 da olsa farketmez.
Eger ASY'de kazanamazsak bosa konusmus olacagim ;-)
Serif abi boyle dusunecek cok cikacaktir. GS bugun Sivas'i yenemezse "yaa bak saha sartlari, hakem cart curt bosmus" diyeceklerdir. Halbuki her maci ayri dusunmek gerekir. Bu macta GS'in ve Sivas'in avantajlarini siralarsak...

GS...

1) ASY ve inanilmaz seyirci baskisi. Sivas zaten ayaga pas yapabilen bir takim degil, oyunlari iyice bozulacaktir.
2) Zeminin duz olusuyla GS'in pasa dayali oyununu oynayabilecek. Sivas'li oyuncularin top pesinde kostururken yorulma olasiliklari cok fazla.
3) 3 gunde bir mac yapma. Sivas'in 3 gunde bir mac yapmisligi cok az. Ikinci yarida 60'dan sonra gittikce gucten dustulerini gorecegiz tahmin ediyorum.
4) Servet ve Meira geri gelecek. Servet olmazsa Emre Gungor oynar. Boylece Balta sol beke yerine gececek. Savunmamiz toparlanacak.
5) GS'li oyuncular turu ikinci maca birakmamak icin cok asilacaklar.
6) GS'li oyuncular "kar, hakem bahaneymis Sivas soke soke yenmis" dedirtmemek icin cok asilacaklar.
7) GS daha iyi takim. Ilk yarida o buzda, camurda bile 11-11'ken bunu gosterdi. Sivas sahasindan cikamadi.

Sivas...

1) Hakem Goccek. Bu basketboldan bozma hakem bozuntusu hiyari bu maca atadiklarina inanamiyorum. Senin de bildigin uzere bu adi herif Lugano'nun Baros'un baldirina/beline tekme atmasina ilk once serbest vurus verdi sonra arkasina gecip cift vurusa cevirdi. Bu herif ASY'de Hasan Sas'i cildirtan ve kirmizi kartla atan herif. Futboldan anlamiyor. Zor kart cikarmasi ve penalti vermesiyle biliniyor. Boyle sey mi olur? Kurallari uygulamiyor, geregini yapmiyor demektir bu. Bunlar hep Sivas'a yarayacaktir. Bilica'nin tekmelerine sessiz kalacak bu adi herif.

2) Ilk macin ASY'de olmasi yuzunden Sivas tamamen savunma oynayip kontratakla cikmaya calisacaktir. Gol yemedikce direnc artacaktir. Nasilsa bu isin Sivas'i, subat ayinda daha da artacak kari, buzu, camuru var orada islerini bitiririz deyip, 1-0, 0-0'a baglamaya calisacaktir. Amenna bir de gol bulurlarsa ne guzel.

3) GS'in bu sene en iyi kilit acari Lincoln yok. Baros ve Arda henuz Baros-Lincoln ikilisi kadar iyi degiller. Arda'nin Baros'un kosu yoluna atmasi lazim toplari. Kafasina orta falan yapmaya calisiyor cogunluk.

4) Federasyonunun oynadigi oyunlar. Sen de yazdin bunu. Gruptan birinci cikmanin hic bir avantaji yok. Diger grup birincisini cektik. Ustune ustluk ilk maci kendi sahamizda oynuyoruz. Diger 4 takim kendi gruplarinin takimlarini cektiler. Isin garibi 3 buyukler disinda en zorlusunu biz cektik ve GS bu arada Avrupa'da oynayan tek Turk takimi. Boyle sacmalik dunyanin hic bir yerinde olmaz. Bunun sebebi Anadolu takimlarina kiyak gecme cabalari. Bu sene 6 takim basa oynuyor, 2 CL, 2 UEFA sansi var. 2 takimin hic bir seyle kapatacagi belli. Bu yuzden yiginla dolap donuyor.

Iste boyle Serif abi... Simdi bunlari alt alta ust uste ekledigin zaman GS tabii ki daha iyi takim, kendi sahasinda oynayacak agir basiyor ama hic bir sekilde kesin yeneriz fark atariz diyemeyiz bence.

Ozan Ersoy

Posted: Tue Jan 27, 2009 7:06 pm
by Mehmet Cirak
Valla acikcasi ben de GS lehine buyuk bir eyyam bekliyorum, ligdeki kepazelegi telafi etmek ve GS camiasinin agzina bal calmak icin. Bu isler boyle, simdi gonlumuzu alirlar, boylece herkese dengeli olmus olurlar. "Hakemler hata yapmayacak mi, elbette yapacak" muhabbetleri doner falan, fismekan...

Maalesef bu kadar tiksinmis durumdayim ulkedeki futbol ortamindan (baska seylerden de ama yeri burasi degil).

Posted: Tue Jan 27, 2009 7:47 pm
by Ali Gursel
Mehmet Cirak wrote:Valla acikcasi ben de GS lehine buyuk bir eyyam bekliyorum, ligdeki kepazelegi telafi etmek ve GS camiasinin agzina bal calmak icin. Bu isler boyle, simdi gonlumuzu alirlar, boylece herkese dengeli olmus olurlar. "Hakemler hata yapmayacak mi, elbette yapacak" muhabbetleri doner falan, fismekan...

Maalesef bu kadar tiksinmis durumdayim ulkedeki futbol ortamindan (baska seylerden de ama yeri burasi degil).
GS bu konuda ozellikle dikkatli olmali. Eyyamdan penalti verilirse salla disari mesela. Lig macinin diyeti kupayla odenmez, pesi birakilmamali.

Ali

Posted: Tue Jan 27, 2009 7:49 pm
by Ismail Gezer
Denizli-Ankaraspor maçı oynanıyor.

Denizliyi izlemek lazım...

Posted: Tue Jan 27, 2009 7:50 pm
by Ismail Gezer
Ali Gursel wrote:
GS bu konuda ozellikle dikkatli olmali. Eyyamdan penalti verilirse salla disari mesela. Lig macinin diyeti kupayla odenmez, pesi birakilmamali.

Ali
Bizim 11 adam penaltının "penaltı gibi penaltı" olmadığına mı karar verecek :D
Zor biraz... Tekrar tekrar izlemek gerekebilir...

Posted: Tue Jan 27, 2009 7:56 pm
by Ali Gursel
Bu mantik "ekmek bulamiyorlarsa kek yesinler" mantigina gider.
Ekmek bulamiyorlarsa kek yesinler mantigini begenmiyoruz diye GS'i Turkiye'de sahalarin durumundan sorumlu merci mi yapacagiz sevgili Murat? Onerdigin mantik bir suru carpikligin temeli degil mi?
Birisi bir seye mahkumsa, otomatik olarak o durumdan mutsuz oldugu anlami cikmaz ki.
Evet, ama bir durumdan mutsuzum diye sikayet edip (hocalarinin mactan once yaptigi gibi) sonra o durumun haksiz meyvalarini toplayamaz.
GS, Avrupa'daki statlarla boy olcusemeyecek durumda olan kici kirik Ali Sami Yeni Avrup'daki buyuk takimlar icin 'Cehenneme' cevirdiginde, o 'sorunu' pozitif hale getirmeyi basarmisti.
Evet, sahasinda futbol oynanabilirken. Futbolun temeli sahada top oynanmasidir, staddaki tuvaletlerin temiz, fonksiyonel ya da stadda sushi servis ediliyor olmasi degil. GS sorununu pozitif hale cevirirken futbol oyununu fiziksel mucadeleden ibaret bir camur guresine cevirmeye calismiyordu.
Hadi daha trajik bir ornek vereim. Canakkale muharebeleri sirasinda her taraf camur degil de asfalt olsaydi, muharebeyi kazanan taraf farkli olabilirdi. O zaman, (tarafsiz olarak bakabilidigimizi farzedersek) bu durumu avantaj olarak kullanan Turklere veryansin mi edecektik?
Canakkale Savasi iki takimin kurallari uzerinde anlasip, saati ve vaktinde randevulesip, hakemler gozetiminde yaptigi "karsilikli riza esasina dayali" bir karsilasma degildi.

GS bir gun elinde silahlarla Sivas'li oyunculari beklemedikleri bir saatte evlerinden alip zorla futbol sahasina goturup onlari silahlar altinda hakemsiz mac yapmaya zorlarsa Sivas sahasini isterse patates tarlasina cevirsin, ben elestirmem o zaman Sivas'i. Ama durum o degil. Onceden anlasilmis kurallar dahilinde karsilikli riza esasina gore yapilan bir karsilasmaydi bu, savas degil.
Analizin derinligi kadar baslangic noktasi da onemli. Tipki yolculuk ederken arabinin hizi kadar gittigi yonun de onemli olmasi gibi.

Diger yandan senin boyle maclara as oyunculari cirkartmak yerine genc oyunculara yer vermenin daha mantikli olacagini ve Skibbe'nin o nedenle firsat kacirdigini soylemene prensipte katiliyorum. Ancak Skibbe'nin basinda kac yumurta pistigini bilmedigimiz icin saglikli bir yorum yapabilmek de zor.
Skibbe'nin ensesinde boza pisiren camia kendi problemlerini halletmeli. Altay ve Malatya maclarinda birer stoper kaybettik. Ne o, kupa da onemliymis. Al onemli kupani derler adama (camiamiza yani).

Ali

Posted: Tue Jan 27, 2009 9:17 pm
by Celal Gürcüoglu
Beni en cok korkutan bizimkilerin son maci goz onunde bulundurarak hirs yapip gercek oyunlarini oynamamalari. Eger son Sivas macinin ilk yarisi gibi normal oyunumuzu oynamaya bakarsak (o sahaya ragmen takim ilk yari iyiydi), hic sanslari yok. Lincoln olsa 3-4 derdim. Ama iste bizimkiler deli danalar gibi kosan, suursuzca atak yapan bir baslangic yaparlarsa iste o zaman isimiz zora girer.