'Ekonomik kriz çıksa ne eyi olur' kısmı hariç yazıya büyük ölçüde katılıyorum. Çok doğru tespitler var, bana göre..Ufuk Sezekkaplan wrote:
95 secimleri bir milattir. Bana gore 2 temel sebebi vardi; biri 12 Eylul doneminin Turk solunu ne yazik ki bozguna ugratmasi ve Turk siyasetinin altyapisini ilimli İslam'a gore ayarlamasiydi. Bunun sonucu 95'te alindi. Unutmayalim, Mili Gorus ekolu 12 Eylulden once her zaman % 9'da gezinen bir paya sahipti, arada koalisyon ortagi ve hukumet sozcusu falan olurlardi.
2.sebep SHP'nin Istanbul Belediye Baskanligi doneminde (Nurettin Sozen) tarihteki en buyuk beceriksizlige damga vurmasiydi. Istanbul Belediyesi rusvetle anilan bir yer oldu. Sadece ISKI rezaleti degil, ben yasadim biliyorum, her imza icin alenen para oduyordunuz. Bunu takip eden donemde RTE'nin Istanbul BB oldugu donemde bu kesildi.
Bu oyle bir donemdi ki Istanbul'da hala daha korkuyla anilir. Sozen ve ekibinin Istanbul'a ve soa verdigi zarar olculememistir.
Ayni donemde Erdal Inonu'nun Demirel'e payanda olmasi, silik ve kisiliksiz politikalr halki soldan soguttu. Geleneksel olarak koylu oylari olarak bilinen DP oylari da sehirlesme (lumpenlesme) sayesinde yeni akima, RTE'ye kaydi. Hikayesi daha uzundur elbette ama solun kadro yapisini degistirmemesi ve politburodan cikmamasi da bunu tetiklemistir. Dusunun, Baykal 1979 yilinda Enerji Bakaniydi. Ben dogdugumda milletvekili olan adamlar hala daha ayni konumda solda particilik yapiyorlar.
Ilimli İslam'in TC'den gitmesinin ise bugun bir yolu var. Ekonomik kriz. Bugn hane halkinin para biriktirme hassasi yok oldu, TC'de her vatandas, donuna kadar kredi karti borclusu. Isletmeler sermayesiz ve fiktif gelirlerle (Kobiler banka kredisi ile, esnaf tefeciden aldigi borclanma ile) yasiyor. Kriz bir duzeltme yapacak hem uretmeyen bu toplumun ekonomik parametrelerine hem de abuklasan sosyal yapiya. Simdilik umutla bekliyoruz .
Son olarak ben MHP'nin hic de tutarli (genel) bir cizgisi oldugunu dusunmuyorum, adamlar Nihal Atsiz Turkculugunden, 1980 sonrasi İlimli İslam'a donduler. Turk-İslam Sentezi tartismalarini hatirlayalim. Bu sapma, hala daha MHP doktrininde buyuk donus olarak adlandirilir; Turkculuk ile Islamcilik 12 Eylul oncesinde birbirini yiyordu, MHP'liler o donemde MSP'lilere yesil komunist adini takmislardi vs. O yuzden MHP'nin 1980'lerden sonra aldigi pozisyon tam bir sapmadir.
Ha bu arada sonucta hepsi iktidara geldiklerinde yandaslarina ihale dagitiyorlar o da ayri konu; sistem boyle.
95 seçimlerinde ortaya çıkan sonucu 12 Eylül'e fatura etmek azıcık haksızlık olur. Adamlar muazzam çalıştılar. Palavrada olsa bir 'Adil Düzen' hülyasına memleketin % 20'sini inandırabildiler.
İstanbul'a ilk geldiğim sıralarda bizim okulun ordan, o güzelim ormanın ortasına iğrenç bir şekilde dikilen binaları göstermişlerdi, bir Nurettin Sözen eseri olarak.
Geçenlerde bir belgesel izledim 1990 yazında neler yaşandığına dair. Ağırlıklı olarak fakirlerin yaşadığı semtlere 15 günde bir 'ancak boruların pasını alacak kadar' su verilirken, Kadıköyde Bakırköyde nerdeyse hiç su kesintisi yaşanmadığını, Ergun Göknel ve N.Sözen'in zihni sinir projeleriyle Yalova'dan tanerlerle su getirmeye kalkıştığını, Terkos barajına deniz suyu doldurtup doğal dokuyu katlederek herşeyi ellerine yüzlerine bulaştırdıklarını görmek acı vericiydi. Bunlar kolay kolay unutulmaz. 'İyidir veya kötüdür' diyemem ama Mustafa Sarıgülden başka bir solcunun Büyükşehir Belediyesinde, en azından yakın gelecekte, hiç şansı yok...
İktidara gelen yandaşlarını ihya ediyor kısmıda en acı gerçek! Türkiyede bir partinin taraftarı olmakla bir takımı tutmak arasında çokda bir fark yok!