Sayın Erişen
Posted: Tue Mar 23, 2004 2:14 am
İfade tarzınız yakışıksız ve abartılı olmuş, ben yine de normal koşullarda vevap vereyim.Can Bey,
Hem cehalet icerisindesiniz, hem de kulup hakkinda hic bir bilginiz yok. Tamamen sallama ve kulaktan dolma laflarla 20 ayri topicte ayni seyleri yaziyorsunuz. Size verilen yanitlari ise anlamiyorsunuz.
Bahsettiğim korumacı uygulama şu idi.Galatasaray Spor Kulubunde ne su kadar liseli su kadar liseli olmayan alinacak diye bir yazili kural vardir, ne de kaide. Ne de su yuzde kesinlikle korunmalidir.
Galatasaray Spor Kulübü Tüzüğü
Derneğe her yıl alınacak asli üye sayısı, kaydı açık asli üye sayısı toplamının (%3) yüzde üçünü aşamaz. Yönetim Kurulu 31 Aralık gününe kadar saptayacağı, alınacak asli üye sayısını Sicil Kuruluna bildirir.
1 Mart 2003 tarihinde yapılan Olağan Genel Kurulumuz'da Galatasaray Spor Kulübü'ne giriş ücretleri ve yıllık aidat genel kurulca aşağıdaki şekilde belirlenmiştir.
Üyelerimize saygıyla duyrulur,
Galatasaray Spor Kulubü
2003 Yılı Aidatı; 100.000.000 TL
Giriş Ücretleri;
GS Lisesi Mezunları; 600.000.000 TL
Üye Aile Bireyleri; 2.500.000.000 TL
Diğer Başvurular; 10.000.000.000 TL
Sporcu Üyeler; 2.500.000.000 TL
Örnek: Kaydı açık üyelerin sayısı 6694 , bunun %3’ü 200 kişidir. Ki bu yıl tüzüğü ihlal ederek ceza alma riskine giren Ö.C. ilk defa parasal kaynak sağlamak amacı ile 400 üye kabulünü sağlamıştır. 10 bin USD fazal gelince 10 milyar TL’ye indirilen giriş ücreti ile..Galatasaray Spor Kulübü’nün Kuruluşundan bugüne kadar (30.Ocak.2004) geçen süre içinde üye sayısı 13020’dir.
3794 üyemiz vefat etmiş, 2260 üyemizin kayıtları geçici olarak kapatılmış olup 6694 aktif üyemiz mevcuttur.
Yine Kulübümüz’ün kuruluşundan bugüne kadar 1263 üyemiz Divan üyesi olma şerefine erişmiş olup 481 üyemiz vefat etmiş, 108’inin kayıtları geçici olarak kapatılmış olup 673 aktif Divan üyemiz bulunmaktadır.
Mektepliler ve onların aile çevreleri başta olmak üzere ref. verdikleri yakınlıktaki kişilerle, eski sporcuların bu 200 kişilik regülasyonun ne kadarını tamamlayabildiklerini bilmiyorum, cehaletime veriniz. Belki de bu 200 lük kontenjandan muaf dahi olabilirler. Doğrusunu siz yazınız artık. Ancak açık olan 200 sayısı içinde de olsalar muaf da tutulsalar her yıl katılan yeni üyeler içinde fifty-fifty kolayca korunabilir.
Bu yukarıdaki formül şayet her yıl Ö.C. tarafından delinmeyecekse üye yapısının mektepli dağılımının en azından %50yi koruması garanti edilebilir.
İşte bu vardığım sonuç basitçe “gerçektir”. Kulaktan dolma, sallama değil, Galatasaray tüzüğünün kuralları çerçevesinde ve senelerce oluşmuş binlerce üyelik mektepli sayısının varlığı ile değişmeyecek bir sayısal hesaptır.
Üstelik benim sorunum asla sayısal olarak mektepli-alaylı mevzusu değildi. Bunu açıkça yazanlar, taraftara kulübü tam olarak açınız diyenler var
mesela Sn. Recevik
GS uyelik sayisinin arttirilamamasinin en buyuk sebebi lise tarafindan gelen baskidir, kucuk bir azinlik olarak milyonlari yoneltme istegi dunyada hic bitmeyecek galiba
Eğer bana gösterdiğiniz tacizkar tutumunuzu kullanacak olsanız Sn. Recevik’ ne yazardınız.GS klubunun cok buyuk bir taraftar kitlesi var, bu kitle resmen goz ardi edilerek belli bir zumrenin GS klubunu zupece yonetilmesine razi gelinmesine ses cikarmamaktir bu secimin sonucu.
GS klubu tuzugunu degistirse, kapilarini taraftarina acsa bir onune gecilmez bir guc olur ama buna izin verilmiyor, hemde kim tarafindan.
Hadi baska klupler yapiyor desem amenna ama oda degil, icimizdeki kimseler izin vermiyor buna, yeterki klup liseden kopmasin diye.
Bu secimde GS klubu tek sey kaybetti ki oda GS gelecegiydi.
Milyonlara acilan bir klup olmayi kaybettik, bu secimin sonucu budur.
Ya da Sn. Burak San
Bu sözlerin sahiplerine gösterdiğiniz nezaketi rica ediyorum. Yoksa benimle ilgili başka bir mesleniz mi var diye düşüneceğim. Neyse..Liseli-Lisesiz veya Liseci-Lisesiz ayrismasindan daha onemlisi
Galatasaray'da ciddi bir Oligarsik yapinin oldugudur.
Liseli olsun veya olmasin donup dolasip 30-35 kisinin etrafinda bir
tiyatro oynanmakta, idarede bu grubun isaret ettigi zumreye ayricalik
verilmektedir. Bu grubun icinde Mektepliler, Kraldan cok kralcilar
elbette onemli rol oynamaktadir. Lisesiz dediklerimizin icinde de cok
onemli sayida uye de o kucuk, oligarsik grupla coktan baris cubugu
icmis bir nevi komprador burjuvazidir. Galatasaray da elbette Lise
disinda baskan secilmistir, ama o ayricalikli grubun icazetini
almamis bir baskan secilmemistir. Galatasaray da bir "Anadolu
Devrimi" yasanmamistir.
"10 milyara uye alimi basladi, kimse uye olmadi" gibi bir
yaklasimin da dogru oldugunu dusunmuyorum. Ortada Galatasaray
Sultani'nin tebasina bahşettigi bir iyane olmamalidir. Galatasaray'da
tuzuk degismelidir. Tum sikintilarimiz su anki sistemle
cikartabilecegimiz adaylarin sinirli kalmasindan dolayidir. "Ozhan
Canaydin'in karsisinda daha iyi biri olsaydi..." diye baslayan
cumleler kuruyoruz cogumuz. "Peki kim?" Taraftarin sisteme dahil
olmadigi bir duzende cikarta cikarta ayni adaylari cikartmiyor muyuz
zaten?
Ozhan Canaydin'i ben bu anlatmaya calistigim "duzenin" adayi olarak
gordugum -yeni degil gecen secimlerde de oyle goruyordum- icin
desteklemedim, desteklemeyecegim. Secimler, sampiyonluklar kazanilir,
kaybedilir. Ama ayni sorunlari belli araliklarla yasayacagimiz su
dakikadan sonra kesin. Galatasaray da cok ciddi yapisal problemlerin
yanisira baskanin taraftar nezdinde mesruiyet problemi de vardir.
Sagda solda yapilan tum taraftar anketlerinde yerlerde surunen
Canaydin yeniden baskan secilmistir. Bu yuzden sportif basari olmazsa
olmazdir. Bu yil 100 degil de 98 olsaydi da bu boyle olacakti. Bu
yuzden biz gelecek sene sampiyon oluruz, buna hic suphem yok. Ancak
yapisal problemi olan, caga ayak uydurmayan hicbir kurumun da
yasamasi mumkun degil. O yuzden ben kongrelerde yasananlari "Yeni bir
Galatasaray'in yapilandirilmasi icin" nahos da olsa olumlu buluyorum.
Bu sancilari yasamadan kabugumuzu kirip cikmamiz mumkun degil.
Oysa ben bakın biraz yukarıda ne demekteyim.
Diğer yazdıklarınız zaten aynı soruna ciddi ciddi yaklaşan, belirli bir çözüm modeli olarak tartışılan, arama konf.da karşılaşılan düşünceler gibi yeni bir model gerekliliğini ortaya koyuyor.Bence bu hesap tek başına bir şey ifade etmez..
Sorun liseli olmak da değil, nasıl ve neye dayanarak oy kullanıldığında zaten, GS Spor Kulübü için mi, GS LiSESİ VE/VEYA SOSYAL KULÜBÜ için mi oy kullanılıyor..
Yani neden bir Ö.C. hala bir M.C. da hala ve hala aday olabilirken bir tane başka aday (sn. Toköz'ü tenzih ederim.. ) ÇIKMIYOR...
Aynı türden bir değişimin gereğine işaret eden bendenize taaruzunuzun sebebini anlayamadım. Bir başka topicte de boşboğazlık falan diye yazmışsınız. Herhalde tanışmıyor olmamızdan boş bulundunuz. Neyse.
Yazdığınız modelde iyi olan çok şey var, GS Liseliler hatta diğer sosyal dernekleri ile GS Futbol A.Ş. yi ayırıyorsunuz.
Bu ayrımda futbol taraftarının kulüp ile alakasının azalması şeklinde olumladığınız bir beklentiniz var. Oysa basketbol, voleybol ve diğer branşlarda da taraftar alakası önemlidir.Sanirim bu profesyonel futbol subesi Kulupten cikinca, artik Amator Branslar kalinca geriye, futbol taraftarinin kulube alakasi iyice azalir. Kulubun amaci ise Lise ile entegre olmak olmalidir. Ozellilkle bir cok Olimpik Spor, Lise ve Universitmiz ogrencileri tarafinda icra edilmek sureti ile kulubumuzde canlandirilmalidir. Belki de spor bursu ile Universitemize ogrenci alinabilir.
Ayrıca şayet üyelerin kongrede seçilecek aday seçenekleri yine bu kadar kısıtlı, teveccüh gösterilen kriterler yine bu kadar (futboldan ve çağdaş rekabetten dışarı) içe dönük olursa profesyonel şirket idarelerine karar verecek ana sermaye sahibi kulüp için yapılacak seçimler için değişen bir şey olmayabilir.. ama yine de şu ankinden daha iyi olabilir.
Öte yandan futbolu ayırdığınız zaman kalan Galatasaray Spor Kulübünün adeta bir okul takımı hüviyetinde kalması pek mümkün gözükmüyor. Kaldı ki okul takımları zaten mevcut, GS Spor Kulübünün üst yapısına destek veren bir nevi altyapı görevi dahi görüyorlar.
GS Spor Kulübünün faaliyet gösterdiği tüm sportif branşlarda gerçekten çağdaş rekabetçi ve büyük hedefleri gözeten , büyük bir kulüp olmasını tercih ederim. Mümkün olduğunca buna yönelik fikir geliştirmeli.
Bence de okul takımlarına maddi destek verilerek, olimpik sporlar desteklenebilir, bazılarında alt yapı rolü de verilebilir ama Galatasaray Spor Kulübü futbol dışında seçilecek diğer bazı takım sporlarında da üst yapıda rekabetçi ve çağdaş bir spor kulübü olarak devam etmelidir. (basketbol, voleybol gibi..)
Benden de saygılar Sn. Erişen, daha önce de yazdım esasen farklı bir önceliğimiz yok, ama bazı değerleri muhafaza etme hassasiyetim sizden daha az, çünkü şikayet edilenlerin bazılarının düzeltilmesi için sizin de yazdığınız türden yapısal değişimler gerekili diye düşünüyorum.
Merci!