STL 24. hafta: Galatasaray-Karabuk D.Ç. 0-0

[Cengiz Akgun]

Sifirdan basliyormusuz beyler analayinda dinleyin. Bu arada yarismayi unutmayin. Ayni zamanda yarin (yani Cuma) Kayseri de Kayseri-Manisa maci var. Guzel olacagina suphem yok.

[Ismail Gezer]

Bari Hikmet Karaman gelseydi takımın başına. En azından kovması ucuza patlardı. Yapacağı transferlerde şaibesiz ve daha makul olurdu muhtemelen

Tribünde -Arda dahil- kadroda olmayan diğer cengaverlerle konuşuyor.

Tribünler bomboş...

Emre Çolak diye, hiçde fena olmayan, bir topçumuz vardı yahu

[Mert Tokman]

Yan tribunler bombos... kale arkalari genc taraftar gruplari tarafindan doldurulmus ama onlarda hakli olarak protesto ve istifaya davet icin gelmisler maca... Ayrica "ISTIFA DA HIZMETTIR" pankarti gayet guzel olmus... "Istifa etmeyen fenerli olsun" tezahurati da gayet gur cikiyor...

Oyuna gelince gayret var ama beceri yok... Baros'un yakin mesafeden direge vurdurdugu disinda yarim birkac pozisyon var... Ben Stancu'dan birsey anlamadim... Baros'un alternatifi olarak gorulmeli belki... Bu maci kazanmasi icin Hagi'nin prensi Stancu'yu cikarip Kewell'i sokmasi lazim... ama bence Hagi ezbere bir hareketle GS'in ilk yaridaki en iyi oyuncusu Yekta'yi cikaracak.

Ilk yari kadrosu...

Zapata
Neill-Gokhan-Servet-Balta
Kazim-Cana-Culio-Yekta
Stancu
Baros

[Kemal Bakircioglu]

Golu kim aticak. Bu kadar net pozisyonlar kacmaz. Ilk Yetka, sonra Kazim .

[Zafer Yazici]

Bu takımdan bir cacık olmaz kabiliyetsizler ordusu

[Zafer Yazici]

aklım almıyor ya bu kadar kötü yabancıları nereden bulmuşlar ya Kazım filan hikaye
dakika oldu 90
yazıklar olsun..

Ve bittiiiii

Takımın baştan aşağıya revize olması lazım
enkaz haline geldi koskaoca galatasaray...

[Mert Tokman]

Soylenecek baska birsey kalmadi artik... elestirinin ve protestonun bir anlami kalmadi... istifaya cagirmayan kalmadi... kufurse icinden veya disindan kufurde ediyor millet... daha otesi kotek artik... belki bir tek anladiklari dil odur...

[Salih Bora]

Bu puan kaybı Hagi'ye yazar.
Birinci sebep, bazı oyunculardan ısrarla vazgeçmediği için... Bunların başında formsuz Baros, H.Balta, Aydın geliyor. Şimdi de son olarak G.Zan'ı kuyudan çıkarttı.
İkinci sebep, 80. dakikada yaptığı Kazım-Aydın değişikliğiyle bütün takımın dengesini bozduğu için.
Aydın sahaya girdi, sahada neredeyse herkesin yeri değişti. Yekta stopere, Zan sağ beke, Neill öne geçti. Aydın bu hengamede nerede oynadı anlaşılamadı. Servet artık alışkanlık haline geldiği üzere son dakikaları forvette geçirdi.

Böyle hatalar yapmış olmasına rağmen aslında futbol adına olumlu görüntüler de yok değildi.
Oysa karşımızda berbat bir hakem müsvettesi vardı. Bu adam, geçen yılki 3-1'lik Kasımpaşa maçının da hakemiydi. O maçta Ali Güneş kale çizgisinde eliyle plonjon yaparak top çıkarmıştı. Aynı oyuncu daha sonra Kewell'ı bariz gol şansında düşürmesine rağmen yine kırmızı kart görmemişti.
Şimdi bu hakem yine gelmiş... Bu sefer de 3. dakikada Kazım'ın ceza sahasında düşürülmesine penaltı vermedi.
Maçın geri kalanında da aleyhimize tuhaf düdükler çaldı.
Tamam, takım olarak kötü durumda olabiliriz ama hakemlerin bazı kararları da resmen tüy dikiyor. Buna hakları yok.

Futboldan bahsedeyim... Geçen haftalardan farklı olarak Hagi tam bir ofans takımı sürdü sahaya.
7-8 oyuncuyla hücum setleri yapıldı. Neill ve Balta hep hücuma katıldı. Onlar katılınca orta sahadaki Yekta ve Culio gibi oyuncular daha rahatladı. Zaten Karabük önünde çift ön liberoyla oynamaya gerek yoktu çünkü 90 dakika tek bir atak olsun yapmadılar.
Cana ön liberoluk görevini üstlendi.
Kanatlar ilk defa etkili bir şekilde işler gibi oldu.
Sağ hatta Neill ve Kazım, sol hatta Balta ve Stancu... Bu arada maç boyunca Stancu, Culio ve Kazım'ın yer değiştirerek oynadıklarını gördük.
Hücumun ahengini bozan isim, sakatlıktan döndükten beri bir türlü eski çevikliğini kazanamayan Baros'tu... Doğru koşuları yapamadı, doğru yerlerde duramadı, doğru pas organizasyonlarına giremedi.
Hücumlara çok adamla çıktığımız için pas organizasyonumuz ve hareketli oyunumuz geçmişe kıyasla iyiydi. Ama çeşitli sebeplerden dolayı bu organizasyonlar verimli olamadı. Kanatları kullanmak istediğimizde, yaptığımız ortaları Karabük defans oyuncuları topladı.

Olumlu görüntülerin olduğu maçta Hagi'nin Kazım-Aydın değişikliği herşeyi mahvetti.
Yine de çıkarması gereken dersleri çıkardığını umuyorum... Örneğin Neill'i sağa yerleştirmek, ön libero sayısını bire düşürmek... Bunlar iyi şeyler.
Bu arada Stancu-Culio-Kazım-Yekta dörtlüsünün yer değiştirmeleri zaman zaman orta sahayı çorbaya çevirmiyor değil. Oyuncuların birlikte oynama pratiği arttıkça bu karışıklığın giderileceğini ummak durumundayız.

[Salih Bora]

Maç bitiminde bir kısım seyirci Hagi'yi protesto etmiş, istifaya çağırmış.
Hagi'ye karşı geçmişte bir ayıba imza atmıştı taraftar... 2005'teki veda maçında stad "Hırsız Hagi" diye inlemişti. Nereden bakarsanız bakın yüz karası bir şeydi bu. Bunu yapanların da belli gruplar olduğu söylenmişti ama üstü kapatıldı.
Bugün Hagi yine tukaka oldu...
Denebilir ki, Hagi dokunulmaz mıdır? İstifaya çağrılamaz mı?
Elbette tribündeki adam da Hagi'den gayrımemnun olabilir. Ama ona karşı söylemlerini nezaket süzgecinden geçirmek zorundalar.
Efsanelerimizin kalbini kırmak, onları bir çırpıda silip atmak son zamanlarda kötü bir alışkanlık haline geldi G.Saray tribünlerinde.
Bakın daha en son G.Antep maçında Ayhan'a ayıp edildi. Şimdi sıra Hagi'ye gelmiş.
Hagi enkaza dönüşmüş bir kulübün enkaza dönüşmüş futbol takımını aldı. Karınca kararınca gücü yettiğince düzeltmeye çalışıyor. Bulunduğumuz yerin faturasını Hagi'ye kesmek kadar insafsızca bir tutum olamaz.
Seyirci en azından sezon sonuna kadar sabretmeli. Dişini sıkmalı. Fikirlerini sezon sonunda ifade etmeli.
Sezon bitmeden Hagi'nin arkasına teneke bağlanması, bir efsanemizin daha rezil olarak kulüpten ayrılması gerçek Galatasaraylıları üzmez mi?

[Cengiz Akgun]

Hagi tenesir horozu gibi her defasinda GS'in olusunu yikama icin verdigi sozlere gore hareket etdigi icin hedef oluyor. Yani tazminat icin ortalarda dolandigi asikar olunca antipati topluyor. Gaziantep macindan sonra sifirdan basliyoruz gibi sacmalayacagina hadi bana musade istediklerimi yapamadim istifami sunacagim kabul etmezlerse sene sonununu beklerim dese "I love you Hagi" ile ugurlarlar. Hagi'nin basi kel mi derseniz bunlara katlanacak. Yoksa hakikaten Hagi'nin aksamlari GS aski ile donsuz filan yattigini mi saniyor sunuz?

Hah bak benim soyledikleri mi yuhalandiktan sonra soylemis iste. Bunu carsamba yapsa idi bugun yuhalamazlardi.

http://www.hurriyet.com.tr/spor/futbol/ ... sp?gid=373

[Efe Tuncel]

Bu mac sonucu ne Hagi'ye ne de bugun sahada olan takima yazar. Bugun sahada macin basindan sonuna her pozisyonda aleyhimize karar veren bir serefsiz vardi.


Bakin gecen sene bu zamanlarda baska bir forumda Oguz Sarvan icin asagidaki yaziyi yazmistim.


---

Bu adamla boyle olacagi ilk atandigi gun belliydi. Eskiden ne idi de simdi ne olsun. Kufretmeyi bu adamin yonettigi maclari izleyerek ogrendim. Fener'li oldugunu yonettigi her Fener macinda gostermesini gectim, herifin yonettigi diger maclarda da hep bir sinsilik hep bir adilik oluyordu. Eksisozluk'te hakemlik yaptigi donemlerden kalma mesajlar var. O zaman bile ne oldugunu herkes biliyordu. Bu adami akli basinda 1 kisi dahi bu goreve getiremezdi ama hukumetin adami Hasan Dogan federasyon baskani secilip atayinca kimsenin giki cikmamisti. Buyuk baskan, kendisini cok ozledim, ugruna 1000 adet Metin Oktay isimli stadin adi degissin...

[Ismail Gezer]

Takım fena değildi ama hakem kötüydü. Zaten hakemlerin hakkını yemediği tek takım var oda FB

Stancu çok lüzumsuz bir oyuncu gibi görünüyor gözüme. 5 milyon değil 1 milyon bile fazla. Kazık yemişiz.

Arda'nın Habertürk'te açıklamalarını okudum. "Arda, “Hep ‘Ne zaman oynayacaksın, sahalara döneceksin?’ diye bana soruyorlar.
Ne zaman ağrılarım biterse o zaman oynayacağım. Ancak benim en büyük sorunum,
taraftarlarımızın bana sahip çıkmaması. Yani ne fiziki, ne de psikolojik” diyerek tribünlere sitemde bulundu." buyurmuş.

Yani, koskoca sezonu tribünden seyredeceksin, eşşek yüküyle parayıda utanmadan alacaksın, sonrada suçu trübünlere atacaksın? Sevabına mı oynuyorsun kardeşim? Böyle saçmalıkmı olur? Sakatlığı ne psikolojik nede fizyolojikmiş ama ağrıları varmış! Bu ne menem bir pubistir.

Benim Arda'ya bir gram inancım kaldı. Resmen takımını yüzüstü bıraktı. Belözoğluyla düşüp kalkmanın yan etkileri midir bunlar? Alex bile yuhalandı bu ülkede. Sen daha ne verdinki bu takıma hemen karşılık istiyorsun?

[Kemal Bakircioglu]

Gecen Gaziantep macindan sonrada yazdim, takim fena oynamiyor ama sanssiz gidiyor, sonuclar gelmeyince moral bozuklugu buyuyerek gidiyor. Halbuki kaybedicek hic birsey yok artik ligde, ne taraftarin , ne yoneticilerin, basinin el ayak oyunlarina girmeden ortami germeden , oyunculara ve Hagi'ye baski kurmaya son vermeleri gerek. Sezon sonunda egrisine dogrusuna bakilir hesap kesilir.

Hakem
Dunki macta yine hakem hatalari bizim alehimize verildi, bir degil iki penalti karari cikmadi, artik normallesti bu tur kararlar. Sezon basindan beri saydigim yedinci macimizda kirilma anlarinin Galatasaray tarafindan diger tarafa gecti. 21 puanda 2 puan almisiz. Bilincli veya bilincsiz hakemlerin bu formsuz halleri ve capsiz kararlari puan cetvelindeki durumumuzda hic bahsedilmeyen bir etkendir.Takimin direnci olmadigi icin cogu mac gume gitti.

Hagi
Sene sonuna kadar sabir gosterilmeli ve sonuca gore hareket edilmeli. En cok elestrildigi konulardan birisi eksik gordugu bolgelere buldugu sezon ortasindaki transferleri. Kaleci zaafi gordugu icin Zapata, orta sahada dinamiz icin Culio, Yetka , sag kanattaki Ayhan, Pino kisir dongusu icin Kazim, forvetteki eksiklik ve alternatifsizlik icin Stancu. 5 transferin hepside bolgesinde gerekliydi sezon basinda kurulan takima transferlerden daha direk ve etkili oyuncular. Ne yapilsaydi, takim kaderine birakilsaydi, o zaman niye hoca yapildi. Hagi'nin ictenligine ve samimiyetine guveniyorum. Duygusal oldugu icin mac sonundaki demecleri kontrolsuz ve gerginligi tirmandiriyor. Kendi bildiginin dikine gidiyor. Futbolcularin arkasinda ama futbolculardan ayni istek goremiyoruz.

[Kaan Önem]

Hagiyi bu maç protesto edenler, bilin ki 2006'daki maçta (2005 yada 2004 tam tarihi hatırlamıyorum, denizli maçı) son dakikalarda I love You hagi diye bağıranları susturanlardır. Bir kere bunu söylemem lazım. Adnan Polat'a yeterince protesto yapılmıyorsa bugün, onun dışında hemen herkes bir şekilde eleştiriden nasibini alıyorsa bu yine, o işi yapanlar sayesindedir. Zaten aksi de düşünülemez, beklenemez. Ben o maçta da Kapalıdaydım, I love you hagi diyenlerden biriydim. 5 dakika sonra o kapalı birbirine girdi. Eve dönerken otobüste Hagi'nin istifa haberini almıştım telefonda hiç unutmuyorum. Şimdi ayrıntılı izaha gerek yok, herkes kimin ne olduğunu zaten az çok biliyor. O güruh yüzünden de 2007 sonrası bu defteri tamamen kapattım.

Ayrıca bu Adnan Polat başta olmak üzere, istifa nedir bilmeyen, lügatında bu kelime bulunmayan siyasi kişilikler de gerçek birer büropatolojik vakadır. Yalnızca bir futbol kulubü ekseninde değil çok daha geniş kapsamlı değerlendirilmelidir. Dünya yansa kılları kıpırdamaz bunların. Zamk kullansan bu denli olmaz. Goethe bakın ne diyor: İnsanların kötü olduklarını görmek beni şaşırtmıyor ama bunun için hiç utanmadıklarını görünce hayretler içinde kalıyorum.