Forum Galatasaray Spor Kulubu ve Turk sporu hakkinda ayrintili haberler, yorum ve analizler, ogretici arastirmalar ve diger onemli spor olaylari hakkinda bilgi akisini saglamak, yazilanlari saglikli bir yapi cercevesinde dunyadaki butun Galatasarayli arkadaslar ve diger sporseverler ile paylasmak amaciyla kurulmustur.
Alpay Dedeoglu wrote:Geçen yil Mehmet Topuz ile yaptiklari
kamuoyu yönlendirme hamlesini bu yil Stoch'la yaptilar.
O 2 dakikalık şampiyonluk travmasından sonra yapmak zorundaydılar
ve yaptılar. Kültürleri onu gerektiriyordu , onu yaptılar.
9 milyon euro cok yüksek bir bedel, ama bunlar Topuza 11 vermislerdi,
biraz düzelme var.
Resmi sitelerinde 5.5 milyon euroya aldık dediler. Yarısı şimdi, yarısı seneye... Doğruysa(resmi sitelerinden yazdıklarına göre doğrudur) son derece uygun fiyata almışlar.
Adnan Polat dün Lig Tv'de hem Chelsea'ye hem de oyuncuya bizim teklif ettiğimizin 2 katını teklif edip transferi bitirdiler demişti. Ya Adnan Polat'a yanlış bilgi vermişler ya da biz 2.75 milyon gibi komik bir rakama almaya çalışıp elimize yüzümüze bulaştırmışız. Belki Fb'nin verdiğine yakın bir rakam teklif etmişizdir ama ödeme planımız daha uzundu, ondan Chelsea Fb'nin teklifini kabul etti.
Malum klübün nakit akışında sıkıntı var ama gelecek yıllardaki muhtemel yüksek gelirleri düşünerek uzun vadeli ve bol taksitli ödeme planları teklif ediyoruz. Geçen sene Keita ve Elano'nun bonservilerini toplam 16 milyona aldık ama hala taksit taksit ödüyoruz.
Stoch denen oyuncuyuda çok büyütmemek gerek aslında. Ben GS ilgilenmeden önce böyle bir oyuncunun varlığından bile habersizdim. Twentede oynadığı 30 maça göre çok iyi demek yanlış olur. Ne oyuncular var 1,2,3 sezon iyiler ama sonraki sezonlarda patladılar. Ve bana göre Chealse gibi yaş ortalaması yüksek olan bir takım 21 yaşındaki bir oyuncunun gelecek vaad ettiğine inansalardı satmazlardı. Demekki yeterli ışık görememişler bu herifde. Guiza gibi ellerinde patlar.
Serkan Yalcin wrote:Stoch denen oyuncuyuda çok büyütmemek gerek aslında. Ben GS ilgilenmeden önce böyle bir oyuncunun varlığından bile habersizdim. ....
Gayet guzel aciklamissin. Kimin haberi vardi ki? Gecen sene elde patlayan bombalari gorunce (Elano Brezilya milli takiminin degismezi olarak falan filan.) samsam sakittilardi transfer isinde.
Stoch (votka markasi gibi) ne menemdir bilinmezi FB'ye kaptirmak yerine Elano'dan nasil kurtulmak gerektigine kafa yorsalar daha hayirli olur. Adam gibi frikik atabilen birini bulsunlar once.
Cengiz Akgun
"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
Kendi resmi siteleri öncesinde Stoch transferini
yalanlamıstı. O yüzden pek güvenilir değiller.
Hemen transfer gerçekleştiğinde , olayın sıcağı sıcağına, yanlarında giden
Cihan Kamer (AKP'ye yakın bir zengin), 7 milyon euroluk teminat mektubu verdik,
isi bitirdik dedi. 5,5 milyon euro icin niye 7 milyon teminat?
Su da olmusolabilir FB 5,5 verir, ustunu FBli bir zengin tamamlar.
Cihan Kamer tamamlamış olabilir.
GSde 5 vermemisti Chelsea'ye, 3-4'e indirmeye calışıyordu, ki degeride odur.
GS oyuncuyu yillik 1,5-2 ye halletmeye calisirken, adamlar 2,5 verdiler.
Dolayısıyla Adnan Polat 2 katı meselesinde haklı.
GS karsiti habercilikte istikrarin sembolu Milliyet gercekten sasirtti. Stoch transferi sonrasi boyle bir haber hic beklemiyordum. Milliyet ten alinti:
Kaçan şampiyonluk soru oldu...
11 Haziran 2010
Turkcell Süper Lig’de geçen sezon şampiyonluğu son maçta kaçıran Fenerbahçe taraftarlarının psikolojisi, bazı dersanelerce uygulanan Kamu Personeli Seçme Sınavı (KPSS) deneme sınavında soru oldu.
Bir yayın evinin, 10-11 Temmuzda lisans düzeyinde yapılacak KPSS’ye girecek adaylar için hazırladığı ve bazı dersanelerce kullanılan deneme sınav kitapçığında ilginç bir soruya da yer verildi.
Kitapçıkta, Fenerbahçe’nin son maçta Trabzonspor’la berabere kalması sonucu, Beşiktaş’ı yenen Bursaspor’un lig tarihinde dört büyükler dışında ilk kez şampiyonluğa ulaşması sonrası Fenerbahçe taraftarının psikolojisine ilişkin şu soru yer aldı: "Uzun ve yorucu bir ligin son maçında şampiyon olabilmesi için yenmesi gereken rakibi Trabzonspor’la berabere kalan, maç sonunda yanlış bir anons nedeniyle kısa bir süre şampiyonluk sevinci yaşayan, ancak şampiyonluğu Beşiktaş’ı yenen Bursaspor’a kaptıran Fenerbahçe taraftarları bu duruma oldukça üzülmüştür. Galatasaray ve Beşiktaş taraftarlarının en az Bursaspor taraftarları kadar sevindiğini gören bazı Fenerbahçelilerin, ’Şimdiye kadar 17 kez şampiyon olduk. İlerleyen yıllarda da bu şampiyonluklar devam edecektir. Dört büyükler dışında bir takımın şampiyon olması lige hareket getirir. Aslında şampiyon olamamamız Türkiye’de futbolu olumlu etkiledi’ dediği gözlenmiştir.
Fenerbahçeli taraftarların bu görüşü psikoanalitik yaklaşıma göre hangi savunma mekanizması ile açıklanabilir?" Sorunun altında ise "Hayal Kurma", "Yansıtma", "Bastırma", "Yer-yön Değiştirme" ve "Bahane Bulma" şıkları yer aldı.
Deneme sınavının cevap anahtarında ise sorunun yanıtının "Bahane Bulma" olduğu belirtildi.
"Adnan Sezgin'in attığı her imzanın altına ben imzamı atarım. Bu mesleği en iyi bilen adam." ADNAN POLAT
"Biri, vişneye çalan koyuca tatlı bir kırmızı, öteki de, içinde turuncudan iz taşıyan tok bir sarı."
Yaşadıklarımız ve bende yansıması, değerli sözler eşliğinde
Eşeğe altın semer de vursan eşek yine eşektir.
Alma garibin ahını; çıkar aheste aheste.
Vefa, İstanbul’da bir semt adı değildir sadece.
Kalbi ve sözü bir olmayan kimsenin, yüz dili bile olsa o yine dilsiz sayılır.
Bozuk olunca maya; ne ar tanır ne de haya.
Seninde dedigin gibi sicirtana kadar Avusturalyadan adam alinacaga benzer. Bir zamanlar Hagi ve Popescu yuzunden Romanya idi. Simdi Kewell yuzunden Avusturalya. Neyseki Keita yanardoner. Degilse bir de Fildisi sahillerinde kamp kuracakti serefsizler.
Cengiz Akgun
"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
'Serefsizler' biraz agir kelime oldu Cengiz abi, bunu belirtmek istedim. Bu isten anlamadiklari kesin. Transfer böyle yapilmaz, senelerdir söyledik. Allahin kici kirigi Stoch Slovakya gibi bir ulkeden geliyor. Ulkemizde bir Holosko var..ve bu oyuncuyu Chelsea'den aliyorlar, olayi calim attik diye kapatmak istiyorlar, ama ben yutmam Enayi takimi...Chelsea'den oyuncu almak ucuz mu, Ingiltere'den oyuncu almak ucuz mu sizce...kaynaginda tespit edip almak varken...ama o is biraz özveri istiyor. Transfer sonrasi bir halt etmis gibi calim atmasini biliyorlar, kendi paralari degil cöpe attiklari. Bu anlamda onlara baska yakistirmalar yapilabilir, ama kisisel boyuta kacmamali.
Transfer komitesi dagilmis durumda. Medyada yazilanlar dogru ise yakin bir zaman icinde istifa edenler olacak. Haldun gidici gibi.
Bugun olumlu bir gelisme olarak öne cikan yeni stat. Cok guzel olacak.
Yaşadıklarımız ve bende yansıması, değerli sözler eşliğinde
Eşeğe altın semer de vursan eşek yine eşektir.
Alma garibin ahını; çıkar aheste aheste.
Vefa, İstanbul’da bir semt adı değildir sadece.
Kalbi ve sözü bir olmayan kimsenin, yüz dili bile olsa o yine dilsiz sayılır.
Bozuk olunca maya; ne ar tanır ne de haya.
Hasan Tezcan wrote:
....Bugun olumlu bir gelisme olarak öne cikan yeni stat. Cok guzel olacak.
Parayi kendi paralari gibi harcamadiklari icin soylenecek laf agir oluyor. Romanyadan ithal edilen oto boka verilen paralarin sorumlusu Terim idi. Bir sene icinde 30-40M dolara yakin parayi gozune kirpmadan cope atmisti. Gectigimiz sene "yahu nasil yapiyor bilmiyoruz bu adam sihirbaz" uydurmasi ise transfer paralarini kac seneye yaydik duzmecesi adi altinda yenilen kaziklarda ortada Hasan. Koskoca GS takiminda duran topa vuracak adam yok. Bursa da bile Ali Tandogan gibi adam var. Fikik atti mi karsi takimin kalecisi nefesini tutuyor. GS'dakac senedir duran yopa vuracak adam yok ve topa Sabri sirgil oluyor ve daga tasa vuruyor. Iki senedir Sabri sagbek oynatiliyor ve buraya adam gerek gorulmuyor. Kac senedir oyun kurucu beyin dendi Elanor'u getirdiler. Sence hakikaten cok mu agir oldu bu sifat boyle haramzade gibi yabanciya para sacmalari? Kendi ceplerinden ciksa alirlar miydi bu adamlari? Ben almayacaklarina inandigim icin o sifati layik godum.
Iste bu yonetimin sihirbazlik adi altinda ezip bozdugu paralari kediye yuklediklari adamlar. Lincoln, Lindroth, Nonda, Leo, Elanor, Keita, Bebe Ruhi, Jao. Kewell yarim sezon idare etti. Belki Keita ise yarayacak ama gecen seneki verimi mal olus fiyatinin cok altinda. Iclerinde eli duzgun birine benzeyen bir Neil ile Baros var.
Stada gelince dolduramayinca ne ise yarayacak? Iki sene icinde de ahira cevireceklerdir koltuga tuneyenler.
Cengiz Akgun
"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
Beşiktaş Quaresma'yı almış. Heralde klubün tapusunu vermişlerdir
Galatasaray'ın gidişatı ise hala çok umutsuz. İkinci sınıf topçularla kümede kalmaya oynarız bu sene. Yönetimde "aha stat yaptık" diyerek milleti uyutmaya çalışır. Galatasaray'a öncelikle doğru düzgün yönetim lazım ama bunların alternatifi diye ortaya çıkanlar bunlardan beterdi. yani umut yok, gidişat vahim!
Galatasaray'ın gidişatı ise hala çok umutsuz. İkinci sınıf topçularla kümede kalmaya oynarız bu sene. Yönetimde "aha stat yaptık" diyerek milleti uyutmaya çalışır. Galatasaray'a öncelikle doğru düzgün yönetim lazım ama bunların alternatifi diye ortaya çıkanlar bunlardan beterdi. yani umut yok, gidişat vahim!
7.3 milyon euro bonservis ödemişler. Inter 2 sene önce Porto'dan 19 milyon euro'ya almıştı. 3 yıllık sözleşme imzalamışlar, ilk yıl 3.5 milyon euro, sonraki 2 yıl 3.75 milyon euro ödeyeceklermiş.
Kariyeri düşüşte olan bir oyuncu ama henüz 27 yaşında... İspanya, İtalya gibi büyük liglerde başarılı olamadı ama Portekiz'de harikalar yaratmıştı. İstediği havayı yakalarsa Türkiye'de de çok başarılı olabilir.
Şöyle söyleyeyim Portekiz'de C.Ronaldo'ya rakip gösteriliyordu. C.Ronaldo Manchester'a gitti efsane oldu, Quaresma Barca'ya gitti söndü, Porto'da tekrar coştu, Inter'de yeniden söndü. 2010 Dünya Kupası kadrosuna bile alınmadı. Ancak yetenek ve en iyi zamanındaki formuyla bizim Keita'dan 1-2 gömlek üstün bir oyuncu(ki Keita'yı beğenirim)
Ya İstanbul gecelerine dalıp rezil olur, ya da Bjk tribünlerinin desteğiyle aklını başını alıp efsane olur arası yok...
Galatasaray'ı izlemek, takip etmek gelmiyor içimden.
2009-2010 sezonu G.Saray futbol takımı için kritik önemde bir sezon oldu. Bunun önemi belki camia içinde fark edilmedi ama yıllar içinde fark edilecek.
Başarısızlığın G.Saray'ın gelecek 5 yılını yakından ilgilendireceğini söylemiştik.
Geçen sezonu şöyle bir özetleyelim:
Transferlerde hoyrat davranıldı, takımın ihtiyaçlarına uygun takviyeler yapılmadı.
Frank Rijkaard gibi dünya çapında kariyerli bir hoca getirildi.
Daha Rijkaard gelmeden önce Gökhan Zan ve L.Franco gibi oyuncular transfer edilerek, bir anlamda hoca da ofsayta düşürüldü.
Ligin devre arasında transferde tam bir fiyasko yaşandı.
Hep bize şunu söylediler: Rijkaard'ın daha ilk sezonu bu. Zamanla sistemini oturtacak. Kendi takımını kuracak.
Birbirinden çıldırtıcı teknik ekip hataları hep bu mazeret kullanılarak örtüldü, tolere edildi.
Sonuç olarak Şampiyonlar Ligi kaçırıldı ve bütün mali hesaplar alabora oldu.
Transferdeki şaşaa'nın lig tablosu'na yansımaması üzerine Yönetim'in transfer politikası değişti. Iskartaya çıkmış şöhretleri aramak yerine mütevazı ve iddiasız isimler tercih edilecek deniyor.
Alınanlara bakalım: Ali Turan, Serdar Özkan, Musa, Çağlar, Mehmet Batdal.
Alınanlara baktığımızda, doğrularla yanlışların bir arada yapıldığını görüyoruz.
Çağlar, sol bekte hem Hakan'a alternatif olacak hem de onu bile yedek bırakabilecek düzeyde bir oyuncu... Musa ve Batdal, Bank Asya Ligi'nin öne çıkan isimleri.
Ali ve Serdar hakkındaki olumsuz düşüncelerimi ise daha önceki bir mesajımda ifade etmiştim.
Kale konusunda da yeni bir arayışa gidilmeyeceği gözüküyor.
Şu anda hangi mevkilere takviyeye ihtiyacımız var? Sağ bek, stoper, ön libero, sol açık, santrfor.
Diyeceksiniz ki, "eldeki kadroyu amma küçümsedin".
Ama ben zaten mevcut kadroyu öteden beri yetersiz buluyorum ve baştan aşağı revizyona gidilmesi gerektiğini söylüyorum.
Galatasaray eğer modern futbola yüzünü dönmek istiyorsa, en sağ beki Sabri olabilir, ne stoperi Servet, ne sol kanadı Arda, ne ön liberosu Mustafa Sarp...
Rijkaard, özellikle Servet'i ve Sarp'ı teşhis etmeyi sezon sonunda başarabildi... Kendisine dair G.Saray'a modern futbolu oturtacağı beklentim olmadığı için uzun boylu konuşmaya da lüzum görmüyorum. Söylenmesi gereken ne varsa sezon boyunca söylendi.
Benim öngörüm şu ki G.Saray takımı seneye de tıpkı geçen seneki gibi ne olduğunu futbolcuların da hocanın da anlamadığı bir top oynayacak. Ben Rijkaard'a dair göreceğimi gördüm. Kafasındaki futbolun Türk futbolu'nun gerçekleriyle ilgisi olmadığını da gördüm.
Fossacimbom blogundan 2 haber:
1.
''FCN ÖZEL | Gio'nun opsiyonu 30 Haziran!
Bir kaç gündür gelen mailler, mesajlar ve yorumlar doğrultusunda bir takım çalışma yapmak için kolları sıvadık ve sabah saatlerinde bu araştırmanın sonucuna ulaşmış bulunuyoruz. Galatasaray'ımızın devre arasında Tottenham'dan kiraladığı Meksika'lı genç yetenek Giovani Dos Santos'un opsiyonu hakkında tamamen bir soru işareti mevcuttu, keza sezon başı kiralanan bir diğer oyuncu Caner'in 3.5 milyon euroluk opsiyonu 30 Mayıs'ta bitiyordu ve bu opsiyonu kullanmayarak genç oyuncu ile yollarımızı ayırmıştık.
Meksika ile Dünya Kupası'nda forma giyen ve ilk maçta göz dolduran genç oyuncunun satın alma opsiyonu 7 milyon euro gibi bir fiyat ile Galatasaray'ımızdaydı. Çok büyük spekülasyonlara, tartışmalara sebep olan bu opsiyon konusunda edindiğimiz bilgiler doğrultusunda (net olmamakla birlikte) oyuncunun opsiyon hakkı 30 Haziran tarihine kadar elimizde bulunuyor. Basında çıkan haberlere göz atınca da oyuncunun opsiyonunu kullanmadığımız belirtiliyor fakat bugün Florya'dan gelen bilgiler doğrultusunda oyuncunun opsiyon hakkı 30 Haziran 2010 tarihine kadar elimizde bulunuyor. Daha kesin, net bir bilgi gelirse burada paylaşacağız fakat bugün alınan bilgi doğrultusunda şimdilik opsiyon için 30 Haziran tarihini kullanalım. Daha net bir bilgi gelirse burada bilgilendirmesini yaparız.''
2.
''Galatasarayımızda yerli ve potansiyelli oyuncu transfer avı devam ediyor. Holigan.com.tr'nin haberine göre İsviçre'de forma giyen genç oyuncu Serkan Şahin ile görüşmeler gerçekleşiyor. İsviçre doğumlu genç oyuncu Ümit Milli Takım formasını giyiyor. 1988 doğumlu olan ve 1.75 boyunda olan; 2008 yılında Basel'de A takımda forma giymeye başlayan, Serkan Şahin ortasahanın gerisinde ve defansın sağında görev yapıyor.
Oyuncunun açıklamaları doğrultusunda transferin önümüzdeki günlerde bitmesi bekleniliyor.''
Birde ön libero olarak batı Afikanın önlibero kabilesinden Diarragillerden Mahmadou Diarra (R. Madrit) kira/satınalma
olarak transferi konuşulanlar arasında.
Bayan Basketbol Takımından ise Esra Şencebe gitmiş.
Yazık oldu. Oldu olacak Işılı da satın bari.
Erkeklerde Jasaitis ve evren Bükeri de elden kaçırdık.
Futbolda ise GSnin ilgilendiği yabancılardan bir demet:
Slobodan Rajkovic (twentede kiralık, Chelsea'de bonservis) Sırp solak defans oyuncusu
fakat reddetmis galiba.
''HURTING Socceroos star Harry Kewell has set his sights on playing at a third World Cup after copping a one-match ban that threatens to end his tournament in South Africa.
Prompted by what he considers unfinished business, Kewell is likely to aim at Brazil 2014 if, as all but the most rampant optimists expect, Australia is eliminated from the 2010 tournament on Thursday morning.
The Socceroos must beat Serbia to have any chance of progressing to the final 16 after collecting just a single point from their opening two Group games against Germany and Ghana.
Even then, the result of the Ghana versus Germany game must go also Australia's way for the suspended Kewell to return for the round of 16.
If the guillotine falls, Kewell will ask his notoriously brittle body to withstand four more years of battle fatigue.
"I'm obviously totally focused on the boys getting through the group at this World Cup because things can still go our way," the disappointed striker said.
"I don't want to think about anything else right now but when you look ahead, I like to think that I would be in the right physical condition and still have the hunger to compete at another World Cup.
"If you're right physically and mentally, then why not? It's the biggest stage and footballers love the big occasions.
"I would be 35 by the time it rolls around but I am not ruling anything out.
"Things didn't go my way in Germany four years ago (when an infected toe rubbed Kewell out of Australia's round of 16 loss to eventual champion Italy) and I'd love to finish a World Cup.
"Here I've had a setback with the sending off against Ghana.
"Missing the game against Serbia is gutting for me, especially because I still feel the decision to give the spot kick and, of course, the red card were pretty tough on me and the team."
Kewell's world tumbled when he was sent off for a handball call by referee Roberto Rosetti that was roundly condemned by his teammates - and Kewell himself - as plain wrong.
Under FIFA rules, Rosetti, having given the penalty, had no choice but to send off Kewell just 25 minutes into his first outing at the World Cup following his mysterious omission against Germany as he shrugged off his long-term groin injury..
There is a push on for the rule to be changed, all of which is scant comfort to Kewell, who is also agonising over his club future as his agent, Bernie Mandic, seeks to seal a new two-year deal for the former Leeds and Liverpool attacking weapon at Turkish Super Lig giant Galatasaray.
Coach Frank Rijkaard was looking for Kewell to prove his fitness in South Africa and while he shimmered briefly against Ghana, his untimely exit left more questions than answers.
However, Mandic insists that Kewell, who is out of contract at the end of the month, will not be left without a club.
"Ideally, he wants a two-year extension at Galatasaray and, at this stage. he has a one-year deal on the table," Mandic said.
"He is comfortable there. It's a great club and he feels he has done enough to warrant a two-year extension.
"If that is not to be, there is plenty of interest from clubs across Europe and we are considering all options.
"People might be surprised at the calibre of some of the those clubs.
"The big thing for Harry is to prove his fitness and although he only played 25 minutes against Ghana, I think he showed in that time that he is fully fit."
Despite being felled by a groin injury in late December, Kewell has made his mark in two years in Turkey, scoring a remarkable 27 goals in 63 games for Gala, with 14 of those coming in 27 games last season.
