Ünal Aysal Başkanlığını açıkladı.

[Cengiz Akgun]

Ali Durust listede...GS'ligimi askiya almama gunler kaldi demektir, maclara da bakmayacagim, GS maclarina...Sezonluk kartim olsaydi yirtardim, buna inanabilirsiniz. Burada tek bir satir yazmiyacagim, bana email ile ulasabilirsiniz.
...

Hasan birak Allahaskina. Sen degil bu heriflerin (Aysal'i kastedmiyorum) hala aday olma curetini gostermelerine sebeb olanlar utansin. Senin benim onun kusmesini bu klubun uyeleri "tavsan daga kusmus" diye goruyorlar. Biraz daha sIksa Ednan da adayligini koyardi. Ben bunlari insan sinifina almiyorum. Dr. Helvaci ise tam bir doktara tezi herif. Biz bir aileyiz demis. Burada evvelsi gunu HBO diye bir TV kanali var. Film filan gosterir. Pazartesi gunu yeni bir dizi basladi. Adi "Taht Kavgasi" diye cevrilebilir. "The game of Thrones" galiba adi. Bir kitaptan uyarlanmis. Ilk blumunde gosteriyorlardi agabey kiz kardes halvet olmuslar. Baska bir durumda agabey kiz kardesini pazarliyor tekrar tahta cikabilmek icin. GS klubu de boyle bir aile iste. Ilerki bolumde ana ogul baba kiz da sevisecektir. GS da baskan yapicilar var. Secim filan hikaye. Bunu yeni kesfetmiyorsundur insallah.

[Cengiz Akgun]

Ayni Ednan'a yaptirdiklari gibi Aysal'a da Abdurrahim'e calim attirtmislar. Asil'den yedege dusurmusler. Bu adamin da cilesi. Ya iste anla birader. Bu is paraya filan bakmiyor. Bu zuppe zibidiler senin gibi birini oraya getirtmiyecekler. Serefinle neden oynatiyorsun bilmem. Dun Isin efendinin dedigi gibi 100 tane elit at oynatiyor. Paranla rezil oluyorsun be birader.

[Efe Tuncel]

Su ana kadar harika goturuyor.
Mesele Fatih Terim'i getirmesi, transferlere hemen baslamasi da degil. Sergiledigi nitelikli ve asil durus, aklini kullanarak hareket etmesi, planli ve kararli olmasi.
O cok sozu edilen Galatasaray aristokratlar tarafindan yonetilir soylemini reelde bayagi bir suredir gormuyordum. Celal Gurcan, Turgay Kiran, Ali Durust gibi 3 5 hiyar koseye toplaninca elit olduklarini sanan bir kitlenin oyuncagi olmus idik.

[turgut uyar]

Perşembenin gelişi çarşambadan belliydi. Bu cenah boşuna, mahkeme kapılarında
kongrenin geçersiz sayılmaması için, uğraşmamış demek ki.Tehlike çanları çalmaya
başlıyor ya haydi hayırlısı diyelim.2000'lerin ruhunu yakalayacağız derken elimizde bu
gidişle bir tek ruh bırakacaklar anlaşılan beden çoktan defnedilmiş olacak.

"Kulübün çatısı altında oluşacak kurullarda görev almaları için eski başkanlar Süren ve
Yalman’a da çağrıda bulunuldu. Hürriyet’ten Ali Naci Küçük’ün haberine göre, Ümit
Özdemir, Erol Aksoy, Bülent Tulun ve Sinan Kalpakçıoğlu da kurullarda yer alacak.

Ünal Aysal, G.Saray’daki güçleri birleştiriyor. 14 Mayıs’ta göreve gelen ve sarı kırmızılı
kulüpte barışı sağlayacaklarının altını çizen başkan Aysal, tüm camiada takdir görecek bir
ilke daha imza attı.

Aysal’ın direktifleri ve isteği ile G.Saray çatısı altında 14 kuruldan oluşan profesyonel bir
kadro kuruldu ve iş dünyasından saygın önemli isimlerin yer aldığı liste Galatasaray
Lisesi’nde yapılan yönetim kurulu toplantısında tüm yöneticilere dağıtıldı.

AÇIK KAPI BIRAKTI
Aysal’ın önderliğinde yapılan 14 ayrı kurulda ise kulübün eski başkanları Faruk Süren ile
Alp Yalman da göreve çağrıldı. G.Saray’ın kurumsal ve profesyonel yapıya kavuşması
adına yapılan ön listede Alp Yalman, Gayrimenkul İcra Kurulu’nda, eski başkan Faruk
Süren ise Futbol İcra Kurulu ve Dış İlişkiler Kurulu’nda yer buldu. Yönetimdeki 15 kişiye
birden dağıtılan liste önümüzdeki hafta yapılacak olan toplantıda karara bağlanacak.
Başkan Aysal hazırlanan ve kesinlik kazanmayan kurul listeleri ile ilgili yöneticilerine,
“Düşündüğümüz görev dağılımını yaptık. Önümüzdeki hafta bu konuyu hep birlikte
konuşalım” diyerek görev almak isteyenlere de açık kapı bıraktı.

ÜNLÜ İSİMLER VAR
Süren ile Yalman’ın yanı sıra salı günü İstanbul’a gelen Devler Ligi’nin kurucularından
Thomas Kurth ile Esteve Calzada da profesyonel yapıda yer aldı. Kurth, G.Saray Kurumsal
Yapı’da, Calzada ise Pazarlama Kurulu’nda görev yapacak. Ayrıca TEKFEN Holding başkan
yardımcısı Ümit Özdemir, iş adamı Erol Aksoy, Bülent Tulun ve Sinan Kalpakçıoğlu da
kurullarda yer aldı.

- KURUMSAL YAPI: Ünal Aysal, Thomas Kurth, Sinan Kalpakçıoğlu, Aka Gündüz Özdemir,
Adnan Nas.
- FUTBOL İCRA: Ünal Aysal, Ali Dürüst, Ali Gürsoy, Abdürrahim Albayrak, Bülent Tulun,
Faruk Süren.
- GAYRİMENKUL İCRA: Alp Yalman, Ümit Özdemir, Refik Arkan, Emir Sarıgül.
- MALİ İŞLER: Ünal Aysal, Adnan Nas, Refik Arkan, Mete Başol, Sinan Kalpakçıoğlu.
- DIŞ İLİŞKİLER: Ünal Aysal, Adnan Öztürk, Faruk Süren, Ebru Köksal.
- İLETİŞİM-TV: Sedat Doğan, Atilla Aksoy, Nur Karagülle.
- DİVAN KURULU VE GENEL KURUL TEMSİLİ: Semih Haznedaroğlu, Aka Gündüz Özdemir,
Ahmet Ocaklı, Adnan Öztürk.
- FEDERASYON VE ANKARA: Ünal Aysal, Adnan Nas, Abdürrahim Albayrak.
- PAZARLAMA: Adnan Öztürk, Esteve Calzada.
- TESİSLER: Ahmet Ocaklı.
- BASKETBOL: Hakan Üstünberk.
- SU SPORLARI: Vedat İrdelp, Celal Gürcan.
- VOLEYBOL: Semih Haznedaroğlu.
- BİNİCİLİK: Necati Demirkol.

“SEVE SEVE KABUL EDERİZ”

Eski başkanlardan Faruk Süren, sarı kırmızılı kulübün yeni yönetim modeliyle ilgili olarak
Hürriyet’e değerlendirmede bulunarak, “Danışman olarak kulübümüze hizmet vereceğiz.
Gayemiz G.Saray’a yardımcı olmak. Adnan Polat da bunu istese reddetmezdik” dedi. Alp
Yalman ise kendisine tebliğinin yapılmadığını söyleyerek, “Görev verilirse seve seve kabul
ederiz” diye konuştu."

[Cengiz Akgun]

Ne olacak saniyordunuz devrim mi, Aysal gelince? GS ustunden kene gibi para yapmaya alismis nerde sahtekar varsa toplatilip birer ulufe ile taltif edilmis yine. Bu lise ve liseliler denen ici kuf kokan olay kanser gibi bu klubun icini kemirdigi surece bir bok olacagi yok. Bu ugursuz kademsizlerin hicbir yerde dikis tuturamayip bu klubun basina bela olusu ne ilk ne de son olacak.

[Mehmet Gorgen]

içindekileri söyleyeyim de biraz rahatlayayım
Takımdan bu senede zerre kadar ümitli değilim.

Ünal aysal yeni adam yeni anlayış getirir bu yüzden biraz ümitleneyin dedim ama kılavuz diye yanına aldığı Bülent tulun'un kabiliyetini bildiğimden bu takımdan bu senede umutlu değilim.

Aklıma nedense inamoto transferi ve zapata konusunda başkan kaçırılmamalı diye akıl verişi geliyor.

Hele ribery vakasında Ribery'i ikna etmek için fransaya ribery'nin evine beyzbol sopasıyla gidişi aklıma geliyor.
Adam danışman diye görevli ama kulüp adına imza yetkisi var ilgiNÇ.Bizim şirkette de uçuk paralara çalışan yabancı danışman gırla ama hiçbirisi şirket adına bir kuruşluk bir anlaşma imzalamaya yetklili değil.GS sportif a.ş. halka açık bir şirket sanki hiç profesyonel yöneticisi yokmuş da işleri danışman adıyla biri yapıyor.

Cengiz abi beyzbol sopası olayını unutmadın heralde:)

Bülent tulun gibileri başkanın kılavuzu oldukça bu kulübün başarılı olma şansını sıfır olarak görüyorum. (lütfen kayda geçiniz ben size bunu çok önceden söylemiştim deyince hatırlarsınız)

[Cengiz Akgun]

Beyzbol sopasini nasil unuturum Gorgen'im. Uzerimizde ot bitse unutmayacagiz. Nasil bir yuz karaligi idi o olay. Sen adamin parasini verme, ustelik elinden GS'in sana borcu yoktur diye zorla bir makbuz al sonra da adam donmeyecegini ve kontrati bozup UEFA'ya sikayet edecegini ogrenince elinde beyzbol sopasi ile mafya fedaisi gibi kapisina dikil. Nasil Ribery polise haber verip o sopayi kicina sokturmadi hala anlamis degilim. Ve dedigin gibi bu adam adam yoklugunda tekrar gorevde. Hasan'I ve seni anlamamak elde degil. Icimiz yaniyor ve yine yeni bir saklabanliga kucak aciyoruz malasef. Lafa gelince mekteb-i sultaniye diye mangalda kul birakmayanlarin iclerinden cikan adamlar bunlar iste. Irisi ipe dirisi cope. Baska ne denir ki.

[Mehmet Gorgen]

Bu arada konular (başkan, yönetim transfer vs konular) birbirleriyle bağlantılı olduğundan ben buraya yazmayı daha uygun gördüm.

Ünal aysal'a bir karşıtlığım ve önfikrim yok ama ben kendisinin her söylediğini çok yakından takip etmeye çalışıyorum ki belli bir fikre sahip olayım diye.

Geçen hafta içerisinde belki sizde rastlamışsınızdır (sanırım ntvsporda görmüştüm) Başkan dünyaca ünlü bir kaleci alacaklarını birkaç gün içerisinde transferin açıklanacağını söylemişti.

Üzerinden 9 gün geçti kaleci transferi falan yok. Belki başkan günleri haftaları saymıyor olabilir ama benim gibi çok meraklılar virgülüne kadar bunları not ediyor.

Belki bülent tulun gibi danışmanları başkanı bu açıklamaya zorladı.Onlar başkana herşeyde anlaştık bir iki güne biter demişlerdir başkan da garanti olsun diye 1 hafta demiştir.


Sonuçta başkan benim gözümde 1.ayda karizmayı çizdirdi.


Bundan sonraki demeçleri de aynı şekilde takip edeceğim. GS başkanı birşey kesin bitmeden açıklama yapmamalı.Yoksa adnan polat gibi sezon açılışına tüm transferler bitecek deyip 31 ağustos akşamı olduğunda tutup 2 tane adam transfer etmeye çalışırlar.

Ben başkan yerinde olsam Bülent tuluna hiçbirşey danışmazdım.
(Bülent tulun da dün sezon açılışına(3-4 temmuza kadar) transferlerin % 99'unun biteceğini söyledi, onu da göreceğiz)

[Alpay Dedeoglu]

Gene liseye bir ton laf söylenmiş, arık sağlık olsun diyorum, anlatamadık yıllardır derdimizi bu konuda.

Bende GS'den ümitli değilim, ama farklı sebeplerden.

1-)Başta Sinan Kalpakçıoğlu, Faruk Süren, Ebru Köksal, Mete Başol vede
dışarıdan Erol Aksoy. Geçmişte GS için çok çok zararlı bu şahıslar
gene yönetim içindeler.
Evet Refik Arkan, Adnan Öztürk, AKA GÜNDÜZ, Ali Dürüst gibi benim desteklediğim isimler var ama, ilk yazdığım kurt takım/zararlı şahıslar bu iyi isimleri Adnan Öztürk haricinde yerler. ''Adnan Öztürk, toplantıda Kalpakçıoğluna .... ve istifa etti ''diye bir haber duyarsam hiç şaşırmam ilerki yıllarda.
Başkan yanlışlarından dönermi yoksa onların zararlı şahısların dümen suyundamı gider bilmiyorum ama gidişat iyi değil.

2-)Fatih Terim , ilk dönemdekinden daha ziyade 2. dönemdeki haline daha yakın.
Çapı belli futbolculardan çok emek verip takım yaratacağına, öğretmenlik yapacağına,
TRANSFER İÇİN gene şöhretli isimlere, kendine Italya ilişkisi kuracağı isimlere, veya GS için değilde kendi adına dolayısıyla egosuna gelecek isimlere yakın. Ayrıca 2000 ruhu saplantısı içinde futbolcu eskilerine sarılmış vaziyette. Çalışmadığı sürece kendisini yenilememiş, aksine yanen egosunu korumuş. İyi sinyaller değil şimdilik.

3-) Gerek stadın açılışında , gerekse İnan Kıraç-RTE zıtlaşmasından sonra;
AKP, GS klübünü tam karşısına alacak. Hükümet ve Başbakan tarafsız kalmaya çalışsa bile, durumdan vazife çıkarmaya çalışacak kraldan fazla kralcı bürokrat ve siyasetçiler için GS önümüzdeki birkaç yıl en büyük hedef ve kesinlikle şampiyon yapmazlar. Hal böyle iken bence iddialı/kariyerli/olgun/pahalı adamlar yerine ümit milli ve genç yetenekli yabancılardan ilerki yılların yenilmez takımının temeli Abdullah Avcı veya Tolunay Kafkas gibi isimlerle atılmış olsa idi daha mantıklı olacaktı.


Not: Ben şahsen Bülent Tulunu severim. Basındaki bazı halleri ve geçmişteki bazı hataları söyleniyor fakat sorumluluk sahibi, özverili ve vicdanlı adamdır. Geretsle şampiyonluğumuzda katkısı yadsınamaz. Kimseye eyvallahım yok fakat bana göre yanlış hedefe saldırılıyor, manasız bir günah keçisi seçilmiş.

[Mehmet Marsan]

Not: Ben şahsen Bülent Tulunu severim. Basındaki bazı halleri ve geçmişteki bazı hataları söyleniyor fakat sorumluluk sahibi, özverili ve vicdanlı adamdır. Geretsle şampiyonluğumuzda katkısı yadsınamaz. Kimseye eyvallahım yok fakat bana göre yanlış hedefe saldırılıyor, manasız bir günah keçisi seçilmiş.

Alpay,

Bulent Tulun'e duyulan antipati yaptigi icraatlerdan dolayi. Ribery olayinda zirve yapti sonraki senlerde medya maymunlugunu oynadi (rahmetlli Canaydin'in terimini kullaniyorum). Biz gurbetcilere Bulent bey insan sarafi gecinen isbitirici havalarinda sevimsiz biri olarak gorunuyor. Halbuki liselllerin disladigi ayni vasiflarda olan Albayrak taraftarca sevilen birisi cunku negativ icraati yok ve dandun biri olmasina ragmen daha az bos konusuyor. Bulent bey biz herseyi biliriz, bize guvenin havalarinda sanki cocuk kandiriyor.

Bulent Tulun cok yanlis tercih.

[Alpay Dedeoglu]

İlk önce şunu düzeltmek isterim. Liseliler Albayrakı genel olarak isterler.
benim çevremdeki çoğu tercih eder. Seçkinci insanlar derseniz belki
doğru, liseliler terimi çok çok yanlış.
liseliler tarafından tutulur, adamın aşırı,koşulsuz, çok iyimser ve içten GS sevgisi bizim en zayıf yönümüze hitap ediyor. Bu adamı almayan ve avam bulan Adnan Polat ve ekibidir.
İçinde lise ve liseli geçen kelimeleri bu kadar pervasız ve kolay kullanmayın.
Takdir etmediğiniz bir anlayışı tanımlamak için yüzlerce kelime/sıfat var.
Topu topu bir kaçbin kişiyiz ve oldukça hetorojen , farklı karakterlere sahip bir grubuz. Genellemeyelim lütfen.

Tavır konusu doğru, ben kendisini daha çok sanal yazılı takip ettim daha kapalı yazışma gruplarında. Bazı şeyleri medyada açık olarak konuşamıyor, analizlerini paylaşamıyor, sonunda böyle kasıntı görüntüler veriyor, bende anlamlandıramıyorum yaptığını.
Ama Türkiyede futbol dünyasındada mütevazilik sümsüklükle eş değerde gözüküyor, adam yerine konmuyorsun. Rijkard ve Skibbe örnekleri malum. Daha sonraki yıllardaki keskin ukala muhalif tavrını bende hoş bulmuyorum ama eramn Toroğlu karşısında rating ekmek kavgasına giriyor sonuçta.

Ribery olayında iş bitmişti. Riberynin kaçırılmasına sebep olanlar gene komitelerdeler.
Marsilyada beyzbol sopası muhabettinde çoktan iş bitmişti zaten,BT sinirden taraftar gibi davrandı.
Ama unutulan konu Geretsli şampiyonluktaki katkısıdır. O zaman iyi bir menajer olabilmiştir.
Ben tavırlarıyla değil, yaptığıyla, bilgisiyle ve analitik potansiyeli değerlendirilmesinden yanayım. Ama sevmeyene de saygı duyarım çünkü yeterince malzeme verdi. Ama ona gelene kadar çok daha önemli şeyler var. Saçma bir şekilde günah keçisi olmasın, o bir uygulayıcıdır, kesinikle karar verici değil.

Not: Ben şahsen Bülent Tulunu severim. Basındaki bazı halleri ve geçmişteki bazı hataları söyleniyor fakat sorumluluk sahibi, özverili ve vicdanlı adamdır. Geretsle şampiyonluğumuzda katkısı yadsınamaz. Kimseye eyvallahım yok fakat bana göre yanlış hedefe saldırılıyor, manasız bir günah keçisi seçilmiş.

Alpay,

Bulent Tulun'e duyulan antipati yaptigi icraatlerdan dolayi. Ribery olayinda zirve yapti sonraki senlerde medya maymunlugunu oynadi (rahmetlli Canaydin'in terimini kullaniyorum). Biz gurbetcilere Bulent bey insan sarafi gecinen isbitirici havalarinda sevimsiz biri olarak gorunuyor. Halbuki liselllerin disladigi ayni vasiflarda olan Albayrak taraftarca sevilen birisi cunku negativ icraati yok ve dandun biri olmasina ragmen daha az bos konusuyor. Bulent bey biz herseyi biliriz, bize guvenin havalarinda sanki cocuk kandiriyor.

Bulent Tulun cok yanlis tercih.

[Cengiz Akgun]

Unal Aysal'a bu isimleri tavsiye edenler liseli ve klupten baska bir yerde dikis tuturamamis culsuzlar. Aldiklari ve alacaklari paralar dudak isirtici olup kalitesi bes para etmedigi gorulenler. Kim bunlari tutup kolluyor? Cevap basit ve cvok acik. Bu klubu babasinin ciftligi gibi perde arkasindan yonetmeye alismis, her badirede isin icinde iken disinda imis gibi davranip kurtarici melekler. Artik kimse yemiyor bu tezgahi. Kendilerini kandiriyorlar. Ne zaman bu herifler klubun yakasindan dusecekler, ki klubun adi bizim ile bunu yaptirmamaya yemin etmisler ve olmasi imkansiz gorunuyor, bu klup duzluge cikar. Bugun GS klubunun diger kluplerden hicbir farki yok. Ayni kohnemis zihniyet ayni kayitsiz sartsiz biad bu klupte ve hatta digerlerinden daha fazla. Cunku bu kene gibi kan emiciler GS kulturu denen ama kaz gibi gudulmenin dik alasi olan abilik kardeslik martavali ile her sene kontenjandan doldurduklari garibanlarla bu isin yuruteceklerini biliyorlar. Ikiye bir tuzuk degistirsinler isleri yok cunku. Asil degismesi gereken buzuk halbuki. Bunlara dur diyecek buzuk.

[Cengiz Akgun]

İlk önce şunu düzeltmek isterim. Liseliler Albayrakı genel olarak isterler.
benim çevremdeki çoğu tercih eder. Seçkinci insanlar derseniz belki
doğru, liseliler terimi çok çok yanlış.
liseliler tarafından tutulur, adamın aşırı,koşulsuz, çok iyimser ve içten GS sevgisi bizim en zayıf yönümüze hitap ediyor. Bu adamı almayan ve avam bulan Adnan Polat ve ekibidir.
...

Elbette ortada bir genelleme ister istemez oluyor. Bunun sebebi ise bu seckinler denen grubun hepsinin kendisi bes para etmez ama hilafsiz liseli grubu oldugunu herkes biliyor. Basi da artik bunamaya yuz tutan Kirac efendidir bu seckinler grubunun. Perde arkasindan kukla oynatmaya alisik olan.

Ikinci yanlis yukarda Adnan Polat'in Albayragi istemedigi onerisi. Ben Albayragin salya sumuk agladigi kayit edilmis telefon gorusmesini kulaklarimla dinledim. Acik acik soyluyordu. "Bana Adnan Polat soz verdi ve yonetim kuruluna aldi. Sonra telefonda o kadar israr ettigim halde seni bilemedigim sebeblerden dolayi istemiyorlar ve bu yuzden ustumde cok asiri bir baski var. Mecburen adini cikardim dedi bana. Ben GS klubune neler yaptim. Bunu basta Adnan abi bilir. Onca param gitti geri istemedim. Bunu bana nasil yaparlar bu nankorler. Benim neyi mi begenmiyorlar. Ben de insanim" laflarini aglayarak dedigini dun gibi hatirliyorum. Aglamasinin sebebi seni istemiyorlar ve seni begenmiyorlar lafi. Ona asil dokunan kismi burasi idi. Adnan Polat istemese neden kendini bu duruma dusursun. Bastan koymaz ve adamla bu sekilde oynamaz. Hakkinda burada epey sey soyledim Polat icin ama boyle bir hayasizligi (yani adini listeye alip sonra arkasindan ikili oynayip ne yapalim seni istemiyorlar mazereti uydurmasini kastediyorum) yapacagina ihtimal veremem ve vermem de. Bana gore bu olayin baslica sorumlusu bu seckinler grubu tarafindan doldurulup onlarin sozcusu olarak bu olayi mesele yapan Helvaci'dan baskasi olamazdi. Sonunda ayni oyunlari bunlarin doldurusu ile Adnan'a karsi oynadi ve aldi dersini Polat.

Ayni olay Unal Aysal icin oldu. Adam Albayrak'i almak istedi (en azindan ona da soylediler GS icin maddi ve manevi elinden gelen herseyi yapar diye muhakkak) ve yine ayni guc bu karari ayni sekilde geri teptirdi. Albayrak cok iyi biliyor kendini kimin isteyip kimin istemedigini. Bu da olayin Helvaci tarafindan baslatilmadiginin bir gostergesi bu olayin tekrarlanmasi. Ama Adnan'da ayni akibete ugradi ve Helvaci'yi kullananlar Adnan Polat'a karsi da kulandilar.

Bu arada soyleyeyim. Albayrak'in bu soylenen halleri beni de pek etkilemedi. Bu adamin saglikli dusunup GS yarar getirecegini sanmam. Ama sikisildiginda para filan verir. Onun da istedigi bu kadar hayirdan sonra kendine bir paye verilmesi. Simdi adi gecenlerin yaninda Albayrak yuzler suyudur. Hic olmazsa kene olmayip gerektiginde fedakarligini yapar. Oburleri ise GS adindan gecinen asalak surusudur. Bunlari tekar bu klubun yonetimine sokmak ise Unal Aysal'in sonu olacagi kesin. Bunlari kimln soktugunu da biliyoruz hepimiz.

[Mehmet Marsan]

İlk önce şunu düzeltmek isterim. Liseliler Albayrakı genel olarak isterler.
benim çevremdeki çoğu tercih eder. Seçkinci insanlar derseniz belki
doğru, liseliler terimi çok çok yanlış.
liseliler tarafından tutulur, adamın aşırı,koşulsuz, çok iyimser ve içten GS sevgisi bizim en zayıf yönümüze hitap ediyor. Bu adamı almayan ve avam bulan Adnan Polat ve ekibidir.
İçinde lise ve liseli geçen kelimeleri bu kadar pervasız ve kolay kullanmayın.
Takdir etmediğiniz bir anlayışı tanımlamak için yüzlerce kelime/sıfat var.
Topu topu bir kaçbin kişiyiz ve oldukça hetorojen , farklı karakterlere sahip bir grubuz. Genellemeyelim lütfen.

Liselilerle hic bir zaman alip veremedigim olmadi. Bir olaydan bahsederken hic bir renkli sifat kullanmadan "liseliler" demisim, dogrusu "bazi liseliler" olacakti cunku Haldun bey o olayda basi cekmisti. Liseli kelimesini gorunce hemen suc duyurusu yapmaya gerek yok. Bir yargi yapmadan bir olayi disardan gordugum kadariyla anlatiyorum ayrica kimsenin kimseyi kabul etmeye mecburiyeti yok.

Bulent bey cok iyi, durust, akili, caliskan, ileri goruslu bir insan olabilir fakat getirildigi gorevde basarisiz olmustur. Apacik olan hatali hareketlerini goz ardi edip tekrar ayni yere getirilmesi yanlistir.

[Alpay Dedeoglu]

Yüzlerce kez tartıştık. Hep işin kolaycılığına kaçıllıyor, liseli-lisesiz laflarıyla
işi çözüldü zannediliyor, bilgi ve inceleme olmadan. Albayrak'ı
istemeyen başta Haldun Üstüneldi, Haldun Üstünel ise lise mezunu değildir.
Evet liseli dayısı GSli yapmıştır onu ve o terbiyeyi kısmen almıştır, o başka bir konu.
Kendi deyimiyle tribünden gelmiştir. Dolayısıyla baştan teoriniz olmadı.
Tribünden gelen adam Albayrak'ı sildi.
Helvacının onunla işi olmazdı, çünkü o hukukçu kadrosunda yönetimindeydi,
futbol komitesiyle alakası yoktu, kaldı ki ileride kafasında başkanlık olduğu için
herkesle iyi geçinmek durumundaydı.
Eğer liseliler istemiyor diyorsanız , isim vereceksiniz tek tek kanıtıyla, işkembeden atmak yok.
İnan Kıraçta demeyin, çünkü Albayrakı destekleyen insanlardan biridir.

Bülent Tulunu istemeyene saygı duyarım. Ben öyle bir pozisyonun yapılanma için gerekli olduğuna inanıyorum, BT o tanıma uyuyor. Daha başka bir isim varsa uygun, onu tartışalım.
, yoksa o pozisyonu dolduran var.

Lise kültürü ve liseliler bu klübü kurdu, DNA'sına işledi, her hareketin içinde yer aldı.
İster sevin , ister sevmeyin, hep içinde olacaklar, hep yönlendirecekler. Çok homojen gruptur, türlüsü çesitlisi, iyisi kötüsü vardır, yararlısı zararlısı vardır.
Klübe bağlı, en yüksek derecede aidiyet hisseden kalifiye ve eğitimli bu grup , 500 yıllık tarihiyle bir değerdir, nimettir,
diğer klüplerden en büyük farkı yaratan öğedir.
Onu çıkarıp başka birşey koyabiliyormusunuz? Hayır. O zaman
Bunu kabullenin ve bununla yaşayın.