FTK Yari Final-2.Mac:Galatasaray-G.Birligi 1-1 (Karan 90')

Forum Galatasaray Spor Kulubu ve Turk sporu hakkinda ayrintili haberler, yorum ve analizler, ogretici arastirmalar ve diger onemli spor olaylari hakkinda bilgi akisini saglamak, yazilanlari saglikli bir yapi cercevesinde dunyadaki butun Galatasarayli arkadaslar ve diger sporseverler ile paylasmak amaciyla kurulmustur.

Moderator: Staff

İzi Ergil
Posts: 61
Joined: Mon Mar 31, 2008 1:16 am

Post by İzi Ergil »

Mizmizlanmaktan ben de biktim ama,onemli dertlerimizden birinin akilli top oynayamamiz oldugunu soylemeden gecemeyecegim.Onemli olan minimum eforla maksimum is yapmak. Biz tam tersini yapiyoruz deli gibi cabalayip cok az is yapabiliyoruz.Peki sorun nerede? Oncelikle itiraf etmeliyimki, tv den mac izlemek gercekten aldatici olabiliyor.Tum alan gorunmedigi icin gordugum kadarini degerlendirebiliyorum.. bazen bazi paslarin tamamen laf olsun diye yapildigini ara paslarin cogu zaman yerini bulmadigini (ya alan ,ya veren, ya da her ikisi yuzunden..) goruyoruz.Bu kopukluklar galatasaray da en cok goze carpan sey.Zaten senkronizasyon problemi olan takim bir de numaralar yapmaya calisinca 3. hareket asla olumlu olmuyor. karsinda, tur'a daha yakin ve turu senden daha fazla isteyen ligde de durumu hic parlak olmayan bir takim var.Bu adamlar savunma yapacagiz kapanacagiz demisler 60 kusuruncu dakikaya kadar da boyle oynamislar.Toplara daha dikkatli ve istahli giriyorlar.Bu adamlardan oyle minik minik ince calimlarla adamlarin yarisi kadar fizik gucuyle top geciremiyorsun.Bundan sonra kolay macimiz yok fb yi yensek bile birsey bitmiyor. Sivas ve hatta oftas bile fb kadar tehlikeli eger enerjimizi akilci kullanabilirsek birseyler yapabiliriz ama maalesef bal yapamayan ari gibiyiz.Bu saatten sonra cok umutlu degilim.Sampiyonluk cok guzel bir surpriz olur.
Last edited by İzi Ergil on Thu Apr 17, 2008 10:18 am, edited 1 time in total.
Ugur Sahin
Posts: 397
Joined: Tue Oct 22, 2002 5:00 pm
Location: Istanbul
Contact:

Post by Ugur Sahin »

Mert Tokman wrote: Haksizlik ediyorsun Ugur...

Yeterince geri gitmemissin herhalde "forumda yazilanlari okurken."

Evet Lincoln'u hak ettigi icin elestirdim ama bunlari da yazdim - bak:
Mert Tokman wrote:

Code: Select all

        Topal
Sabri  Ayhan Lincoln Arda
gibi oynuyoruz... Sag bek bombos... Topal'im orayi da kapatmak icin kicini yirtiyor - ona yardim etmeye Ayhan geliyor - Sabri nerede belli degil :roll:
Mert Tokman wrote:Servet'de cikinca oyun plani diye birsey kalmadi... Defansta Emre kendi basina oynuyor... Sabri devamli hucumda zaten...
Ayrica Sabri'ye de biraz haksizlik oluyor. Disiplinsiz denildi kadro disi kaldi - tamam kimsenin itirazi yok, sonra birdenbire lazim olunca tekrar takima alindi. Sabri gibi daha 22-23 yasinda daha akli basina gelmemis, abilerinden destek alip arkasini saglam gormus, GS'dan baska takim gormemis ve dolayisi ile GS'da oynamanin degerini tam anlayamamis, cokda zeki olmayan toy bir delikanli, bu ne oldugu belirsiz sozde cezadan ne mesaji almali sence?

Disiplinsiz de olsam bana ihtiyaclari oldugu surece takimdayim - bu takimda benden baska sagbeke koyacaklari adam yok, arkamda da kapi gibi Hakan abi var - birisi bir laf ederse Hakan abi gider Adnan abi ile konusur zaten. Bu takimi benim kadar seven de yok - ben ne yapiyorsam bu takimi sevdigim icin yapiyorum, taraftara da gidip formamda ki armayi operek bunu gosterdim - onlar da biliyor - bana artik birsey yapamazlar diyormudur acaba?

Boyle altyapidan yetisip birkac yuzbin dolara sahaya cikip normal de oynamadigi biryerde oynayan ve abilerle TD'nin arasinda ki ego savasinin oyuncagi/kurbani olan bir adamami kizayim yoksa cebine milyonlari koyup sahaya cikip laubaliligin her turlusunu yapan sozde yildiz sarlatanami diye kendi kendime sordugum da malum cevabi aldim.

Sabri sutten cikmis ak kasik gibi bir dusuncem yok ama ondan evvel bu takimdan gonderecegim birkac sarlatan ve birkac "agabey" var.
Haksızlık ettiğimiz düşünmüyorum, Sabri ve Lincoln hakkında yazılanlar ters durumda olsa (yani 8 paragraf Sabri, 2-3 satır Lincoln hakkında olsa) ben de size katılır, 2. yarı düşen fizik gücünün etkisiyle Lincoln'ün çok top ezdiğini vs. belirtildim. Ancak şu maçtan sonra herhangi bir oyuncudan, isterse 90 dakika topuk pası deneyip başarısız olsun, Sabri'den fazla bahsedilmesini anlayamıyorum. Televizyon etkisi değilse bu, inan nedir hiç bir fikrim de yok o yüzden.

Şu maçtan sonra Sabri'ye haksızlık edebilmek, çok az insana nasip olan bir edebi yetenek, bir hayal gücü gerektirir ki onun da şu forumlarda yazan hiç kimsede olduğunu düşünmüyorum.

Mesela neden Sabri'yi haksızlık ediyoruz? Mevkisinde oynamıyormuş. Şu yorumun Sabri'yi temize çıkarması için şunu önceden kabul etmek gerekiyor: Mevkileri sağ bek olmayan oyuncular sağ bek'lerin rakip hücumları sırasında defansın sağ tarafında olmaları gerektiğinden habersizlerdir. Çünkü ben Sabri'yi "Bu ne kadar kötü bir sağ bek, neden Gökhan Gönül gibi oynamıyor" diye eleştirmiyorum, öyle eleştiren de görmedim açıkçası.

Sabri kaç senedir Galatasaray'da, ne kadar kötü bir şekilde idare edilirse edilsin, artık "altyapıdan çıkma toy çocuk" değil, 3-4 senedir Galatasaray A takımında ve milli takımda oynayan bir adam. Ki bu Sabri'nin bilmemkaçıncı vukuatı. Hala Sabri'ye hoşgörüyle yaklaşmayı inanın anlamıyorum. Velev ki Sabri bunca yıldır kötü yönetilmenin sonucunca böyle oldu, ee? O yüzden Sabri'ye ömrümüz yettiğinde katlanmak zorunda mıyız?

Durum böyleyken "önce" Lincoln'ü göndermenin inanın mantıklı bir açıklamasını düşünemiyorum. Üstelik ilk yarısında bu kadar iyi oynadığı bir maçtan sonra.

Bu takımdan "önce" biri gidecekse o Sabri'dir, gerisi de laf-ı güzaftır. Yoksa "Sabri ağabeylerden, yöneticilerden disiplinsizlikten böyle oldu, kalsın", "Hakan bu takımın ağabeyi, kalsın" diye diye geldiğimiz yer belli, Lincoln gider seneye de Mincoln'ü göndeririz önce, sonra sen sağ ben selamet.

Ugur
Ozgur Huseyinoglu
Posts: 2313
Joined: Thu Oct 24, 2002 2:35 am
Location: Falls Church, VA, USA

Post by Ozgur Huseyinoglu »

Ugur Sahin wrote:Haksızlık ettiğimiz düşünmüyorum, Sabri ve Lincoln hakkında yazılanlar ters durumda olsa (yani 8 paragraf Sabri, 2-3 satır Lincoln hakkında olsa) ben de size katılır, 2. yarı düşen fizik gücünün etkisiyle Lincoln'ün çok top ezdiğini vs. belirtildim. Ancak şu maçtan sonra herhangi bir oyuncudan, isterse 90 dakika topuk pası deneyip başarısız olsun, Sabri'den fazla bahsedilmesini anlayamıyorum. Televizyon etkisi değilse bu, inan nedir hiç bir fikrim de yok o yüzden.

Şu maçtan sonra Sabri'ye haksızlık edebilmek, çok az insana nasip olan bir edebi yetenek, bir hayal gücü gerektirir ki onun da şu forumlarda yazan hiç kimsede olduğunu düşünmüyorum.
Lincoln'den bahsedip de, Sabri'den bahsetmeyenlerden biri olarak, dusuncelerimi ekleyeyim...

Benim adima tartismadaki en onemli nokta beklenti farkliligi. Yok, Erman'in nerdeyse bogurme tonunda, "3.5 milyon yurrrrrrrro" dediginden gaza gelerek degil ama, Gencler macindaki oyunundan, attigi golun moralinden, Lincoln'un surekli ustune koyarak bu son maclara cikacagini, ve bize eksik oldugu donemleri unutturacagi umidinde, beklentisindeydim. Ve aksi gibi de, iyi oynadigi soylenen ilk yarinin onemli bir kismini da izleyememistim isin dogrusu.

Ote yandan, Sabri'den beklentilerimiz ise, artik hepimizde belli bir seviyeye geldi sanirim. Mac icinde her gergin pozisyonda rakibe dayilanmasi, akillara zarar "akilsizlik" ornekleri sergilemesi (ki, burda kullandigim kelimeyi, "Staff Member": sifatimla, yumusatmak icin acaip kastim kendimi, "Hoca yellenirse" lafina gelmesin isin ucu diye) maalesef artik siradisi gelmiyor bana/bize. "Sabri'dir, ne yapsa yeridir" modunda yaklasir olduk. Macin sonlarina dogru, bir pozisyonda Arda'yi sakatliyordu az kalsin ayni topa girip, bir guzel kelime de o zaman gecmisti aklimdan...

Trabzon macinda aslinda, bu "beklentilerimin" acaip disina cikip, "gorev adami" goruntusu sergiliyor gibi gelmisti bana (Kameradan gorunmeyen zamanlarda yine bir "Sabrilik" yaptiysa, bilemem tabii). Ama Emre'yle dalasmasiyla, oyun disiplininden kopukluguyla, bu son macta ozune donmus oldu maalesef...

Haksizlik yapildigi ana fikrine ben de karsiyim ayrica. Ikinci bir sansi kendini kanitlamak icin son firsat diye kullanmak yerine, tam tersi simarikliklar yapmakta. Soylendigi gibi, 15 yasinda bir delikanlidan da bahsetmiyoruz burda. Artik karakterinin oturmus, bu tip durumlari iyi sekilde analiz edebilecek (mesela yarin bir gun, "abisine" sirtini dayayamayacagini anlayacak) olgunluga erismis olmasi lazim.

Bu takim/camia Buyuk Kaptan'ini "idare etmemisken" Sabri'yi bozuk para modunda harcayabilir olmasi lazim...

Baristan mi, Barusso'dan mi, Servet oynayabilecekse (Song kesin iptal cunki sanirim), Hakan Balta'dan filan mi, kimdense artik, bir sag bek uretip, hatalarina da katlanmak zorundayiz. En azindan "iyi niyetle calismaya ragmen, olmadi" deriz, boyle goz gore gore bindigimiz dali kesmek yerine...
Özgür
BarisCakan
Posts: 207
Joined: Fri Oct 17, 2003 10:19 pm
Location: istanbul, türkiye

Post by BarisCakan »

Biraz geç yazıyorum ama hiç yoktan iyidir mi diyelim ne diyelim artık :)

Salı akşamı maçı Yeni Açık üst kat, tam ortadan seyrettim. Bu tribünden daha önce de maç seyretmiş ama hep köşelere yakın oturmuştum. Bu sefer tam ortadan ve yukarıdan bakınca hoşuma gitti. Sahayı olduğu gibi dikine görebiliyordum. İlk yarı şöyle bir diziliş vardı:

Code: Select all

                 Aykut

           Servet       Emre       Volkan

Sabri                 M.Topal
           Ayhan
                        
                     Lincoln             Arda

     Nonda
                        Hakan Şükür
Lincoln serbest dolaşıyor, kendini unutturup top alıyor, alır almaz da hızlı bir şekilde (basit veya zor işlerle) atağı sürdürüyordu. Yakın markaja rağmen az top kaybetti, bence geldiğinden beri en iyi oyununa eşit ya da daha iyiydi. Arda çok yorgun ve etkisizdi, ama gene de Lincoln'ün oyun zekasını anlayan bir o var bir de Ümit. Nonda da belki öyle ama, o da kafadan fena halde silmiş Galatasaray'ı. Bakalım ayrıldıktan sonra neler yumurtlayacak..

Sabri ilk yarıda göze çok batmadı da, ikinci yarıda herkesi sinir etti, özellikle geriye bile bile dönmediği bir pozisyon var 55-60' arası, GB çok net pozisyon kaçırdı, tek tek herkes küfretti üşenmeden.

İkinci yarı zaten takım acayip bir çözülme yaşadı. İlk yarı için yazdığım yukarıdaki diziliş filan yyok zaten daha çok şöyleydi:

Code: Select all

                   X

           X            X 

                                  X

             X             X

    X    X            
                  X X X
Hangisi kim filan önemli değil. Zaten belirgin bir strateji veya plan veya herhangi bir öngörü yoktu. GB de takım disiplinini hiç bozmadan, ilk yarı 5-3-2, ikinci yarı da 5-2-2-1 gibi liberolu, klasik Anadolu kontratağı oynadı ve istediğini aldı. Ligde kalmaları ise bundan zor olacak onu da biliyorlardır heralde.

7 yetenler
1-Şu maç için, ve de bu futbolu oynamak için Servet ve Topal'ı sakatladık
2-Hakan'la Nonda hiç paslaştı mı? Hiç?
3-Okan ne kadar top kazanan, karşılayan bir topçudur ki, onu ön libero oynatmaya kalkarlar?
4-Sabri tamam ağzımıza yapıştı da (haklı olarak), Volkan'ın durumu nedir, hangi ortayı yaptı, şu an Orhan Ak'tan ne kadar daha iyi gerçekten?
5-OA demişken Cihan mı Sabri mi?
:twisted:
6-Tam Şaş maçıydı. Golü yemeden 5 dakika önce girseydi şimdi finaldeydik. Çift taraflı kasık fıtığı varmış da ameliyat için sezon sonu bekleniyormuş. Bu maçta kurtarıcı olarak Barış girecekse oluversin ameliyatını. Sanki FB maçına girecek ve alacak diye kaderle anlaşman var...
7-Barusso veremli mi yahu?
Mert Tokman
Posts: 2581
Joined: Tue Oct 22, 2002 9:18 pm
Location: Virginia, USA

Post by Mert Tokman »

Mert Tokman wrote:Ben acikcasi Linderoth'un da pas alis verisinin kisitli oldugunu - o konu da biraz kacak oldugunu ve bir yolu bulunursa Maniche gibi bir adam ile degistirilmesi gerektigini dusunuyorum.
Maniche'den vazgectim daha iyisini buldum :D

Torsten Frings'in Werder Veremem'le kontrati bu sezon sonunda bitiyormus galiba - yani Bosmanlik olacak --- yonetim uyuma :idea:

Frings bence su anda Gerrard ile beraber su son 2-3 sene de oynayan en komple orta saha oyuncularindan - gerci Bosman olacaksa bize birakirlarmi bilmem ama eger Alman bir hoca gelecekse bir avantaj olabilir.

Yalniz Magath ile aralari BM gunlerinden pek iyi degilmis - Magath isi olursa dezavantaj olur.
Ozgur A. Boztepe
Posts: 1606
Joined: Wed Jan 30, 2008 8:30 pm
Location: Atlanta USA

Post by Ozgur A. Boztepe »

BarisCakan wrote:Biraz geç yazıyorum ama hiç yoktan iyidir mi diyelim ne diyelim artık :)

Salı akşamı maçı Yeni Açık üst kat, tam ortadan seyrettim. Bu tribünden daha önce de maç seyretmiş ama hep köşelere yakın oturmuştum. Bu sefer tam ortadan ve yukarıdan bakınca hoşuma gitti. Sahayı olduğu gibi dikine görebiliyordum. İlk yarı şöyle bir diziliş vardı:

Code: Select all

                 Aykut

           Servet       Emre       Volkan

Sabri                 M.Topal
           Ayhan
                        
                     Lincoln             Arda

     Nonda
                        Hakan Şükür
Lincoln serbest dolaşıyor, kendini unutturup top alıyor, alır almaz da hızlı bir şekilde (basit veya zor işlerle) atağı sürdürüyordu. Yakın markaja rağmen az top kaybetti, bence geldiğinden beri en iyi oyununa eşit ya da daha iyiydi. Arda çok yorgun ve etkisizdi, ama gene de Lincoln'ün oyun zekasını anlayan bir o var bir de Ümit. Nonda da belki öyle ama, o da kafadan fena halde silmiş Galatasaray'ı. Bakalım ayrıldıktan sonra neler yumurtlayacak..

Sabri ilk yarıda göze çok batmadı da, ikinci yarıda herkesi sinir etti, özellikle geriye bile bile dönmediği bir pozisyon var 55-60' arası, GB çok net pozisyon kaçırdı, tek tek herkes küfretti üşenmeden.

İkinci yarı zaten takım acayip bir çözülme yaşadı. İlk yarı için yazdığım yukarıdaki diziliş filan yyok zaten daha çok şöyleydi:

Code: Select all

                   X

           X            X 

                                  X

             X             X

    X    X            
                  X X X
Hangisi kim filan önemli değil. Zaten belirgin bir strateji veya plan veya herhangi bir öngörü yoktu. GB de takım disiplinini hiç bozmadan, ilk yarı 5-3-2, ikinci yarı da 5-2-2-1 gibi liberolu, klasik Anadolu kontratağı oynadı ve istediğini aldı. Ligde kalmaları ise bundan zor olacak onu da biliyorlardır heralde.

7 yetenler
1-Şu maç için, ve de bu futbolu oynamak için Servet ve Topal'ı sakatladık
2-Hakan'la Nonda hiç paslaştı mı? Hiç?
3-Okan ne kadar top kazanan, karşılayan bir topçudur ki, onu ön libero oynatmaya kalkarlar?
4-Sabri tamam ağzımıza yapıştı da (haklı olarak), Volkan'ın durumu nedir, hangi ortayı yaptı, şu an Orhan Ak'tan ne kadar daha iyi gerçekten?
5-OA demişken Cihan mı Sabri mi?
:twisted:
6-Tam Şaş maçıydı. Golü yemeden 5 dakika önce girseydi şimdi finaldeydik. Çift taraflı kasık fıtığı varmış da ameliyat için sezon sonu bekleniyormuş. Bu maçta kurtarıcı olarak Barış girecekse oluversin ameliyatını. Sanki FB maçına girecek ve alacak diye kaderle anlaşman var...
7-Barusso veremli mi yahu?
Eline saglik. Biz televizyondan stattaki gibi goremiyoruz. Bu tip yazilar cok faydali oluyor. Tesekkurler.

Bu dizilis, iyi bir dizilis. Oyuncularin bazilari dogru yerde olmasada genelde iyi bir dizilis. Ozan zaten benzer bir dizilis onermis baslik altinda. Umutlandim...
BarisCakan
Posts: 207
Joined: Fri Oct 17, 2003 10:19 pm
Location: istanbul, türkiye

Post by BarisCakan »

Ozgur A. Boztepe wrote:
BarisCakan wrote:Biraz geç yazıyorum ama hiç yoktan iyidir mi diyelim ne diyelim artık :)

Salı akşamı maçı Yeni Açık üst kat, tam ortadan seyrettim. Bu tribünden daha önce de maç seyretmiş ama hep köşelere yakın oturmuştum. Bu sefer tam ortadan ve yukarıdan bakınca hoşuma gitti. Sahayı olduğu gibi dikine görebiliyordum. İlk yarı şöyle bir diziliş vardı:

Code: Select all

                 Aykut

           Servet       Emre       Volkan

Sabri                 M.Topal
           Ayhan
                        
                     Lincoln             Arda

     Nonda
                        Hakan Şükür
Eline saglik. Biz televizyondan stattaki gibi goremiyoruz. Bu tip yazilar cok faydali oluyor. Tesekkurler.

Bu dizilis, iyi bir dizilis. Oyuncularin bazilari dogru yerde olmasada genelde iyi bir dizilis. Ozan zaten benzer bir dizilis onermis baslik altinda. Umutlandim...
Yanlış bir umut verdim yalnız galiba :) Burada çok tam anlatamamışım ama, Nonda burada sağ açık değil de ikinci santrfor gibiydi. Yani orta sahaya inip top aldığı için Hakan'ın hizasına koymadım. Oysa Ozan'ın teklifi zaten tek forvet oynatmak üzerine.

Tabi Nonda biraz daha sağa çekilse ve Ümit ileride ortada tek oynasa senin dediğn olmuş olacak.

(Bu arada maç içerisinde 4-2-3-1'den 4-4-2'ye veya 4-3-3'e dönebilecek bir 11 çıkarabilsek asıl taktik o olurmuş. Çünkü maça 4-3-1-2 çıkacağını rakip biliyorsa ona göre liberolu 5-3-2 çıkıyor mesela, o zaman da diyorsun ki orta sahamız kalabalık olsaydı baskıyla top kapıp dengesiz yakalardık. Tek santrfor 3 kişi arasında belki kaybolurdu ama orta sahayı ele geçirir, sürpriz koşudan pozisyon yakalardım. Peki ama maça 4-4-1-1 çıkacağını rakip bildiği zaman ona göre 4-1-4-1'le çıkacak mesela. Rakip beraberliğe razıysa taktiği yapan da o oluyor. Bunun geriye doğru kurgulanması sonsuza kadar gider.

Sonuçta futbolda olay git gide çok yönlü oyuncuların kalitesiyle belli oluyor. Bu tip oyuncu sayısı ve kalitesi bütün taktik manevraların gerçekleşebilmesi için asıl kriter. )
Celal Gürcüoglu
Posts: 1439
Joined: Wed Oct 23, 2002 5:43 am
Location: Istanbul

Post by Celal Gürcüoglu »

Faruk Suren cok guzel anlatmis bu mac sonrasi dediklerimi. Sen adamlara 30 tane pozisyon ver sonrada penalti gume gitti. Tamam dogrudur oldu mu calican ama zaten ahin gitmis vahin kalmis bir 2. yarida boyle birseyi gundeme getirmeyi ben yapamiyorum.

Adnan Polat'tan umidim olmadigimida yaptigi hareketler yavas yavas dogruluyor. (Yine Suren'in dediklerini dogru buluyorum)

HAKEMİ DE YENİN’
Boşta olan Bülent Korkmaz, Bülent Ünder, hatta Hagi gibi bir ismi çağırabilirsin.. Dersin ki, “Gelin, G.Saraylı’lığınızı gösterin.. Ama onlarla da önce konuşman lazım.. G.Birliği kupa maçına bakıyorum, durum biraz karanlık.. O futbola bu takımın başında teknik direktör olsa bile ne olur? Maçın hakemi kötüydü, G.Birliği’nin sert futboluna prim tanıdı, oyunu sürekli kesip tempomuzu düşürdü.. Ama eğer senin futbolcun kupada finale çıkıp kazanmak istemiyorsa hakemi gündeme getirmeyeceksin.. Hakemler mazeret olamaz.. Hep diyoruz ya, ’Rağmen kazanacaksın.’ Dışardan etkiler, garip işler her zaman vardır karşımızda.. Ama bunları izole edeceksin.. Şu hali görüp bir G.Saraylı olarak üzülüyorum.

http://www.ligtv.com.tr/Default.aspx?r=1&hid=37154
Türkiye'nin ilk ve tek Avrupa Sampiyonu
Fatih Mutlu
Posts: 625
Joined: Tue Oct 22, 2002 11:57 pm

Post by Fatih Mutlu »

Celal Gürcüoglu wrote:Faruk Suren cok guzel anlatmis bu mac sonrasi dediklerimi. Sen adamlara 30 tane pozisyon ver sonrada penalti gume gitti. Tamam dogrudur oldu mu calican ama zaten ahin gitmis vahin kalmis bir 2. yarida boyle birseyi gundeme getirmeyi ben yapamiyorum.

Adnan Polat'tan umidim olmadigimida yaptigi hareketler yavas yavas dogruluyor. (Yine Suren'in dediklerini dogru buluyorum)

HAKEMİ DE YENİN’
Boşta olan Bülent Korkmaz, Bülent Ünder, hatta Hagi gibi bir ismi çağırabilirsin.. Dersin ki, “Gelin, G.Saraylı’lığınızı gösterin.. Ama onlarla da önce konuşman lazım.. G.Birliği kupa maçına bakıyorum, durum biraz karanlık.. O futbola bu takımın başında teknik direktör olsa bile ne olur? Maçın hakemi kötüydü, G.Birliği’nin sert futboluna prim tanıdı, oyunu sürekli kesip tempomuzu düşürdü.. Ama eğer senin futbolcun kupada finale çıkıp kazanmak istemiyorsa hakemi gündeme getirmeyeceksin.. Hakemler mazeret olamaz.. Hep diyoruz ya, ’Rağmen kazanacaksın.’ Dışardan etkiler, garip işler her zaman vardır karşımızda.. Ama bunları izole edeceksin.. Şu hali görüp bir G.Saraylı olarak üzülüyorum.

http://www.ligtv.com.tr/Default.aspx?r=1&hid=37154
suren'in soylediklerini icerik yonunden tartismayacagim ama bence bu demeci vermesi cok anlamsiz ve gs icin zararli olmus. bir kere demeci verdigi gazete vatan gazetesi, yani daha uc gun once yonetimin "kapilarini kapattigi" gazete. suren gibi vizyon sahibi bir insanin gs'a boyle zarar verebilecek bir hatayi yapmayacak kadar zeki oldugunu dusunuyorum. o yuzden de kasitli bir hareket gibi geliyor bana.
Cengiz Akgun
Moderator
Posts: 13009
Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
Location: New Jersey /USA

Post by Cengiz Akgun »

Suren adam olsa agzini bile acmaz. Onun GS'a verdigi zarari hic kimse vermedi ve veremez de. Utanmaz herif hala orda burda konusuyor.
Cengiz Akgun

"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
Salih Bora
Posts: 785
Joined: Thu Jun 14, 2007 10:47 pm

Post by Salih Bora »

Fortis Türkiye Kupası'nı Kayserispor kazandı.
Maçı izlemedim ama yorumcuların söylediğine bakılırsa hayli zevksiz geçmiş.
Doksan dakika artı uzatma 0-0 sonuçlanmış.
Ben uzatmaların bitmesine iki dakika varken açtım televizyonu. Sonra da hemen penaltılara geçildi.
Penaltılar ise bir türlü bitmek bilmedi. Kayserililer atıyor, Gençlerliler atıyor. Kayserililer kaçırıyor, Gençler tam atarsak kazandık diyecekken onlar da kaçırıyorlar.
Hani teniste maç sayısı vardır ya, iki kez maç penaltısı'ndan yararlanamadı Gençlerbirliği.
Ardından, en sonunda Mehmet Çakır kaçırınca elleri boş kaldı. Kupa Kayserispor'a gitti. Bu seneki grafiklerini beğenmiştim, kupa ile bir anlamda ödüllerini almış oldular.
Bu arada... Skoru söylemeyi unutacaktım... 11-10 bitti penaltı atışları. İki takımdan da herkes penaltı vuruşu kullanmasına rağmen eşitlik bir türlü bozulmayınca oyuncular bir daha baştan başladı atmaya. Mesela Kayseri'nin kalecisi Ivankov iki penaltı attı, ikide iki isabet. Gençlerbirliği'nin Pelic'i de kendi penaltısını gole çevirdi.
Cengiz Akgun
Moderator
Posts: 13009
Joined: Tue Oct 22, 2002 7:47 am
Location: New Jersey /USA

Post by Cengiz Akgun »

Salih Bora wrote:Fortis Türkiye Kupası'nı Kayserispor kazandı.
Maçı izlemedim ama yorumcuların söylediğine bakılırsa hayli zevksiz geçmiş.
....
Gecmisi bayagi iyi hatirladigina gore Terim'in ilk zamaninda Genclerbirligine (yoksa Istanbulspor mu idi?) yine boyle butun takimin kullandigi bir penalti atislari sonunda Turkiye kupasindan elenmisti GS. O zamanlar maclari TRT'nin sesinden dinliyorduk.

Bu sefer papaz pilav yememis Genclerbirligi de Kayseri pastimasindan tadamamis ve Haci Cavcav'a da iyi olmus. Boylece Ozgur de memleketi Kayseri'nin Turkiye kupasi sevinip ovunmus oldu.
Cengiz Akgun

"Asrın, yeni bir umdesi var, hak kapanındır
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir paye kavuk sallamayınca
Kürsi-i liyakat pezevenk, puşt olanındır.”
N. Tevfik 1940.
Fatih Mutlu
Posts: 625
Joined: Tue Oct 22, 2002 11:57 pm

Post by Fatih Mutlu »

Görkem KIRGIZ wrote:
Cengiz Akgun wrote: Gecmisi bayagi iyi hatirladigina gore Terim'in ilk zamaninda Genclerbirligine (yoksa Istanbulspor mu idi?) yine boyle butun takimin kullandigi bir penalti atislari sonunda Turkiye kupasindan elenmisti GS. O zamanlar maclari TRT'nin sesinden dinliyorduk.
Gençlerbirliği maçıydı, 18-17 yenilmiştik. Kaleci de Hayrettin'di.
o macta kaleciler ilk 17 cift penaltiyi yemislerdi.

dun gece gencler iki kez kayseri kacirinca, golu atip kupayi kazanma sansi elde etti ama ayni atislarda onlar da kacirdilar.

kayserinin almasi iyi oldu kupayi. uefa'da genclerbirligi'ne gore cok daha basarili olabileceklerini dusunuyorum.
Post Reply