Kerem Tezic wrote:Gunah kecisi Ispanya'yi Avrupa sampiyonu yapan ama sirf basarisiz oldu diye ve sirf yasli oldugu icin dede sifati takilan ve minik beyinlerince asagilamaya kalktiklari su zarif adam oldu. Ayni seye Gerets, Skibbe, Hiddink, Löw, Lucescu, Del Bosque ve niceleri maruz kaldi. Ustelik hepsi adam gibi adamdi. Derwall eger Denizlispor'un son dakika golu olmasa dayak yiyip gidecekti nerdeyse, arabasina 'kan alacagiz' diye cizik atti taraftar denen mahluklar Rize'ye 2-0 yenilince ama sirf sonradan basarili oldu son dakika sansi guldu diye omuzlara alindi bu iki yuzlu ruhu dansöz ulkede ve
buna bir de turk misafirperverligi(!) denildi. Coguna lakaplar takildi utanmadan cingene, Alman köylusu, Belcika köylusu, ceribasi, hamam oglani, dede, ibne dendi. Ayni sey Schuster'e de olacak, bundan yuzde yuz eminim. Basariliysan, insanlarin cebini gözunu apis arasini tatmin ediyorsan, anlik zevklerinin ve ihtiraslarinin esareti ile yasayan, akildan erdemden eser olmayan bu toplumda kralsin ve buna misafirperverlik adi verilir yok basarisiz veya bu ustte bahsettiklerimi tatmin edemiyorsan basina gelmedik kalmaz kimse yuzune bakmaz, gelirken omuzlara alinip giderken tek bir ugurlayanin bile olmadigi sicak(!) ve misafirperver(!) spor kulturunden zerre gram nasibini alamamis ulkede.
http://www.hurriyet.com.tr/spor/futbol/ ... sp?gid=229
Kerem, dun aksam Barca-Bilbao Ispanya Kral Kupa finalini seyredebildin mi? Iki olaya dikkatini cekeyim.
Ilki Bilbao taraftarinin bulundugu tribunden Barca li Alvez in basina bir cisim atildi ve isabet etti. Butun Bilbao tribunu bu cismi atan adami polis stad disina cikarirken medeni bir protesto ile yerin dibine soktu. Hemen belirteyim Bilbao tribunleri en az bizim kapali kadar atesli.
Ikincisi mac suresi, bitimi ve kupa toreni boyunca kazanan ve kaybeden taraftarin olgunlugu ve vakur edasi. Ben Ispanyollari gercekten seviyorum. Bu adamlarin kompleksleri yok. Hayata samimi anlamda pozitif baglilar! Takimi kupada kaybetmis o ortamda dahi guzel, eglenceli hatta gulunecek, saka yapacak ortami ya buluyor ya kendisi yaratiyor.
Turkiye de yerdigimiz ornekleri siralarken, bir takim ozel sahislari ve muhtesem degerleri tekrar anmadan gecmek olmaz. Selcuk Samli hatirlayacaktir, beraber GS PAF maclarini GS Cafe de seyrettigimiz bir donemde saygideger, pek muhterem Ali Tanriyar torunlarini seyretmek icin GS Cafe ye geliyordu. GS Cafe nin kose mahalinde daima oturduklari bir masa vardi. Selcuk ile biz gittigimizde hem GS PAF macinin basladigini hem de masanin bos oldugunu gorunce oturduk. Yaklasik 10 dk gecikme ile saygideger Ali Tanriyar geldiler. Haliyle biz masadan kalktik ve yan taraftaki diger bir masaya gectik. Kendisine hurmet edildigini gormenin mutlulugu ama bize verdigi rahatsizligin huzununu yuzundeki samimi ifadeden anlamak mumkun. Gercekten cok muhterem, cok ozel sahsiyetler, sporseverler.
Ispanya Kral Kupasi finalinde, ozellikle kupa toreninde Kral ve Kralicenin hemen etrafinda Sn. Ali Uras, Sn. Ali Tanriyar da gozlemledigimiz durus, samimiyet ve spor coskusunu yasayan bir dizi insan gordum.
Elime ilahi bir guc verilse GS i kiyamete kadar Sn. Uras ve Sn. Tanriyar in cift Baskanligini yaptigi bir yonetime gonul rahatligi ve buyuk bir mutluluk ile teslim ederdim.
Not: Buyuk bir ihtimal Aragones ile FB yollarini ayiracak. Zico yu ben yarattim diyen zihniyetin biraz olsun edep takinip hem klup tarihine hem spor camiasina hurmeten olabildigince seviyeli bir aciklama ve merasim ile antlasmayi noktalamasini diliyorum. Bu arada Skibbe nin kulubumuzden ayrilisi sirasinda acaba ne tur bir surec yasandi? Bulent Korkmaz i bakalim nasil ugurlayacagiz.
"Adnan Sezgin'in attığı her imzanın altına ben imzamı atarım. Bu mesleği en iyi bilen adam." ADNAN POLAT
"Biri, vişneye çalan koyuca tatlı bir kırmızı, öteki de, içinde turuncudan iz taşıyan tok bir sarı."